Myanmarlı kadın ve çocukların umutsuz yolculuğu
Batı Myanmar'da ölümcül şiddetten kaçmaya çalışan Rohingyalı mülteciler yaşam mücadelesi veriyor. Bunlardan biri de 9 aylık hamileyken iki hayatı birden kurtarmak için kırık-dökük bir tekne ile denize açılan 24 yaşındaki Nur.
Doktor ve hasta
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-02-26 11:45:00
Doktor ve hastanelerden çok uzakta denizin ortasında çocuğunu dünyaya getiren Nur, şimdi Tayland'ın doğusunda devlete bağlı bir sığınma merkezide kalıyor.
AFP'ye konuşan Nur, "Evim yakılıp kül olduktan sonra ne yaşayacak bir yerim kalmıştı ne de işim." diyor.
Nur, Malezya'ya ulaşma umuduyla bu tehlikeli ve uzun yolculuğa çıkmaya karar vermiş. Denizde geçen birkaç gün sonra, yiyecek ve su tükenince deniz suyu içmek zorunda kalmışlar.
Bir tekne dolusu sığınmacılara birkaç balıkçı acır; onlara su, balık ve yakıt verir. Nihayet, Rakhine'den ayrıldıktan iki hafta sonra, yaklaşık bin 500 kilometre yol kat eden mülteciler, Tayland'da bir adaya vardı ancak çileleri henüz bitmemişti. Erkekler, ailelerinden ayrılarak mültecilerin tutulduğu merkeze, kadınlar ve çocuklar ise barınaklara yerleştirildi. Yıllarca ayrımcılık ve zulme maruz kaldıkları, kendilerini vatandaş olarak dahi kabul etmeyen Myanmar'ı geride bırakan bu insanların karşılaştıkları ilk şey yine istenmedikleri başka bir yere varmak oldu.
Yaklaşık 70 çocuk ve kadının kaldığı sığınma merkezindeki bir çalışan, "Korkunç görünüyorlardı. Çocuklardan bazıları deniz suyu içtikleri için ishal olmuştu. İstifra ettiklerinde kurtçuklar çıkardılar. Hamile olan kadınlar için çok zor bir yolculuk. Buraya gelmek için çok acı çekmiş olmalılar." diye konuşuyor.
Çocuklardan bazıları doğdukları, büyüdükleri ancak çoğunluk tarafından kaçak Bangladeşli göçmenler olarak görüldükleri ülkeyi bırakarak; bu tehlikeli yolculuğa tek başına çıkmış.
Rakhine olaylarında annesini kaybeden ve evi yakılan 12 yaşındaki Abdul Azim "Babam engelliydi; bu yüzden Malezya'ya gitmem gerekiyordu. Malezya'da akrabalarım, bir amcam var." diye konuşuyor.
New York merkezli bir insan hakları izleme örgütünün Asya yönetici yardımcısı Phil Robertson, "Bu insanlar çaresiz; bu yüzden sadece erkekleri görmüyoruz, artık kadın ve küçük çocuklar da kaçıyor. Bu, Arakan'da Burma hükümetinin derhal müdahale etmesi gereken, çok ama çok ciddi bir problemin olduğunu gösteriyor." ifadelerini kullanıyor.
Tayland Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Manasvi Srisodapol, "Sadece Tayland bu yükü taşıyamaz. İnsanların her yıl denizde bu şekilde yolculuk yaparak hayatlarını tehlikeye atmasını istemiyoruz. Bu yüzden kendi ülkelerinde daha iyi koşullara kavuştuklarını görmek istiyoruz." diyor.
Budist ve Müslümanlar arasında patlak veren şiddet olayları, geçen Haziran ayında Myanmar'ın Rakhine eyaletinde başladı. Yaklaşık bir buçuk senedir, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu, sayıları giderek artan binlerce Rohingyalı, bu eski cunta ülkesinden kaçıyor. Olarlar sonucunda çok sayıda insan öldürülürken ve tüm köyler yakılıp kül edildi. Şu an 100 bini aşkın insan evsiz; birçoğu da tıka basa dolu, bakımsız kamplarda kalıyor. Son olaylardan etkilenenlerin çoğu ise Müslüman.
Bunlara ek olarak, Myanmar'da yüz binden fazla insan yerinden edildi; ancak bu 2011'in başlarında iktidara gelen, sözde sivil hükümetin övülen bir dizi siyasi reformunun gölgesinde kaldı. Devlet 180 kişinin öldüğünü söylese de aktivistler gerçek ölü sayısının çok daha yüksek olmasından korkuyor.
Myanmar'da yaşayan yaklaşık 800 bin Rohingya, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından dünya üzerinde en çok zulme uğrayan etnik gruplardan biri olarak nitelendiriliyor.
Rohingyalar için kapılarını kapatmadan önce Bangladeş, ülkeden kaçanların ilk durağı oluyordu. Artık sığınmacıların çoğu, Müslüman bir ülke olan Malezya'ya gitmek istiyor. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği daha şimdiden 25 bin Rohinya'nın kaydedildiğini belirtiyor. Bununla birlikte topluluk liderleri, gerçek rakamın iki katı olabileceğini tahmin ediyor.
Malezya mültecilerin ülkeye girişlerine izin vererek duruma ekseriyetle göz yumuyor; ancak sağlık, eğitim, iş ve diğer hizmetlere ulaşmalarını sağlayacak yasal statü vermeyi reddediyor.
BM'ye göre, geçen yıl Myanmar ve Bangladeş'ten kaçanların sayısı yaklaşık 13 bin. Tayland'a ulaşmayı başaranlardan ise çok azı burada daimi olarak kalmak istiyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara