Terör sorununun çözümü için sürdürülen barış süreci Türkiye'nin en önemli gündem maddesi oldu. PKK'nın 21 Mart'taki Nevruz kutlamalarından itibaren ateşkes ilan ettiğini açıklaması ve çok yakında başlayacak silah bırakmalar ülkede akan kanın durması adına her kesimden insanı umutlandırdı. Bütün bunlar yaşanırken akıllara 30 yıldır süregelen terör sorununun bitirilmesine yönelik geçmişte yapılan çalışmalar geldi.
Özellikle 1990'lı yılların başında dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Kürt meselesinin çözümüne ilişkin kapsamlı raporlar hazırlatmış ve bu konuda etrafında önemli isimleri toplayarak çözüm arayışına yönelmişti. Dönemin önemli siyasetçilerinden Adnan Kahveci sorunun teşhisine yönelik 'Kürt Raporu' hazırlarken, dönemin Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis ise sık sık Köşk'e çıkarak 'terörün askeri tedbirlerle bitirilemeyeceğini' Özal'a anlatmıştı. Bunların yanında TSK'da Kazım Çillioğlu ile Rıdvan Özden ve yazılarıyla da gazeteci Uğur Mumcu, sorunun savaşla değil barışla çözüleceği görüşünü dile getiriyordu. Fakat savaştan nemalanan derin odakların suikastine maruz kalan bu isimlerin ölümleri barış hayallerinin de uzun bir süre ertelenmesine yol açtı.
90'lı yıllarda katledilen bu aktörlerin hayatta olan aile yakınları son aylardaki süreci yorumladı.
Acil teşvik lazım
Eski bakanlardan Adnan Kahveci'nin oğlu Cihan Kahveci:Babamın yazdığı bir Kürt Raporu vardı. Oradaki çözümleri hayata geçirmek için biraz geç kalındı. Türkiye'nin bu sorunla boğuşmasını isteyen güçler var. Bu sorun sadece demokratikleşme ile çözülemez. Yatırımlar yapılması gerek. Bölgeye farklı teşvik paketleri hazırlanmalı. Yatırım yapıldığı zaman, insanlar işle uğraştığı zaman sorunlar da azalır.
Sonucu bekleyip görelim
Eski Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis'in oğlu Tarık Bitlis: Kürt sorununun çözülmesi gerekli. Geldiğimiz noktada bence çözüm için birtakım olumlu gelişmeler var ama sonucu görmek lazım. 3 gün sonra PKK şekil değiştirirse ne olacak? Bu ümidi hepimiz taşıyoruz. Barış olsun. Bütün dünyada barış olsun.
Herkes kendince destek vermeli
8'inci Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal:Barış sürecini olumlu buluyorum. Mesele mutlaka sonuçlandırılmalı. Süreci destekliyorum. Her halükarda yapılması gereken bir şey bu. 90'lı yıllarda yapılsaydı bu çok daha iyi yerlerde olurduk. Zaten babamın vefatının Kürt sorunu ile alakası var. 20 yıl geçti. Babam hep 'bu sorunu çözmek zorundayız' derdi. Hem insan kaybımız çok oldu hem de ekonomik kayıplarımız. Onun için herkesin sürece kendi çapında destek vermesi gerekir.
Türk-Kürt kardeştir
Albay Kazım Çillioğlu'nun oğlu Gökhan Çillioğlu:Babam, PKK'nın Kürt meselesiyle alakasının olmadığını söylüyordu. Bu yeni çözüm sürecini olumlu buluyorum. Çünkü Kürt ve Türk kardeştir. Bu kardeşler arasına sokulan nifak tohumlarını iki kardeşin de görmesi gerekiyor. Çözüm yaşanacağını düşünüyorum. Bu mesele yakında bitecek.
Zarardan dönülmeli
Eski Jandarma Alay Komutanı Rıdvan Özden'in eşi Tomris Özden:Çözüm sürecini olumlu buluyorum. Keşke bu süreç başta olsaydı. Bu kadar kayıplar vermeseydik. Ama yine de zararın neresinden dönülürse kardır. Bugüne kadar her kim barış sürecine elini uzatsa yanmıştı.
Senaryo bizim olsun
Gazeteci Uğur Mumcu'nun abisi Ceyhan Mumcu:Bu sürecin senaryosunu biz mi yazıyoruz, önemli olan budur. Oslo'da bunu başkaları yapmıştı. Eğer senaryoyu biz yazmıyorsak bu, barışın önünü hepten keser.
