Ölümden döndüğü Everest'e bisikletle tırmanacak
Everest'in zirvesinde ölümden dönen ve parmaklarını kaybeden Türk dağcı Aydın Irmak, önümüzdeki günlerde bisikletiyle aynı tepeye tırmanmaya hazırlanıyor. Önceki tırmanışında yaşadığı zorlukların kendisini yıldırmadığını anlatan Irmak, bu olayın kend
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-02-26 07:02:37
Türk dağcı Aydın Irmak, geçen yıl Mayıs ayında bisikletle Everest'e çıkmaya karar verdi. Everest'in 5 bin 300 metresindeki ana kampa kadar ulaştı. Nepalli yetkililer, bu mesafeden sonra Irmak'ın bisikletle tepeye tırmanmasına izin vermedi. Bisiklete el konulduktan sonra Türk dağcı yoluna bisikletsiz devam etmek zorunda kaldı. Irmak, Everest'in tepesine kadar tırmanmayı başardı. 8 bin 848 metreye kadar tırmanan Türk dağcı, dönüş yolunda oksijen maskesini ölmek üzere olan diğer dağcılara verdi. Bunun üzerine kendisi oksijen almakta güçlük çektiği için zorlanmaya başladı. Uyumaya başlayan Türk dağcı, diğer dağcıların yardımı ile kurtarılarak zirveden indirildi. Dağcının zirvede eldivenleri düştüğü için dört parmağı donmuştu. Bu olayın ardından Aydın Irmak, Türkiye'ye döndü. İstanbul'da yaklaşık 3 ay süren tedavi sayesinde, kangren olan sağ elin büyük bir kısmı kurtarıldı. Ancak, Irmak'ın 4 parmağı ilk boğumdan itibaren koptu.
Geçen yıl zirveye tırmanırken yaşadığı zorlukları Cihan Haber Ajansı'na anlatan Irmak şunları söyledi: "Dördüncü kapma ulaşmıştım. 8 bin metre yüksekliğe ulaşmıştım. 8 bin metreden akşam saat 7 buçuğa doğru yürümeye başladım. Öğleye doğru zirve yaptım. 8 bin 848 metreye kadar tırmanmıştım. Sonra aşağı indim. Aşağı inerken 8 bin 400 metrede mahsur kalan 4 kişi vardı. İkisi ölmüştü. Diğer ikisi de ölmek üzereydi. Onlara oksijen maskemi çıkarıp verdim. Onları hayata bağlamak için bir süre çaba sarf ettim. Oksijenimi çıkardığım için o irtifada sarhoş gibi oluyorsunuz. Zannediyorum yüksek irtifa sarhoşluğundan uykum geldi ve uyumak istedim. 5 saat sonra Nepal'li arkadaşım arkadan beni ayaklarımı oynatabilmem için beni uyandırıyordu. Sonra birlikte aşağı indik. Benim ayağımda tek krampon vardı. Diğerini kaybetmiştim. "
Parmağının zirveden dönerken donduğunu ve sonrasında kesildiğini dile getiren Irmak, "Parmağımda şöyle bir sıkıntı yaşandı. Zirveye çıkarken üç kat eldiven vardı elimde. İlk kat eldiveni bayrağı dikmek için çıkardım. Rüzgardan uçtu. İkincisi yardım etmeye çalıştığım ölmek üzere olan arkadaşlar için çıkardım. Ondan sonrasında tulumumun içine sokmuştum parmaklarımı dışarıda kalan bölümü de donma yapmış. Ertesi gün fark ettik donduğunu. Türk Büyükelçiliği'ne gittik ama kimse ilgilenmedi. Sonra İstanbul'da yaşamaya devam ettim. Sıkıntılı bir süreç yaşadım." ifadelerini kullandı.
Geçen yıl bisikleti ile zirveye tırmanmasına izin verilmeyen Türk dağcı, bu kez aynı bisikletle zirveye tırmanmak istiyor. Şan ve şöhret için bu işi yapmadığını ifade eden Irmak, "İşin ucunda şan ve şöhret olsaydı böyle bir şeye girmezdim. Benim öyle bir beklentim yok. Benim amacım kalıcı bir şeyler bırakmak. Belki de yıllardan beri Everest'e çıkılıyor. Yaklaşık bin 500 kişi bu zirveye ulaşmış. Şimdiye kadar kayakçılar çıktı, yamaç paraşütçüleri çıktı. En sonunda düşündüm bisiklet niye çıkmasın. Hepimiz küresel ısınmadan, tabiatın değişmesinden bahsediyoruz. Fakat kimsenin bir şey yaptığı yok. Ben de dedim ki; eğer bisiklet oraya çıkarsa insanlar bisiklete karşı daha böyle sempatik davranacak ve belki petrol savaşları da bitebilecek. Hollanda'da insanların yüzde 90'ı bisikletle dolaşıyor. Eğer ben bunu bırakırsam bu film bitmez. Aynı bisikletle gideceğim. Önümüzdeki hafta Çarşamba ve Perşembe günü gitmek istiyorum. Hedefimiz Everest'in tepesine bisikletle çıkmak. Hayati tehlike diye ben bakmadım olaya. Sonuçta tecellidir bu. Bu uğurda ölürsek ne kadar keyifli bir ölüm olur bu. Yaradandan başka korkacağım bir şey yok. Milletimizi ulusumuzu değil, bütün dünyadaki insanları kapsayan bir iş var. En güzel hikayelerden biri bu olacak." şeklinde konuştu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara