Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi, Meydan Sahnesi'nde "Savaş Suriye Ortadoğu Neler Oluyor Ne Yapmalı" konulu panel düzenlendi. Moderatörlüğünü Hacettepe Üniversitesi öğretim görevlisi Sibel Özbudun'un yaptığı panele konuşmacı olarak, BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, Sosyolog-Yazar İsmail Beşikçi, Yazar Temel Demirer ve Yazar İhsan Eliaçık katıldı. Panelin açılışında konuşan Sibel Özbudun, Türkiye'nin güney hattında "Özgür Suriye Ordusu" militanlarının olduğunu belirterek, buranın "Özgür Suriye Ordusu"nun lojistik yeri olduğuna dikkat çekti.
'Kürtlerin bölünmesi ile Arapların bölünmesi farklıdır'
Özbudun'un ardından ilk sözü alan İsmail Beşikçi ise emperyalist sistemin Ortadoğu'daki en sistemli ve kalıcı operasyonunu "Kürdistan" üzerinde gerçekleştirdiğine dikkat çekerek, "Kürdistan'ın ve Kürlerin bölünmesi ve parçalanması ve paylaşılması Ortadoğu'da emperyalist devletlerin giriştikleri en köklü ve kalıcı operasyonun sonucudur. Bu çok açık bir operasyondur. Fakat bu operasyon kendisini gizleyebilmiştir. Herhangi bir Kürt bölgesinde isyan olduğu zaman Türkiye'den Kürtlere emperyalizmin oyununa geldikleri söyleniliyor. Arap halkının bölünmesi ile Kürt halkının bölünmesi farklıdır. Bugün Basra Körfezi'nde Fasa kadar 22 Arap devleti vardır. Araplarda bölünmüştür. Fakat şeyhlikler ve hanedanlıklar şeklinde bölünmüştür. Ancak; Kürtler yeryüzünden tarihten silinmek üzere bölünmüş parçalanmış ve paylaşılmıştır. Ortadoğu'yu belirleyen ve temel sorun budur. Bu sorun sadece Türkiye Suriye ve Irak'ı ilgilendiren sorun değildir. Bu sorun aynı zamanda bu devletlerle işkili olan devletleri de ilgilendirir. ABD ve AB gibi" diye konuştu.
'Kürtler kendi kendilerini yönetmeye başladı'
Beşikçi'den sonra konuşan BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, Ortadoğu'nun hiyerarşinin kök bulduğu bir yer olduğunu belirterek, Ortadoğu'nun çatışmanın ve yoğunlaşmanın olduğu bir yer olduğunu söyledi. "Ortadoğu yer altı zenginlikleriyle emperyalist güçlerin hedefi olmuştur. 1. Dünya Savaşı'ndan bu yana emperyalist devletlerin çıkarlarına dayalı ulus devletler kurulmuştur. Kurulan bu Arap devletleri statüsüz ve özgürlüksüz bırakılmıştır. Bu küçük devletler emperyalist devlerin amaçlarına hizmet etmişlerdir" diyen Çelik, Ortadoğu'da bulunan zenginliklerin merkezde biriktirildiğini, topluma bu zenginliklerin verilmediğini kaydetti. Çelik, ezilenlerin ortak ittifakına dayalı bir itiraz geliştirilemediği zaman bunun kader olmaya devam edeceğini belirterek, "Suriye, Ortadoğu projesi çerçevesinde dizayn edilmeye çalışılıyor. Emperyalist devletler Suriye'deki Baas Rejimi'ni yıkmak için burada bulunan halkaları birbirine düşürmeye çalıştı. Bu şekilde Suriye'de toplum şekillendirilmeye çalışıldı. Kürtler özgürlükten yana olduğu için diktatörlere karşı durdu. Emperyalist güçler Esad rejimine karşı duran Kürtleri muhaliflere katmak istediler. Fakat Kürtler her iki gruba da karşı durarak kendi alternatiflerini kurdular" dedi. "Kürtler kendi özgücüne dayalı yeni bir yaşamı seçtiler" diyen Çelik, Kürtlerin demokratik özerk yapılarla kendi kendilerini yönetmeye başladığını belirtti.
'Halklar dayanışmak zorundadır'
Çelikt'en sonra söz alan Yazar İhsan Eliaçık ise Ortadoğu'da bulunan halkların yana yana durarak ve birliktelikler kurarak ayakta kalabileceğini vurgulayarak, "Dışarıdan gelebilecek saldırılara karşı birlikteliklerini güçlendirmek zorundadır. Ortadoğu'da sınırlar olmamalıdır. Bu coğrafyada bir halkın diğer halk üzerinde baskısı olmamalıdır. Burada yaşayan haklar bir şekilde dayanışmak zorundadır. Aksi halde bu halklar paramparça olacaktırlar. Bu halkalar emperyalistlerin lokmaları haline geleceklerdir. Yeryüzündeki bütün sınırlar gayri meşrudur. Her bir sınır Allah mülkünde işgaldir. Bir yere sınır çizdiğiniz zaman orayı işgal ediyorsunuz demektir. Hiçbir devlet suç işlemeden kurulamaz. Hiçbir sınır zulüm yapmadan çizilemez" diye konuştu. Panel konuşmaların ardından sona erdi. (Hürbakış.net)
