Üye ülkeler 2 günlük zirvede AB bütçesinden daha fazla pay alabilmek için yoğun pazarlık yapacak.
Yaşadıkları ağır ekonomik krizde umudunu AB fonlarına bağlayan Yunanistan, Portekiz ve İspanya gibi güney ülkeleriyle kişi başına gelirlerin görece daha düşük olduğu Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri pastadaki paylarını büyütmek için çabalarken Almanya ve İngiltere başta olmak üzere zengin üyeler bütçeye yapacakları net katkıyı sınırlandırmaya çalışacak.
AB'nin Kıbrıs Rum kesiminin dönem başkanlığında, 22-23 Kasım'da toplanan ilk bütçe zirvesi, üye ülkelerin net katkı yapanlar ve faydalananlar şeklindeki kutuplaşması nedeniyle anlaşmazlıkla sonuçlanmıştı.
AB Komisyonu'nun gelecek 7 yıl için 1 trilyon 33 milyar avro düzeyinde olmasını önerdiği bütçenin kriz nedeniyle kırpılması istenmiş ve 973 milyar avroya kadar inilmesine rağmen uzlaşma sağlanamamıştı.
AB'nin mevcut 7 yıllık (2007-2013) bütçesinin 994 milyar avro olduğu gözönünde tutulursa bu sınırın altındaki bir rakam küçülmeye karşılık geleceğinden AB tarihinde bir ilk oluşturacak.
AB'nin 7 yıllık yeni bütçesini 900 milyar avronun altına düşürülmesini isteyen İngiltere Başbakanı David Cameron, zirveye girişinde üye ülkeler gibi AB'nin de kemer sıkması gerektiğini, aksi halde anlaşma olmayacağı mesajını verdi.
Cameron, "Kasım ayındaki zirvede önümüze konulan rakamlar (973 milyar avro) çok yüksekti. Aşağı inmeli. Aksi halde anlaşma olmaz" dedi.
Cameron, üye ülkeler kemer sıkma baskısı altındayken AB'nin bundan etkilenmemesinin kabul edilemeyeceğini vurguladı.
Gözlemciler, AB liderlerinin 2014-2020 bütçesi için 950 milyar avro civarında bir rakamda uzlaşma ihtimalinin yüksek olduğunu belirtiyor