Dolar

34,8741

Euro

36,7357

Altın

3.035,95

Bist

10.058,47

Türkiye vatandaşıyız ama Türk değiliz

İstanbul Bilgi Üniversitesi'nden Ayhan Kaya'nın AKŞAM'da bugün yayımlanan röportajına Çerkeslerden destek geldi

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-03-05 06:52:51

Türkiye vatandaşıyız ama Türk değiliz

İstanbul Bilgi Üniversitesi'nden Ayhan Kaya'nın AKŞAM'da bugün yayımlanan röportajına Çerkeslerden destek geldi.

 

İstanbul Bilgi Üniversitesi'nden Prof. Ayhan Kaya'nın bugün AKŞAM'dan Şenay Yıldız'a verdiği röportajda ifade ettiği "Çerkesler de anadilde eğitim ve kültürel haklarını istiyor" sözlerine destek geldi. Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Vacit Kadıoğlu AKŞAM'a konuştu:

ANAVATANIMIZ ÇERKESYA

150 yıl önce anavatanlarından sürülen Çerkesler dağıldıkları dünyanın dört
bir köşesinde maruz bırakıldıkları asimilasyonist politikalar sonucu dillerini ve kültürlerini unutmaya yüz tutmuşlardır. Biz Çerkesler unutturulan anadilimizi çocuklarımıza öğretmek ve dünya zenginliği olan
dilimizin kaybolmasını istemiyoruz. Bu yüzden çocuklarımıza devlet desteği ile kreşlerden başlatılarak anadilimizin öğretilmesini talep ediyoruz. Her platformda bu talebimizi dile getiriyoruz.

'ETHEM BEY HAİN DEĞİL'

Çerkeslerin anavatanı Çerkesya, ikinci vatanları da Türkiye'dir. Bizler
elbette Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu'dan tüm hak ve kazanımlarımızın korunarak çifte vatandaşlık talebimizin kabul edilmesini istiyoruz. Ethem Bey, Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasındaki en önemli kişiliktir, bunu tarafsız yazılmış tüm tarih kitaplarında görebilirsiniz. Çarpıtılarak yazılan tarih kitaplarından Ethem Bey'in adının önüne konan 'hain' sıfatının kaldırılması girişimlerimiz sıklıkla oldu. Türkiye, tarihi ile yüzleşmeli çarpıtılarak yazılan tarih kitaplarından bu ibareler çıkartılmalı. TBMM, Ethem Bey'in iade-i itibarını görüşüp karara varmalı ve Amman'da bulunan mezarı Türkiye'ye getirilerek bir Anıt mezara kavuşturulmalıdır.

TÜRKİYE VATANDAŞIYIZ, AMA ÇERKES'İZ

Aidiyet duygusu taşıyan hiçbir Çerkes kendisini Arap, Türk vs. diye tanımlamaz. Bizler Türkiye'de de, Ürdün'de de, Suriye'de de her nerede yaşıyor olursak olalım bizim Çerkes'tir. Hepimiz Çerkes asıllı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıyız. Ürdün'de yaşayan Çerkes de Arap değil, sadece o ülkenin vatandaşıdır.

AYHAN KAYA NE DEMİŞTİ?

Ayhan Kaya röportajında Çerkeslerle ilgili şu ifadeleri kullanmıştı:

Sizin Çerkesler üzerine araştırmalarınız var. Kürt meselesinde hep Çerkesler örnek verilir "Kendilerini Türk görüyorlar" diye... Çerkesler farklılar mı gerçekten?

Aslında öyle bir şey yok. Bu çoğunluk söylemidir. Çoğunluklar bazen çok genel geçer, tırnak içindeki doğruları sorgulamaksızın, sürekli tekrarlarlar. Çerkesler 150 yıldır bu ülkedeler, Müslümanlar ama hâlâ kendilerini büyük oranda misafir hissediyorlar. Cumhuriyet'in ya da Türkiye'nin kurucu unsuru iken bir süre sonra "ötekileştirilmeye" başladıklarını düşünüyorlar. Özellikle Marmara bölgesinde, Aznavur ayaklanmasının olduğu yerlerde, Çanakkale, Biga... oradaki olayların akabinde yakın zamana kadar gündelik hayatta kendi dillerini konuşamadılar. Çocukluğunda ailesinde Adigeyce konuşulduysa, okulda Türkçe'yi iyi bilmiyorlar. Öğretmenler tarafından Türkçe konuşmaya zorlandıkları zaman ise Türklük konusunda ciddi şüpheci oluyorlar. Bu anlattıklarımı, insanlarla güven sağladığınız zaman bulabiliyorsunuz. Yoksa sokakta herhangi bir Çerkes size "Ben çok memnunum" diyebilir. Bu da çifte söylem dediğimiz durum.

Çerkesler ne istiyor?

Çerkesler etnik olarak Türk değiller. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olabilirler fakat farklı bir dilleri ve kendi içlerinde farklı alt kimlikleri var. Ancak Çerkes üst kimliğinde çoğu zaman birleşiyorlar. Okul kitaplarında Çerkesliğin aşağılandığını düşündükleri ibarelerin kaldırılmasını istiyorlar. "Çerkes Ethem" meselesi onlar için çok yaralayıcı. Çerkes Ethem'e, tırnak içinde 'Ethem Bey'e itibarının iadesini istiyorlar. Çifte yurttaşlık hakkı istiyorlar. Çünkü artık pek çoğu SSCB'nin çöküşünden sonra Kuzey Kafkasya'ya, ana vatana rahatlıkla gidip gelmeye başladılar. Onlar da anadilde eğitim hakkı istiyorlar. Yani kültürel haklar bağlamında talepleri Kürtlerin dile getirdikleri taleplerden aslında çok farklı değil. Ayrıca "Türkiye'de bütün hak mücadelesi söylemleri Kürtler tarafından monopolize edilmiş ve Çerkeslerin sesleri duyulmuyor" şikâyetleri var. Bu nedenle gerekli resmi kurumların yollarını aşındırırlar.

Çerkeslerin hiçbir zaman PKK gibi bir oluşuma gitmemiş olmasını nasıl izah ediyorsunuz?

Kürtler bu ülkenin yerleşik halkıdır, kendilerinde pek çok hak görebilirler. Çerkesler ise 19.yy sonlarında 1850'li yılların ortalarından itibaren Rus istilasından kaçabilmek, hayatlarını kurtarabilmek için buralara geldiler. Yaklaşık 1,5 milyon Çerkes'in Kuzey Kafkasya'dan Osmanlı'nın farklı bölgelerine Samsun'dan, Hatay'a, Suriye'ye, İsrail'e Golan Tepeleri'ne, Balkanlar'a kadar konuşlandıklarını görüyoruz. Osmanlı döneminde Balkan milliyetçiliklerine karşı dengeleyici unsur olarak Balkanlar'a yerleştiriliyorlar. Kürt milliyetçiliğine, Rum ve Ermeni milliyetçiliğine karşı aslında Anadolu'yu ortadan bölen bir şekilde, tampon olarak konuşlandırılıyorlar. Ortadoğu'da ise Arap milliyetçiliğine karşı iskân ediliyorlar. Dolayısıyla Osmanlı'nın önemli bir unsurudur ve "İdeolojik olarak kullanıldık biz ve sonra da çöpe atıldık" söylemi vardır Çerkesler içerisinde yoğun olarak. Yeri gelmişken şunu söyleyeyim: Kimlikleri sürekli temcit pilavı gibi çiğnemek bizim içine düştüğümüz bataklık. Bunları konuşmaktan işsizlik, adaletsizlik, siyasete erişememe gibi önemli sorunları konuşamıyoruz.

 

ŞENAY YILDIZ'IN RÖPORTAJI İÇİN TIKLAYIN

SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara