Dolar

34,8765

Euro

36,7063

Altın

3.034,98

Bist

10.102,03

İsviçre AB'ye kota hazırlığında

Ekonomik sıkıntılarını atlatamayan ve işsizlik rakamları sürekli artan Avrupa Birliği ülkelerinden göç almaya devam eden İsviçre kritik bir karar aşamasında. Hükümet, Serbest Dolaşım Anlaşmasını tek taraflı askıya almayı düşünüyor. En büyük endişe is

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-02-04 13:38:17

İsviçre AB'ye kota hazırlığında
Ekonomik sıkıntılarını atlatamayan ve işsizlik rakamları sürekli artan Avrupa Birliği ülkelerinden göç almaya devam eden İsviçre kritik bir karar aşamasında. Hükümet, Serbest Dolaşım Anlaşmasını tek taraflı askıya almayı düşünüyor. En büyük endişe ise Avrupa içinde sevilmeyen çocuk rolünün daha da derinleşmesi.

Avrupa Birliği içinde artan işsizlik rakamları ve ülke ekonomilerinin daralması çaresiz kişilerin rotasını İsviçre'ye yönlendirmiş durumda. 2002 yılında Avrupa Birliği ile yapılan Serbest Dolaşım anlaşmasına göre AB vatandaşları İsviçre içinde iş buldukları takdirde 5 yıl süreli "B" oturumu hakkına sahip oluyorlar. Anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle özellikle bilgi teknolojileri ve telekomünikasyon alanlarından kalifiye personel ihtiyacını AB vatandaşlarından karşılayan İsviçre'de son gelinen noktada artan oturum talepleri hükümeti ve piyasaları endişelendiriyor. Zira AB içinden gelen göçmenlerin sayısı periyodik olarak artmaya devam ediyor. Geçen yıl AB'ye son katılan Doğu Avrupa ülke vatandaşlarına kontenjan uygulamaya başlayan Bern'in bu kontenjan hakkını AB'nin ilk 15 üyesi içinden uygulama niyeti olduğunu istatistikler gösteriyor.

Avrupa Birliği ile yapılan Serbest Dolaşım Anlaşması'nın detayında, yıl içinde verilen oturum sayılarının geçen üç yılın ortalamasının yüzde 10'u aşması durumunda İsviçre'ye tek taraflı anlaşmayı dondurma hakkı veriyor. Federal Göçmen Ofisi'nin açıkladığı rakamlara göre 2012 yılında aylık ortalama 4 bin 900 kişiye yeni oturum hakkı tanınmış. Bu ortalama rakam bir önceki yıl 4 bin 500 olarak kayıt edilmiş. Göçmen Ofisi yüzde 10'luk barajın 2013 yılı için 56 bin 268 kişi olduğunu ve tahminlerine göre mayıs ayı sonunda bu rakama ulaşılacağını açıkladı. Ayrıca son altı ay içinde 33 bin kişinin yeni oturum aldığını dolayısıyla bir yıllık sürede önceden belirlenen kontenjanın çok üzerinde talep olduğunu belirtti. Müracaatlar içinde ise İspanyol, Portekiz ve İtalyanlar ön plana çıkıyor.

İKİ UCU KESKİN BİR KARAR

Hükümet bir taraftan artan müracaatlar ile iş piyasasının durumunu müzakere ederken diğer taraftan son dönemde ikili ilişkilerde birçok sorun yaşadığı AB'nin tepkisinden çekiniyor. Serbest Dolaşım'ın AB'nin en önemli kriteri ve dokunulmaması gereken bir alan olduğunu bilen hükümet üyeleri, en son sekiz Doğu Avrupa ülkesi vatandaşlarına getirdiği kontenjan sonrası almış olduğu tepkiler hatırlara geliyor. Dahası son dönemde bankacılık konuları ve vergi kaçıranları önleyici anlaşmalarda AB ve OECD normlarını kabul etmemenin yanında asırlık 'bankacılık gizliliğini' nasıl devam ettiririm yolunu arayan İsviçreli bürokratlar AB'li meslektaşlarının artık görmek istemedikleri bir konumdalar. Her geçen gün Avrupa içinde antipatik bir hal alan bu duruma serbest dolaşım gibi AB'nin en önemli ve en yaygın özelliğini devre dışı bırakmak çok kolay alınabilecek bir karar gibi durmuyor. Ülkedeki siyasi partiler ise ikili anlaşmaların referandumla kabul edildiğini hatırlatarak İsviçre'nin kontenjan hakkını kullanmasının en doğal hakkı olduğunu yoksa halka verilen sözlerin yerine gelmeyeceği konusunda hükümeti uyarıyor.

Haber Ara