Dünya basını Suriye'yi böyle gördü

TIMETURK / Haber Merkezi

Suriye’de devam eden iç savaşı ve getirdiklerini yakından takip eden dünya basını gelişmeleri okuyucusuyla buluşturmaya devam ediyor.

İşte Dünya basınında Suriye:

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SURİYE İÇİN ACİL GÖREV ÇAĞRISI RAPORU SUNDU

Birleşmiş Milletlere bağlı Bağımsız Suriye Soruşturma Komisyonu tarafından dün İnsan Hakları Konseyine sunulan raporda, Suriye'de silahlı çatışmaların tırmanması nedeniyle halkın yaşadığı güvenlik sorununun ciddileştiği belirtildi.
"Acil görev, Suriye'deki tarafların, uluslararası toplumla beraber halkın güvenliğini güvence altına almasıdır." denilen raporda, siyasi diyalogun Suriye krizinde tek çözüm yolu olduğuna dikkat çekildi.

Birleşmiş Milletler verilerine göre 2,5 milyon Suriyeli evsiz barksız kaldı, 4 milyon kişinin de insani yardıma ihtiyacı var. Türk hükûmeti, kendi ülkesine sığınan Suriyeli mülteciler için 1,5 milyar dolar harcama yapıldığını açıkladı.
Bu arada Lübnan Devlet Başkanı Michel Süleyman, Suriye krizi için yeniden bir uluslararası konferans düzenlenmesini önerdi. (Çin Uluslararası Radyosu/ 13 Mart 2013)

SURİYE KRİZİ: SİLAHLI GRUPLAR ÇOCUKLARI KULLANIYOR

İngiliz yardım kurulusu Save the Children’ın (Çocukları Kurtarın) bir raporunda, Suriye ihtilafının her iki tarafındaki silahlı grupların topladığı çocuk sayısının arttığı belirtildi. Kuruluş; çocukların hamal, nöbetçi, muhbir, savaşçı ve bazı durumlarda da canlı kalkan olarak kullanıldığını belirtti. Save the Children’ın tahminine göre Suriye’de yaklaşık iki milyon çocuğun yardıma ihtiyacı var.

HASTALIK RİSKİ

Raporda, Türkiye’deki Bahçesehir Üniversitesinden bir araştırma ekibinin, görüştükleri her dört Suriyeli çocuktan üçünün savas nedeniyle sevdiklerini kaybettiği bulgusuna ulaştığı belirtildi. Birçok çocuk, sağlık hizmetine erişemiyor ve hastalık riskinin yüksek olduğu sağlıksız koşullarda yasıyor. Aileleri, yokluk nedeniyle fiyatların yoksul ailelerin alamayacağı kadar yükselmesiyle yiyecek için mücadele ediyor. Raporda, Suriye çocuklarının, ihtilafın “ölüm, travma, acıyla karsı karsıya olan ve temel insani yardımdan yoksun, unutulan kurbanları” olduğu belirtildi. (MG/ST/EBR) (BBC-Internet, 13 Mart 2013)

AB SURİYE'DEKİ DELEGASYONUNDA GÖREVLİ BİR YETKİLİNİN ŞAM'DA ÖLDÜRÜLDÜGÜNÜ SÖYLEDİ

AB Dış Politika Sefi Catherine Ashton, AB'nin Suriye'deki delegasyonunda yer alan bir yetkilinin Sam'da gerçekleştirilen roket saldırısında hayatını kaybettigini bildirdi. Ashton yaptığı açıklamada Ahmad Shihadeh'in, yaşadığı Sam'ın Deraa bölgesinde insanî yardım dağıtırken öldürüldüğü belirtildi. Ashton, "Bir kez daha tüm tarafları, 100 binden fazla masum sivilin hayatını kaybetmesine, bir milyon mültecinin komsu ülkelere sığınmasına neden olan şiddeti sona erdirmeleri için gerekli adımları atmaya çağırıyorum." dedi.

AB Suriye'de şiddet olaylarının kötüye gitmesi nedeniyle Sam'daki ofisinde çalışan personelini geçen aralık ayında geri çekmişti. Bir AB yetkilisi, yerel personelin ülkede kaldığını ancak geçici olarak kapatılan ofise gitmediklerini söyledi. Shihadeh'in öldürülmesi, İngiltere ve Fransa'nın diğer AB üyesi ülkelere Suriye'ye karsı uygulanan silah ambargosunu kaldırma yönünde baskı yaptıkları bir döneme isabet etti. (REUTERS, 13 Mart 2013)

SİLAHLI ÇATIŞMALAR SONA ERECEK GİBİ DEGİL

Suriye’de Esad yönetimine karsı halk hareketleri başlamasından bu yana neredeyse iki yıl geçti. Muhaliflerin Suriye Devlet Başkanı Esad’ı görevden almak için mevcut yönetime karsı sürdürdüğü silahlı çatışmalar sona erecek gibi gözükmüyor. Iç savasta suana kadar hayatını kaybedenlerin sayısı Birleşmiş Milletlerin (BM) tahmini rakamına göre 70 bini bulurken, sayıları 1 milyona ulasan Suriyeli sığınmacıların komsu ülke ekonomilerine olan yükü de gittikçe artıyor.

12 Mart’ta, Suriye’nin başkenti Sam basta olmak üzere bazı bölgelerde şiddetli çatışmalar yasandı. AFP’nin haberine göre Sam’daki uluslararası havalimanını şehir merkezine bağlayan karayolunu ele geçirmek için Esad yönetimiyle muhalifler arasında yaşanan çatışmalar hâlâ sürüyor. Ayrıca Esad yönetimi, Suriye’nin göbeğinde bulunan Humus’u neredeyse her gün hava bombardımanına tutuyor. Bir Türk diplomat, muhaliflerin Suriye’nin yüzde 60’ını ele geçirdiğini fakat Esad rejiminin henüz yıkılmadığını söyledi. Muhalifler tarafından kontrol altına alınan bölgelere kısa menzilli Scud füzeleri ile saldıran Esad yönetimi, iktidarını korumak için elinden gelen her seyi yapıyor.

Öte yandan muhalifler, acilen bir geçici hükûmet oluşturmak için çabalıyor. En büyük örgüt olan Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu, ayın sonlarına doğru geçici Başbakanı seçmeyi hedefliyor. Fakat Koalisyonun çatısı altında olmayan silahlı örgütlerin çokluğu, geçici Başbakan’ın ne kadar güçlü olabileceği konusunda kaygı yaratıyor. Birleşmiş Milletler ve Arap Birliği Özel Temsilcisi el İbrahim’i, askerî çözümlerin bir seçenek olmadığını söyledi. Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikasından Sorumlu Yüksek Temsilcisi Ashton da şiddeti önleyecek siyasi çözümlere ihtiyaç olduğunu belirtti. AB üyesi ülkelerin çoğu, muhaliflere silah desteği sağlarken ihtiyatlı Davranıyor olsa da Fransa silah desteğinin artırılması gerektiğini düşünüyor.

Suriye’de olaylar, 2011 yılının Mart ayının ortasında, Mısır’da yıkılan rejimin etkisiyle başladı. Gösterileri askerî güçle bastırmaya çalışan Esad yönetimiyle muhalifler arasındaki çatışmalar iç savaşa dönüştü. Rusya ve Iran, Esad yönetimini desteklerken; Avrupa, Amerika ve Türkiye muhaliflere destek verdi. Böylece iç savas daha da şiddetlendi. Komsu ülkeler de iç savaştan olumsuz etkilendi. Türkiye’nin Suriye sınırındaki kamu güvenliği azaldı. Lübnan’da ise Suriye destekçileriyle karşıtları arasında siyasi çatışmalar yasandı.

Amerika ve Rusya, yaşanan şiddetli iç savaşa nokta koymak için siyasal müzakereler başlattı. ABD Dışişleri Bakanı Kerry, mart ayının baslarında yaptığı Orta Doğu ziyareti sırasında Türkiye ve diğer ülkelerle Suriye’nin barışçıl yöntemlerle yeni sisteme geçişi konusunda fikir alışverişinde bulundu. Suriye Dışişleri Bakanı Muallim de barış müzakereleri için bir yol bulabilmek adına şubat ayının sonlarında Rusya’yı ziyaret etti. Fakat Esad yönetimi, muhaliflerin diyalog için ortaya koyduğu “istifa” ön koşulunu kabul etmiyor. Esad yönetimini destekleyen İran’ın Dışişleri Bakanı Salih’i ise gelecek yıl yapılması planlanan Suriye devlet başkanlığı seçimlerinde Esad’ın tekrar aday olacağını söyledi. Suriye’nin geleceği hâlâ belirsizliğini koruyor. (Nihon Keizai Shimbun, 13 Mart 2013)

LAVROV... MUHALİFLERE SİLAH VERMEK "ULUSLARARASI HUKUKU" İHLAL ETMEK OLUR

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov bugün İngiltere’de, Suriyeli muhaliflere silah sağlanmasının "uluslararası hukuku ihlal edeceği" değerlendirmesinde bulundu. Ülkesi Besar Esad rejiminin müttefiki olan Lavrov, "Uluslararası hukuk, hükûmet dışı aktörlere silah sağlanmasına izin vermez ve bize göre bu, uluslararası hukukun bir ihlalidir." dedi. Lavrov, bu açıklamayı, İngiliz mevkidesin William Hague ile İngiltere ve Rusya Savunma Bakanlarının da katıldığı ortak bir basın toplantısında yaptı. Hague ise "Gelecek için hiçbir şeyi kesinlikle göz ardı etmedik. Durumun ne kadar ağırlaşacağını bilmiyoruz." seklinde konuştu.

William Hague, "Hâlihazırda çok ciddi insani ihtiyaçlar söz konusu ve durumun kötüleşmesi mümkün." seklinde fikir belirtti. Ingiltere Savunma Bakanı Phillipe Hammond da "Muhaliflere yalnızca insani yardım sağlamaktayız fakat gelecek için hiçbir seçeneği göz ardı edemeyiz." ifadesini kullandı. Rusya Savunma Bakanı Sergey Soygu ise "Suriye'deki durumu yakından izliyoruz. Attığımız her adımın yasal olduğunu temin ederiz." dedi. (AFP, 13 Mart 2013)
(Haber10)

Dünya basını Suriye'yi böyle gördü

Suriye’de yaşanan olaylara bigâne kalmayan Dünya Basını Bölgeyi mercek altına almaya devam ediyor. Dünya basını Suriye’de yaşanan olayları ve bölge ülkelerini yakından ilgilendiren gelişmeleri nasıl gördü?