Paris suikastlarının yankıları
Kürt kadın siyasetçilerin öldürülmesinin ardından Tuğluk, cinayetleri PKK'nin işlemediğini savunurken, Gül birkaç gün beklenmesi gerektiğini, Erdoğan ise örgüt içi infaz olabileceğini söyledi. PKK ise gladyoyu işaret etti.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-01-11 14:32:16
Fransa'nın başkenti Paris'te PKK kurucularından Sakine Cansız, Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Paris temsilcisi Fidan Doğan ile Leyla Söylemez'in öldürülmesiyle ilgili soruşturma devam ediyor.
Reuters'ten Nick Tattersall'ın haberine göre, Türkiye Avrupa Komisyonu heyetini güvenlik alarmına geçirirken, NTV'den Kayhan Karaca'nın haberine göre, Fransız makamları tarafından olayın soruşturmasıyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmazken soruşturmanın otopsi sürecinin devam ettiği belirtildi.
Fransa polisi otopsinin 10 gün sürebileceğini belirtirken, ailelerin cenazelerin Türkiye'ye gönderilmesini istediği ifade edildi.
Saldırının gerçekleştiği dairede 11 saat boyunca inceleme yapan polis ekipleri de binadan ayrıldı.
TUĞLUK: PKK YAPMIŞ OLAMAZ
Van Bağımsız Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, bugün Paris'e gitmeden önce cinayetlerle ilgili açıklamalar yaptı.
Üç kadın Kürt siyasetçinin suikast sonucu öldürülmesinin son derece üzüntü verici ve manidar bir olay' olduğunu ifade eden Tuğluk, öldürülen kişilerin Kürt siyasetindeki konumlarına dikkat çekerek olayın Kürt meselesiyle ilgili olduğu görüşünü savundu.
Tuğluk, bir gazetecinin ''Kapının zorlanmadığı, katilin tanıdık olabileceği yönünde açıklamalar olduğunu hatırlatması üstüne "Bu iddialar gerçekten çok yanlış, şimdi bunun PKK içi infaz olabileceğine dair şeyler kesinlikle doğru değil. PKK, böyle bir cinayeti işleyebilecek bir örgüt de değil diye düşünüyorum, zaten bunu reddettiler. Bütün bunları ortadan kaldırmanın yolu, bu cinayetin açığa çıkartılmasıdır. Cinayet aydınlatıldığında her şey açığa çıkacak. Bunu PKK'nın yapmadığına kesin inanıyoruz. Kendileri de bunun bu süreçte işlenmesinin manidar olduğunu ifade etti. Kişisel görüşlerim, Türkiye'deki derin güçlerin hala var olduğunu düşünüyorum. Barış sürecini sabote etmek üzere yapılmış bir eylem gibi gözüküyor'' diye konuştu.
"Olayın açığa çıkartılmasında Fransa hükümetine çok büyük görev düşüyor. Soruşturma sonunda sadece katiller değil, Kürt meselesinin çözümsüzlüğünden yana olanlar da açığa çıkacak. Aksi takdirde Fransa hükümeti Kürtler nezdinde zan altında kalacak.
"Bu provokasyonu Türkiye'deki derin güçler mi yaptı, uluslararası boyutları var mı bilmiyoruz. Çünkü Kürt meselesi çok bölgesel bir mesele, çok dengenin, çok gücün işin içinde olduğu bir mesele.
"Bazı güç odakları Türkiye'nin, hani Kürt meselesini çözmüş güçlü bir Türkiye'nin olmasını istemiyor da olabilirler. Bunlarla da bağlantılı bir cinayet olabilir. Dolayısıyla bu cinayetin açıklanması, katillerinin arkasındaki güçlerin kim olduğunun açığa çıkması Kürt sorununda çözüme katkı sunacaktır.
"Her zaman Türkler ve Kürtler konuşmaya başladığımızda bu tür provokasyonlar devreye giriyor ve sürecin ilerlemesini engellemeye çalışıyor. Barışı konuşmaya başladığımız, çözüm umutlarının biraz arttığı böyle bir süreçte bu cinayetlerin işlenmesi ilginç. Bütün bunlara rağmen barış ve çözüm arayışımızı daha güçlü yürütmeliyiz.
"Bu tür süreçlerde her zaman bu tür olaylar yaşanabilir. Daha kararlı, iradeli, çözüm endeksli bir süreci ilerletmek gerekiyor. Bu sorunu çözmedikçe, inanın pek çok güç bu işin içerisine girecek. Biz çözmek istesek bile Türkler ve Kürtler barışmak isteseler bile bazı güçler bunu engelleme çalışacaklar, bunu her zaman ifade ediyorlar."
GÜL: BİRKAÇ GÜNE İHTİYAÇ VAR
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise Uşak Valiliğini ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, şu anda yapılan değerlendirmelerin tahminlere dayandığını ifade etti.
CNNTürk'ün haberine göre, Gül, perde arkasında neler olduğunun öğrenilebilmesi için birkaç güne ihtiyaç olduğunu söyledi.
"Bir kaç gün sonra bu işin aslı nedir, nasıl olmuştur, kimler hangi niyetle bu işleri yapmışlardır, bu bilgileri verirler ilgili kurumlarımız. Ve o zaman biz de işin doğrusunun ne olduğunu görürüz. Ama şu anda ne söylenirse çeşitli tahminlerden öteye geçmez.
"Bizim terörü Türkiye'nin gündeminden çıkarmak için kararlığımız ortadadır, ama bu işler zor işlerdir biliyorsunuz. Dünyanın her tarafında da zor işlerdir. Bu kadar çok cana kıymış, bu kadar çok kirli işlere karışmış bir terör örgütüyle mücadele etmek çok kolay da değildir, ama terörü Türkiye'nin gündeminden çıkarmak için bütün yöntemlerin, metotların kullanılması da şüphesizdir ki kaçınılmazdır."
ERDOĞAN: İÇERDEN OLABİLİR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da olayın örgüt içi infaz olabileceği yönündeki iddiaları savundu.
"Bazı teknik bilgiler geldi; onlar da ilginç. Burası aslında içeriden kilitlenen ve bu kilit de öyle tek kilit falan değil, şifreli kilitler. Bu şifreyi bilmeyenlerin açabileceği bir şey değil.
"O üç kişi bunu açıyor. Onlar da her halde tanımadıkları insanlara kapıyı açmaz. Tanıdıkları, bildikleri insanlara açıyorlar.
"O zaman kendi içlerinden olabilme ihtimali güçleniyor. Soruşturmayı Fransa hükümeti yürütecek."
PKK: KATLİAMLAR BİZİ SİNDİREMEYECEK
PKK'den yapılan açıklamada ise olayın uluslararası güçler ve Türk gladyosunun ortaklaşa ve profesyonel tarzda planlanarak gerçekleştirildiği iddia edildi.
Fırat Haber Ajansı'nda (ANF) yer alan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez'in katledilmelerini nefretle kınıyor, bu değerli yoldaşlarımızın anıları önünde saygıyla eğiliyor, anılarına bağlılık gereği mücadelemizi daha da büyüterek geliştireceğimize dair sözümüzü yineliyoruz.
"Böylesi önemli bir süreçte yapılan bu katliamda başta Sakine yoldaşımız olmak üzere Fidan ve Leyla yoldaşlar bilinçli olarak seçilmişlerdir.
"PKK, çıkışından günümüze kadar birçok alanda büyük komplo ve katliamlarla mücadele edip bugünlere ulaşmıştır. İyi bilinmelidir ki, bu tür katliam ve provokasyonlarla özgürlük hareketimiz ve halkımız asla sindirilemeyecektir.
"Daha olay çok taze iken, AKP yetkileri, sözcüleri ve yandaş medyasının ortaya attığı iftira ve karalama söylemlerinin bu hunharca katliamın karanlık faillerini gizleme ve hedef şaşırtmaya dönük beyhude çabalar olduğu açıktır.
"Bu katliam tüm boyutlarıyla ortaya çıkartılıp, failleri bulunup yargılanıncaya kadar, Fransa devleti ve hükümeti sorumluluk altındadır. Paris'in merkezinde ve en işlek caddesin de gün ortasında böylesi vahşi bir saldırının uluslararası istihbarat güçlerin ve devletlerin desteği olmadan gerçekleştirilmiş olması mümkün değildir.
"Özgürlükten yana olan direngen tüm Kürt kadınlarını, Kürdistan gençliğini ve halkımızın dostlarını; tüm devrimci, demokrat ve sosyalist güçleri, bu aşağılık katliama karşı demokrasi ve özgürlük mücadelesini yükselterek, şehit yoldaşlarımızın cenazelerini güçlü sahiplenmeye çağırıyoruz." (Bianet)
SON VİDEO HABER
Haber Ara