'Pilotlar en sık kansere yakalanıyor'
Türkiye Havayolları Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı Gürcan Mantı, kozmik radyasyona, uçuş aletlerinden yayılan elektromanyetik dalgalara, jet yakıtı buharına, ultraviyole ışınlarına maruz kalan pilotların en sık yakalandığı hastalığın kanser olduğu
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-02-27 09:10:44
TALPA'nın düzenlediği 'pilotlar çalıştayı' Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Gidiş katında başladı. Gün boyu sürecek çalıştayda genel havacılık, kozmik radyasyon, hava trafik, pilot istihdamı, uçuş ekibinin uçuşta karşılaştığı adli olaylarda hak ve yükümlülükleri gibi konular konuşulacak.
Çalıştayın açılış konuşmasını yapan TALPA Genel Başkanı Gürcan Mantı, pilotluk mesleğinin basite indirgendiği bir sürecin yaşandığını söyledi. Meslekle ilgili kamuoyundaki algının değişmesine bu toplantının katkı sağlayacağını belirten Mantı, "Ekonomik olarak yüksek gelir düzeyinde sayılan ve sürekli göz önünde bulunan bir meslek grubu olarak teknolojinin her geçen gün geliştiği bir ortamda pilotluk mesleğinin basite indirgendiği bir süreci yaşamaktayız. Böyle bir süreçte pilotluk gibi bilgi beceri karar verme yeteneği, sezgi ile sürekli eğitim ve gelişimi zorunlu kılan bir mesleğin adeta sıradan bir iş konumuna getirilmeye çalışıldığını üzülerek gözlemlemekteyiz. Bizler maalesef pilotların ekonomik kazançlarının karşılığında neleri kaybettiğini yaşayarak öğrenmekteyiz. Sosyal hayatını fada eden aile bağları zayıflayan ama en önemlisi sağlığını kaybeden bir meslek grubuna dönüşmek meslek örgütü olarak bizleri son derece rahatsız etmektedir." diye konuştu.
Yabancı pilot sayısının tolere edilir yüzeye geçmesinin çalışma koşullarını tehdit ettiğini ifade eden Mantı, şöyle devam etti: "Gelişen ve büyüyen sivil havacılığımızın yarattığı pilot arzı ve yabancı pilot sayısının tolere edilir yüzeye geçmesi, sadece ekonomik koşulları geriletmemekte, aynı zamanda çalışma düzenini ve koşullarını da tehdit etmektedir. Sektör olarak ciddi ve bilimsel gerçekleri terz düz eden bir çelişkiyi yaşamaktayız. Sektördeki daralma ve şirketlerdeki küçülme dönemlerinde alınmasına alışkın olduğumuz bazı önlemler tam tersine büyüme sürecinde uygulamaya konulmaktadır. Uzun uçuş süreleri dinlenme sürelerinin yavaş yavaş azaltılması niteliğinin ve kalitenin deforme edilmesi uçuş programlarındaki değişiklikler nedeniyle, artık değil aylık, günlük dahi yapılamaz hale gelen özel hayat planlamaları pilotun sadece fiziksel dengesine etki etmekle kalmamakta ruhsal dünyasında da onarılmaz yaralar açmaktadır. Her yıl bin saat süreyle kokpitte hareketsiz kalan pilotların bel, boyun omurga rahatsızlıklarına maruz kalması yaşam kalitesini düşürmektedir. Bir ayda önce Newyork'a sonra Osaka'ya giden Fiunali'de en güney noktası Cape Town ile yapan bir pilotun sadece coğrafi değişimle sınırlı kalmamakta yorgunluk bitkinlik bozulan günlük ritim ve biyolojik saat ölümcül rahatsızlıkları da tetiklemektedir. Kozmik radyasyona ve uçuş aletlerinden yayılan elektromanyetik dalgalara, jet yakıtı buharına, ultraviyole ışınlarına maruz kalan pilotların en sık yakalandığı hastalığın kanser olduğunu neredeyse her hafta kaybettiğimiz meslektaşlarımızın acı haberleriyle öğrenmek bizleri derinden yaralamaktadır. Aşırı yorgunluk stres ve arkamıza aldığımız yolcuların sorumluluğunun yarattığı sağlık sorunları giderek artmakta, kalp damar hastalıkları pilotlarda en sık rastlanan rahatsızlıkların başında gelmektedir. Yolcularımızı sevdiklerine kavuşturmak sıkıntılarımızı unuttursa da kalıcı sağlık sorunlarıyla birlikte yaşayacağımız gerçeği, mesleğe sağlıklı olarak başlayan bizlere uçuş yaşamımıza acı bir hatırası olarak kalmaktadır. Uçuş emniyeti ve yolcu güvenliği her zaman ön planda tutan pilotların sorunlarının çözülmesi için başta havayolu işletmeleri olmak üzere tüm sektöre önemli görevler düşmektedir."
Haber Ara