Bahçeli: Başbakan yakında elinde çiçekle Silivri'ye giderse şaşırmayın
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın emekli Orgeneral Ergin Saygun'u ziyaretini samimi bulmadıklarını belirtti. Bahçeli, "Başbakan bu anlayışla, elinde çiçeklerle Silivri'ye kadar koştura koştura giderse hiç kimse şaşırm
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-02-12 10:38:49
Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, emekli Orgeneral Ergin Saygun'u ziyaretini değerlendirdi.
Bahçeli, "Şu feleğin işine bakınız ki, insani bir görüntüsü olsa da Başbakan Erdoğan, Balyoz hareket planı davası kapsamında hüküm alan değerli bir komutanımızı geçirdiği ameliyatından sonra ziyaret etmiştir. Bundan da en ufak rahatsızlık duymamıştır. Başbakan bu anlayışla, elinde çiçeklerle Silivri'ye kadar koştura koştura giderse hiç kimse şaşırmamalıdır. Başbakan Erdoğan'ın tutuklu bulunan TSK mensuplarına birden bire merhamet gösterilerine soyunması, uzun tutukluluk hallerini eleştirmesi ve AKP'nin diğer yöneticilerinin buna papağan gibi katılması yeni bir oyunun habercisidir." dedi.
Başbakan'ın yargıyı hedef aldığını ileri süren Bahçeli, "Tam olarak adaletin AKP'nin denetim ve kontrolüne girmesi için, bizzat sevk ve idare ettiği darbe davalarını eleştirmeye girişmiştir. Tarihin affetmeyeceğini söyleyerek mahkemelere açıktan çeki düzen vermeye ve kararlarına müdahale etmeye çalışması büyük bir tutarsızlıktır. Başbakan Erdoğan yargıya son darbeyi indirmek ve tek çatı altında toplamak için evvela eleştirmesi ve mevcut sistemin aksaklıklarını toplumsal yapıya kabullendirmesi lazımdır. Bunun için de harekete geçmiş ve vicdan maskesi takmıştır. Ne üzücüdür ki, feryatlardan, haklı şikâyetlerden dahi nemalanmanın derdine düşmüştür. Acil şifa dilediğimiz emekli Orgeneral Ergin Saygun'a yapılan ziyareti bu minvalde samimi görmediğimizi belirtmek isterim. Sayın Başbakan keşke ameliyat masasına gelmeden önce bu değerli şahsiyeti hatırlamış olsaydın, keşke yargılama sürecinin adil ve adaletli olması için elinden geleni çabayı gösterebilseydin. İşte o zaman yaptıklarınla söylediklerin çelişmez ve herkesin de takdirini kazanırdın." diye konuştu.
"ABD ELÇİSİNİN TAVRI TEAMÜLLERİ HİÇE SAYMAKTIR"
ABD'nin Ankara Büyükelçisi'nin geçtiğimiz hafta bazı gazetecilere yaptığı açıklamalarda yargı ile ilgili değerlendirmelerde bulunduğunu hatırlatan Bahçeli, şunları dile getirdi: "Bu aşamada kararlılıkla ifade etmek isterim ki, bir yabancı görevlinin yanlış veya doğru içişlerimiz hakkında fikir ileri sürmesi taşıdığı sorumlulukla bağdaşmayacaktır. ABD'li elçinin bu tavrı bir defa diplomatik nezaket ve teamülleri hiçe saymaktır. Doğrudur, ülkemizin en başta yargıdaki tıkanıklık ve uygulamadaki aksaklıklarla ilgili açmazları vardır ve artarak da devam etmektedir. Ancak bu bizim iç meselimiz olup, bizatihi çözecek olan Türk milletinden başkası değildir. Yabancı diplomatların ya da devlet adamlarının Türkiye'nin içişlerine müdahil olma alışkanlıkları AKP'nin acziyetinden, kötürüm politikalarından ve başkalarına kul köle olan omurgasızlığından kaynaklanmaktadır. Bir elçinin görev yaptığı ülkeyle ilgili görüşlerini açıklayabilmesi, öncelikle cesaret bulmasıyla, arkasından da siyasi yönetim tarafından uygun bir ortamın sağlanmasıyla mümkündür. Hükümet bu imkânı 10 yıldır yabancılara sunmaktadır."
ABD Büyükelçisinin, değişik fırsat ve ortamlarda Türkiye gündemi ile ilgili yorumlar yaptığını, hükümetten ise herhangi bir yaptırımı olmayan 'boş sözler' duyulduğunu dile getiren Bahçeli, "Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin şamar oğlanı olmadığını düşünüyor ise gereğini yapacak özgüven ve cesareti göstermeli, lafla peynir gemisi yürütme kurnazlığından vazgeçmelidir." dedi.
"BAŞBAKAN, BÜYÜKELÇİYE KARŞI SÖYLEDİKLERİNİ, OBAMA'YA KARŞI TEKRARLAYACAK CESARETİ GÖSTERECEK Mİ?"
ABD Başkanı Barack Obama'nın açıklamalarına da değinen Bahçeli, "ABD Başkanı Obama, kendisine verilen 11 sorudan yalnızca 7'sini cevaplayarak görüşlerini bir gazete vasıtasıyla Türkiye'ye bildirmiştir. Kalan 4 sorunun neden cevaplanmadan bırakıldığı esasen dikkatle irdelenmelidir. ABD Başkanı Obama, bu açıklamasında Türkiye'nin hassasiyet taşıyan tüm iç meseleleri hakkında yorumlar yapmıştır. 'Türkiye hiç kimsenin şamar oğlanı değildir' diyerek ABD büyükelçisine yerini gösteren Başbakan'dan, şu ana kadar hiçbir ses ve tepki gelmemiştir." şeklinde konuştu.
Bahçeli, şöyle devam etti: ABD Başkanı, evrensel özgürlükleri ilerletme konusunda mevcut liderleri, muhalefet partilerini ve vatandaşlarımızı sorumlulukları paylaşmaya çağırmıştır. Ve sözlerine aynen şunları ilave etmiştir: 'Türk liderleri, insanların çıkarlarına hizmet eden reformları ilerletmeye ve demokratik kurumları güçlendirmeye teşvik ediyorum.' Önce bu liderlerin berraklaştırılması gerekmektedir. Eğer biz de bunlar arasında telakki edildiysek diyeceğim şudur; Başbakan Erdoğan ve diğerlerini bilemeyiz, ama Milliyetçi Hareket Partisi'nin Türk milletinden başka hiçbir varlığın, hiçbir kişinin veya hiçbir yönetimin teşvik etmesi söz konusu dahi olmayacaktır. ABD Başkanı bizi ne zannetmektedir? Afganistan'daki, Irak'taki, Libya'daki akıtılan oluk oluk Müslüman kanlarını unutmuştur da sırayı bizi mi teşvik etmesi almıştır? ABD'deki 50 eyaletin bölünmeyeceğini, bağımsızlık derdine düşmeyeceğini garanti altına almıştır da, Türkiye'deki ihanet müzakerelerinin mi kaygısına kapılmıştır? ABD Başkanı işine bakmalı, Beyaz Saray'da beyaz düşler kurmaya, sömürgeci planlarını gözden geçirmeye ve yönetiminin katlettiği Müslümanların vebaliyle kendisine çeki düzen vermelidir. Bakalım Başbakan Erdoğan ABD Başkanı'nın sözlerine ne diyecek ve nasıl karşılık verecektir? Her zaman olduğu gibi yutkunacak ve yutacak mıdır? Yoksa bu ülkenin Ankara büyükelçisine karşı söylediklerini Obama'ya karşı tekrarlayacak cesareti ve yüreği gösterebilecek midir?"
"MİLLİ DEĞERLERİ KORU VE YAŞAT ADI ALTINDA AÇIK HAVA TOPLANTILARI DÜZENLENECEK"
Türkiye'nin içinde bulunduğu 'tehlikelerle dolu süreci tersine çevirmek', milleti uyandırmak ve uyarmak için 9 bölgede 'Milli Değerleri Koru ve Yaşat' adı altında açık hava toplantıları düzenlemeye karar verdiklerini açıklayan Bahçeli, "İlkini inşallah, 23 Mart 2013 tarihinde Bursa'da 'Kuruluş Mitingi' adıyla düzenleyeceğiz. Ayrıca sırasıyla; İzmir'de 'Bayrak Mitingi', Adana'da 'Vatan Mitingi', Erzurum'da 'Birlik Mitingi', Konya'da 'Türkçe Mitingi', Elazığ'da 'Kardeşlik Mitingi', İstanbul'da 'Demokrasi Mitingi', Samsun'da 'Kurtuluş Mitingi', ve Ankara'da 'Türkiye Mitingi'ni milletimizle birlikte yapacağız." dedi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara