Dolar

34,8954

Euro

36,6974

Altın

3.012,39

Bist

10.058,63

Yıpranmıyor, ölüyoruz

Suriye'deki savaşı görüntülemeye çalıştığı sırada yaralanan AA Baş Foto Muhabiri Gül, gazetecilerin, sadece savaş bölgesi değil, normal olaylarda dahi yıprandığını söyledi.

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-01-10 18:57:29

Yıpranmıyor, ölüyoruz
TIMETURK / Haber Merkezi

Bornova Belediyesi tarafından 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Bornova Nikan Salonu'nda düzenlenen ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel'in moderatörlüğünü yaptığı panele, Suriye'deki olayları takip ederken geçen yıl temmuz ayında ayağından vurularak yaralanan AA Baş Foto Muhabiri Sinan Gül ile gazeteci Uğur Dündar konuşmacı olarak katıldı.

Gül, panelde yaptığı konuşmada, gazetecilerin hayatı en uç noktalarda hisseden insanlar olduğunu, hissettiklerini, yazdıkları haberle çektikleri fotoğraf ve görüntülerle diğer insanların da hissetmesini amaçladığını ifade etti.

Suriye'den önce de Irak, Libya, Mısır ve Tunus'ta görev yaptığını, ancak Suriye'nin içlerinde en karmaşık bölge olduğunu anlatan Gül, Suriye'ye gitmeden önce AA'nın Türkiye'de ilk ve dünyada ikinci kez açtığı ''Savaş Muhabirliği Eğitimi''ne dahil olduğunu söyledi.

EĞİTİMİN BÜYÜK FAYDASINI GÖRDÜM

Gül, bu eğitimin Suriye'de karşılaştığı durumlarda çok büyük faydasını gördüğünü ifade ederek, Suriye deneyimini şu sözlerle anlattı:

''Suriye dipsiz bir kuyuydu. Orada güvenmemiz gereken insanları bulmalıydık. Çocukların dahi ellerinde silahın olduğu bölgelerde güvenebileceğiniz birilerinin olması şart. Düşmanınız o kadar çok ki, bunun farkına varamıyorsunuz. Suriye'ye girmek istememin en önemli nedeni, o zamana kadar profesyonel anlamda gazeteciler görüntü çıkaramamıştı. Bu dramı bizim aktarmamız gerekiyordu. Mayınlı arazilerden riskli bir yolculuktan sonra Halep'e vardık.

Olay günü bir baskın olacağını öğrendik, ancak bize keskin nişancı olmayacağı söylenmişti. Çapraz ateş altında kaldık. Önce vuruldum, sonra silah sesini duydum. Tökezlediğimi sandım ama vurulmuşum. Öleceğimi zannettim. Hayatta kalma güdüsüyle aldığım eğitimdeki ilk yardımı uyguladım. Bana yüzyıllar gibi geldi, ama 45 dakika beklemişim. Muhalif liderlerden biri kamyonla gelerek kurtardı. Ben oradan çıkarıldım, ama arkadaşlarım 18 saat çatışma altında kaldı. Yani yıpranıyoruz. Yıpranmak değil ölüyoruz. Sadece savaş bölgesi değil, normal olaylarda bile o kadar yıpranıyoruz ki, bunu insanların görmesi gerekiyor. Herkesin kaçarak uzaklaştığı yere biz koşarak gidiyoruz. Bunun anlamını size bırakıyorum.''

Sinan Gül, tüm yaşadıklarına rağmen gazetecilik yapıyor olmaktan pişman olmadığını sözlerine ekledi. (AA)
SON VİDEO HABER

İHH'dan Suriye'deki fırınlar için un desteği çağrısı

Haber Ara