Beynin sırlarının peşinde
Evrendeki en karmaşık nesne olarak görülen insan beyninin gizeminin aydınlatılmasına az kaldı. Uzmanların bu uğurdaki çalışmalarına Avrupa’nın en hızlı süper bilgisayarı yardımcı oluyor.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-03-28 11:29:34
Jülich Araştırma Merkezi. Avrupa'nın en hızlı süper bilgisayarı da burada bulunuyor. Adı "Juqueen". İşte bu bilgisayarın yardımı ile bilim insanları, insan beyninin sırlarını açığa çıkarmaya çalışıyor. Böylece parkinson ve alzheimer gibi nörolojik hastalıkların tedavi edilmesi hedefleniyor.
Prof. Dr. Thomas Lippert, Jülich'teki Süper Bilgisayar Merkezi'nin başkanı ve süper bilgisayardaki her süreci denetliyor. Lippert, "Juqueen, bir paralel bilgisayardır. Yani birçok işlemci, eşzamanlı olarak aynı sorun üzerinde çalışır. Örneğin bir bina inşaatı düşünün. Bu inşaatta bir işçi değil de birçok işçi çalışıyor. Biz burada 400 binden fazla işlemci ile çalışıyoruz" diyor.
100 BİN KAT HIZLI
Juqueen, normal bir bilgisayardan 100 bin kat daha hızlı çalışıyor. Süper bilgisayarın hızına, günlük hayattan bir örnek verecek olursak; bu hızı, Frankfurt'tan Delhi'ye giden bir uçakla karşılaştırabiliriz. Normalde 7 saat 45 dakika süren bu uçuş, 100 bin kat daha hızlı bir uçakla sadece 0,3 saniye sürer.
Jülich'te şu an 240 kişilik bir uluslararası araştırma ekibi bu süper bilgisayarı kulanıyor. Araştırmacılar arasında, astronomi, malzeme bilimi ve özellikle de nörobilim dalından birçok bilim insanı bulunuyor.
Prof. Dr. Thomas Lippert, "JuQueen öncelikle çok hızlı. Ayrıca çok büyük bir belleğe sahip. Bir beyin simülasyonu için bu ikisine de ihtiyaç var. Biz de beyin araştırmalarında beyni daha iyi anlayıp çeşitli hastalıkları tedavi etmek için simülasyonunu yapmak istiyoruz" diyor.
Prof. Dr. Katrin Amunts bir beyin araştırmacısı. Süper bilgisayar ve özel bir tarayıcının yardımıyla, ekibi ile birlikte sağlıklı bir beynin modelini çıkarmaya çalışıyor.
Süper bilgisayar, beynin tek tek birimlerinden gelen sinyalleri toplayıp bunları, üç boyutlu bir model üzerine yansıtıyor. Daha beynin kesitleri taranırken bile araştırmacılar, mikroskopla görülemeyecek verilere ulaşıyor.
Amunts, süper bilgisayarın uzmanlar açısından taşıdığı önemi şu sözlerle dile getiriyor:
"Lif kanallarının tamamını görebiliyorsunuz. Herhangi bir nörolojik ve psikolojik rahatsızlıkta, onlar da zarar görür. O nedenle bir doktor için, sağlıklı bir beyindeki liflerin nereden nasıl geçtiğini bilmek önemlidir. Böylece bir lifin zedelenmesi sonucunda, örneğin bir beyin kanaması ya da başka bir hastalık oluştuğunda, hangi işlevin yerine gelemeyeceğini kolayca kestirebilir."
İNSAN BEYNİNİN ‘ATLAS’I ÇIKARILIYOR
İnsan beyni, çok karmaşık olduğu için, normal bir bilgisayar bu verileri analiz edemiyor. Ama Juqeen bu potansiyele sahip. Süper bilgisayar, sağlıklı bir insan beynini gösteren bir nevi atlas oluşturuyor. Böylece bir doktor, 3 boyutlu gözlüğü ile hastasının beynini bu atlasla karşılaştırıp, sorunu kolayca tespit edebiliyor. Örneğin hasta felçli ise ya da konuşmakta zorlanıyorsa doktor, atlas üzerinden hangi sinir liflerinin zarar gördüğünü kolayca saptayabiliyor.
Amunts, "Ben sadece bilim insanı değil, aynı zamanda da doktorum. O nedenle yaptığım araştırmanın hastalara bir fayda getirmesini istiyorum. Beyin atlası ile doktorların günlük çalışmalarına destek olacak bir teknik geliştiriyoruz" diyor.
Beynin yüzde 60'ının haritası çıkarıldı bile. Çoktan kullanılmaya başlanan bu atlasa, internetten ücretsiz olarak ulaşmak mümkün. Beyin atlası, tüm dünyadaki kliniklerin, doktor ve araştırmacıların hizmetinde.
Prof. Dr. Lippert, "Beyin muhtemelen, tüm evrende bilinen en karmaşık obje. Ben de hem kendi çalışmalarımla hem de enstitünün çalışmalarıyla, hastalıkların tedavi edilmesine, işlevlerinin anlaşılmasına katkıda bulunmak, yani 'bizi insan yapan nedir' sorusunun cevabına daha fazla yaklaşmak istiyorum."
Bilim insanlarının hedefi, 2020 yılına kadar Juqueen yoluyla bir insan beyninin tamamının atlasını çıkarmış olmak. Bu nedenle Jülich'te hummalı çalışma devam ediyor. (DeutscheWelle)
SON VİDEO HABER
Haber Ara