"İngiltere'de 3 yıl sonra genç nüfusun yarısı açlık sınırının altında yaşayacak"

İngiltere'nin en büyük sendikalar birliği Trades Union Congress (TUC) tarafından hazırlanan bir rapora göre, önümüzdeki 3 yıl içinde ülkedeki genç nüfusu normal standartların altında bir hayat bekliyor. Rapora göre, 13 milyon genç nüfusun 7 milyonu açlık sınırının altında yaşayacak. Çalışma Bakanlığı ise sendika verilerinin gerçekleri yansıtmadığını savundu.

Ülkenin en büyük işçi sendikası olan TUC'un önderliğinde kurulan komisyonun hazırladığı raporda sosyal yardım kesintileri, vergi artışları ve maaşların dondurulması nedeniyle çoğu Britanyalı çocuğun aileleriyle beraber açlık sınırın altında yaşayacaklarına dikkat çekildi.

Hükümete bu konuda uyarılarda bulunan sendika yetkilileri, iki yıl içerisinde ülkenin 13 milyon olan genç nüfusunun yaklaşık 7,1 milyonun normal standartların altında bir yaşam sürdüreceklerini bildirdi. Sendika raporuna göre, önümüzdeki dönemlerde ekonomide bu denli bir gerileme devam ederse genç nüfusun çoğunluğu asgari ücretin altında gelirle yaşayacak.

Ortaya çıkan bu verilerin normal yaşam standardı açısından 'utanç verici' olarak nitelendiren TUC sendikası raporunda, kamu harcamalarında yapılacak yeni sınırlamanın ülkede daha fazla çocuğun yoksulluk sınırında yaşamasına sebep olacağının altı çizildi.

EKONOMİK KRİZİN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

Rapordaki verilere göre, 18 yaş altındaki çocukların yaşam standartları daha da düşecek. 2010 ile 2015 yılları arası düşük gelirli ailerlerdeki çocukların sayısında 690 bin civarında bir artış gözlemlenecek. TUC raporunda, Maliye Bakanı George Osbourne'nun KDV oranlarında kesinti yapması gerektiğini, aksi durumda düşük gelirli ailerlerde bu durumun ciddi bir baskı oluşturacağı belirtildi.

Bu araştırmayı TUC sendikası için yürüten Ekonomist Howard Reed'e göre 460 bin çocuk; KDV artışlarından ve vergi kredilerindeki kesintilerden etkilenecek. 170 bin çocuk; düşük gelirlerden, 80 bin çocuk; kamu sektöründeki ödeme engellerinden ve sadece 20 bin çocuğun ise Ekim ayında yürürlüğe girecek olan yeni yasada düşük gelirli aileler için verilen maddi yardımlardan (new universal credit) yararlanarak düşük seviyesinin üstüne çıkacakları belirlendi. Howard Reed'in hazırladığı raporda 2015 yılında ailelerin yüzde 90'ının 2010 yılından daha kötü bir durumda olacaklarını, sadece yüzde 10'luk dilimin normal yaşam standartlarında kalacağı belirtildi.

Raporla ilgili bir açıklama yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ise TUC'un kendi düşüncelerini doğrulamak adına böylesi bir araştırmaya gittiğini ve verilerin gerçekleri yansıtmadığı savundu. Açıklamada, hükümetin düzeltmek için mücadele ettiği konuların başında işsizlik, eğitimdeki başarısızlık ve ailevi sorunlar olduğu belirtildi. Ayrıca sosyal yardımlarda yapılacak reformların yoksul ailelerin yaşamlarını iyileştirileceği, işsiz ve düşük gelirli aileler için verilen maddi yardımın (üniversal credit) 3 milyon insana daha iyi imkanlar sağlayacağı vurgulandı.