Başbakan Erdoğan: Güvenlik güçlerimiz operasyon meraklısı değil

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, teröristlerin ülkeyi terk etmesi durumunda gerekli güvenliğin sağlanacağını söyledi. Erdoğan, "Yeter ki refaha huzura adım atalım. Bölgedeki sükuneti sağlayalım. Güvenlik güçlerimiz operasyon meraklısı değil ama terörle mücadele de onların asli görevi." dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Slovakya'yı kapsayan ziyareti öncesi Atatürk Havalimanı'nda basın açıklaması yaptı. Açıklamasında terör sorununa değinen Recep Tayyip Erdoğan, teröristlerin ülkeyi güvenli bir şekilde terk etmelerine imkan sağlayacaklarını belirtti. Ülkenin refahının, huzurunun; bölgedeki sükunetin çok önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, operasyonlara gösterilen tepkilere de cevap verdi. "Güvenlik güçlerimiz operasyon meraklısı değil." diyen Erdoğan, güvenlik görevlilerinin asli görevinin aynı zamanda terörle mücadele olduğunu dile getirdi. Erdoğan, bu sebeple operasyona gerekiyorsa da harekete geçileceğini kaydetti.

'BU HAFTA İÇİNDE OLUR DİYE BİR TARİH SÖZ KONUSU DEĞİL'

Teröristbaşı Abdullah Öcalan ile BDP'lilerin görüşmelerine de değinen Erdoğan, "Ada'ya gidilmesi noktasında verilmiş bir söz, söz konusu değil. Bizler bu süreci sağlıklı işletebilmek için Adalet Bakanlığı'na tasarruf yetkisi verdik. İkinci ziyarete yönelik izni Adalet Bakanlığı yapar kendilerine bildirir. Bu hafta içinde olur diye tarih söz konusu değil." dedi.

'ARTIK KÜRT SORUNU YOK, TERÖR SORUNU VAR'

Dile getirilen 'Güçlendirilmiş yerel yönetim' ifadesini doğru bulmadığını aktaran Başbakan Erdoğan, "Türkiye'deki yerel yönetimler güçlüdür. Hiçbir dönmede olmadığı kadar güçlüdür. Mali anlamda çok fazla imkan görmekteler. Yakaladıkları imkanı maalesef farklı yerlere kanalize etmek isteyenler var. Belediye ile yakından ilgisi olmayan tipler şu anda bu siyasi uzantının elindeki belediyeleri yönetmektedirler." ifadelerini kullandı.

Bölgedeki bazı belediyelerin kendilerine ayrılan bütçeyi farklı yerlere harcadığını anlatan Erdoğan, "Mali imkanların harcanmasında sıkıntılar vardır. Bunu da o illerdeki yatırımlarda görüyoruz ki; yatırım yok. Ne alt yapıda ne üst yapıda. Nereye gidiyor bu para? Bu gönderilen paranın eserini görmemiz lazım. Trilyonlarca lira bir şehre girer de eser olarak göstermezse kendini tabi ki devletin kurumları denetleyecektir. Arzusu ne bunların? Bu paraları isteğimiz gibi harcayalım. Burası bir hukuk devletidir. Bu devletin içinde her kurum görevini yapacak. Yerel yönetimlerde buradaki hukuka saygılı davranacak ve aynen uyacaktır." şeklinde konuştu.

Basın mensuplarına seslenerek, "Demokratik özerklik talebi konusunda sizi 15 yıl öncesine götürmek isterim." diyen Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu'daki bölge halkının bugün yaşadıkları refahı yaşayamadıklarını vurguladı. Erdoğan, "15 yıl önce özellikle bölgeyi dolaştığım zaman Kürt kardeşlerimin bizden isteği olağanüstü hali kaldırmaktı. Biz ilk ayda olağanüstü hali kaldırdık. 36 katrilyon yatırım yaptık. Cumhuriyet tarihinde görülmüş değil. Köylerde yol, su yoktu. Buralar sağlık hizmetlerinden mahrumdu. Fakat havalimanı yapıyoruz, iş makinelerini yakıyorlar. Baraj yapıyoruz, 'Biz karşı yapıyorlar' diyorlar. Biz Allah'ın verdiği bu nimeti en iyi şekilde kullanmak istiyoruz. Kürt sorunu artık yoktur, terör sorunu vardır. Biz tüm etnik milliyetçiliklerine karşıyız Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı ortak paydasında buluşalım diyoruz." diye konuştu.

'DHKP-C KONUSUNDA POLİSİMİZ BAŞARIYI BİR OPERASYON YAPMIŞTIR'

Son zamanlardaki DHKP-C terör örgütünün eylemleri ve örgüte yönelik operasyonları da değerlendiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: " Tedbirleri görüyorsunuz. Gerek istihbarat teşkilatımız gerekse güvenlik güçlerimiz gerekeni yapıyor. Geçen yapılan operasyonu gördünüz. Polisimiz başarılı bir şekilde bu operasyonu yapmış, terör örgütünün elebaşları ve 11 avukat alındı. Terör örgütünün içindeki avukatları dışarıdaki avukatlardan bazıları da savunuyor. Ne yazık ki ana muhalefetin genel başkanı da savunuyor. Böyle birinin olduğu ülkede terörle mücadele de kolay olmayacak. Biz milletimizle beraber bu işi çözeceğiz. Bizim görevimiz, bu ülkede halkımızın güvenliğini ve huzurunu sağlamaktır."