BİK çalışanlarını öldüren gazete patronunun yargılanmasına devam edildi

Sakarya'da Basın İlan Kurumu (BİK) Şube Müdürü Recep Bolat ile kurum çalışanı Devrim Ersen Özergin'i öldüren ve yerel gazete çalışanı Mustafa Süke'yi yaralayan Anadolu Gazetesi imtiyaz sahibi Adnan Uyumaz'ın yargılanmasına devam edildi. Mahkeme heyeti, sanığın cezai ehliyetini kaldıracak derecede işlediği fiillerin sonuçlarını algılayıp algılamadığını ve fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmış olup olmayacağının belirlenmesi için sanığın Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesini kararlaştırdı.

Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasına tutuklu sanık Adnan Uyumaz ile tutuksuz sanıklar B.A., V.Ö. S.Ö., müşteki Mustafa Süke, sanıkların ve müştekilerin avukatları ile sanık ve ölenlerin yakınları katıldı.

Mahkemede tanık olarak dinlenen Uyumaz'ın eşi Sadeye Uyumaz, olay günü 4 BİK çalışanının denetleme için gazeteye geldiklerini belirterek; "Geldiklerinde eşim alt kattaydı. Ben ve kızım, gelenleri olayın meydana geldiği odaya geçirdik. İçlerinden bir tanesi makam masasına oturdu. Ben içerideyken eşim geldi. Masada oturana kalkmasını söyledi. Söylenerek sehpaya geçmek istedi. Masadan kalkan şahıs biraz öfkeli şekilde cevap verdi. Eşime küfür etti. İçerdekilerden bir tanesi 'daha önce sizin cezanızı da ben kestim' dedi. " şeklinde konuştu.

Mahkeme başkanı, tanığın kesik kesik beyanlarda bulunmasını ve sorulan soru üzerine farklı şekilde beyanda bulunmasını tutanağa geçirdi.

Tanık olarak dinlenen gazetenin temizlikçisi Gülşen Küçük ise BİK çalışanlarının gazeteye geldiği sırada temizlik yaptığını ifade ederek, şunları anlattı; "4 kişi geldi. Sadiye hanım onları karşılayıp odaya aldı. 5 dakika sonra Adnan geldi. Bu sırada ben kapının önünde paspas yapıyordum. Bu sırada 'masadan kalk' diye bir ses duydum. Akabinde içeriden bir küfür sesi geldi. Silah sesleri gelince kaçmaya başladım."

Tanık olarak dinlenen Uyumaz'ın kızı Fatma Kübra Uyumaz da bir önceki tanık Küçük'ün aksine odaya 3 kişinin geldiğini belirterek; "Gelenlerden bir tanesi makam masasına oturdu. Ben odama geçtiğim sırada babam geldi. Masadaki kişiye kalkmasını söyledi. Oturan kişi sinirli bir şekilde masadan laptopunu alarak fırlattı. Bir süre sonra içeriden küfür sesleri duydum. Bu küfürü kimin yaptığını bilmiyorum. Dördüncü kişi olarak gelen kişi cep telefonuyla yukarı çıktı. Bana laptop şarjı sordu. Bu nedenle tam olarak neler konuşulduğunu duyamadım. Cep telefonuyla konuşan kişi odaya hiç girmedi." dedi.

Tanık olarak dinlenen Uyumaz'ın oğlu Burak Uyumaz, denetleme için 3 kişinin geldiğini kaydederek şunları söyledi; "Annem ve kız kardeşim onları odaya aldılar. Bir süre sonra silahlar patladı. Bulunduğum odada yerimde bekledim."

"TANIKLAR SANIĞI KORUMA REFLEKSİ İLE HAREKET EDİYOR"

BİK avukatı Ahmet Kılıç, dinlenen tanıkların sanığın eşi, çocukları ve çalışanı olduğunu ifade etti. Tanıkların sanığı koruma refleksi ile hareket ettiklerini öne süren Kılıç, "Vermiş oldukları beyanlar birbirleriyle çelişkilidir. Küfür zamanına ilişkin olarak farklı beyanları mevcuttur. Olaydan sonra alınan beyanlarında bugün ki vermiş oldukları beyanlara ilişkin herhangi bir bir beyanları yoktur. Olayın sıcağı sıcağına alınan beyanları daha doğru olduğu kanaatindeyiz." diye konuştu.

Saldırıda yaralanan Süke, dördüncü kişi olarak odaya sonradan çıktığını ifade ederek, şunları anlattı; "Olay yerinde tanıkları hiç görmedim. Ben geldiğimde makam odasının kapısının önünde hiç kimse yoktu. Paspas yapan birisi de yoktu. Tanık olarak dinlenen Gülşen'i olay yerinde hiç görmedim."

Uyumaz'ın avukatı Mehmet Mangıroğlu, tanıkların olaydan sonra sıcağı sıcağına alınan beyanlarında heyecanlı olmalarının ve her olayı söylememelerinin normal olduğunu savunarak, "Duruşmada ifade vermeleri sırasında ne kadar heyecanlı oldukları anlaşılmıştır. Hazırlık aşamasında bir kısım şeyleri unutmaları olaydan aylar sonra hafızalarında unuttukları kısımları hatırlayarak ifade vermeleri normaldir. Talimatla ifadesi alınan Ökkeş'in hazırlık ifadesi ile talimat ifadesi arasında çelişkiler vardır" ifadesini kullandı.

Diğer sanık avukatları ise olay yerinde keşif yapılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, keşif talebini bu aşamada reddederek Uyumaz'ın cezai ehliyetini kaldıracak derecede işlediği fiillerin sonuçlarını algılayıp algılamadığını ve fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmış olup olmayacağının belirlenmesi için sanığın Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine karar verdi.

Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.

-OLAY-

Geçen yıl 26 Eylül'de meydana gelen olayda Anadolu gazetesi imtiyaz sahibi Adnan Uyumaz, gazeteye denetime gelen BİK Şube Müdürü Bolat ile kurum çalışanı Özergin'i öldürmüş, yerel gazete çalışanı Süke'yi de yaralamıştı.

Uyumaz hakkında 2 kişiyi kamu görevi sırasında öldürdüğü için 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis, bir kişiyi de kamu görevi sırasında öldürmeye teşebbüs etmek suçundan 20 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Diğer sanıklar B.A., V.Ö. ve S.Ö. için ise suçluyu kayırdıkları gerekçesiyle 5 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.