'Sultandağı’nda yaşananlar nefret suçudur'
İHD heyetinin Sultandağı’na giderek Kürtlere yönelik saldırılarla ilgili hazırladığı raporda saldırıların nefret suçu kapsamında olduğu belirtilerek saldırganların ortaya çıkartılması gerektiği vurgulandı.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-01-08 16:56:56
MAZLUMDER'den sonra İnsan Hakları Derneği (İHD) de Afyon Sultandağı'nda adli bir olay sonrası Kürtlere yönelik saldırılara ilişkin bir araştırma-inceleme raporu açıkladı. Raporda saldırıların organize bir şekilde yapıldığı ve bilinçli olarak bir etnik gruba karşı düzenlenen bir nefret suçu işlendiğini belirtildi.
Sultandağı'na giderek saldırıya uğrayanlar ve resmi yetkililerle görüşen heyette İHD Genel Sekreteri İsmail Boyraz, Genel Başkan Yardımcısı Hasan Erdoğan ve İHD Ankara Şube Başkanı Halil İbrahim Vargün yer aldı.
Raporda, güvenlik güçleri ve adli makamların olayı sadece bir gösteri olarak göremeyip; saldırıyı kışkırtanları, planlayanları ve onların amaçlarını ortaya çıkartmak için etkin bir soruşturma yapılması gerektiği vurgulandı.
'HERKES YERİNİ BİLECEK, KÜRTLER DIŞARI' SLOGANLARI ATILDI
28 Aralık 2012 tarihinde Afyon ili Sultandağı ilçesinde trafikte meydana gelen kavga sonucuOrhan Şahin adlı bir genç hayatını kaybetti. Şahin'in ölümüyle ilgili Kıran ailesinden iki kişi tutuklandı. Olaydan itibaren Kıran ailesine ve ilçede yaşayan ve olayla ilgisi olmayan Kürtlerin ev, iş yeri ve arabalarına yönelik saldırılar düzenlendi.
Heyete konuşan İsa Kıran 28 Aralık'ta yaşananları anlattı: "Yürürken bir arabanın hızla bana doğru geldiğini gördüm ve kendimi kaldırıma attım. Onlara, az kalsın beni öldürüyordunuz dedim. Aramızda bir gerginlik oldu. Arabanın içindeki dört kişi çıkıp bana saldırdı. Ben de çarşıya doğru koşmaya başladım. İkisinin elinde bıçak vardı, birisi arkadan bana bıçağı fırlattı."
İsa Kıran'ın bir markete sığınarak haber verdiği ailesinin olay yerine gelmesiyle çıkan kavgada Kıran ailesinden de iki kişi yaralandı. İsa Kıran hastaneye götürüldüğünde burada toplanan insanların "Herkes yerini bilecek, Kürtler dışarı, Kürtlere ekmek verenlere lanet olsun" dediklerini belirtti.
SALDIRILAR İLÇEDEKİ KÜRTLERE YÖNELDİ
29 Aralık'ta saldırılar olayla ilgili olmayan Kürtlerin yaşadığı Çavuş Mahallesi'ne yayıldı. Saldırı öncesi bir grup evlere Türk bayrakları dağıttı. Türk bayrağı asılan evlere saldırılmazken Kürtlerin yaşadığı evler, arabalar ve işyerleri saldırıya uğradı.
30 Aralık 2012'de Orhan Şahin'in cenazesi sonrası Kıran ailesinin evine yürüyen 300-400 kişilik grup polisin gaz ve tazyikli su ile müdahalesiyle dağıtıldı.
Saldırılar katıldığı tespit edilen 24 kişiden 19’u haklarında "mala zarar verme" ve "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na
muhalefet"ten işlem yapıldıktan sonra serbest bırakıldı. Beş kişi ise bulunamadı.
Raporda, görüşülen pek çok kişinin saldırganların ilçe dışından geldiğini ifade ettiği belirtildi.
Saldırılar sonrası hastaneye ve okula gitmek için bile dışarıya çıkamadıklarını belirten Kıran ailesi, polis koruması altında yaşamaya başladı. Saldırıya uğrayan diğer Kürtler de esnafın alışveriş yapmalarını engellediklerini, komşularının kendilerine yönelik tavırlarının değiştiğini ve çocuklarını okula göndermekten korktuklarını belirtiyor.
KAYMAKAM: AİLELERİN HASARLARINI BİZ KARŞILAYACAĞIZ
İHD heyetinin görüştüğü Kaymakam Mevlüt Şekerci, saldırıya uğrayan Kürtlerin korunması için gerekli önlemlerin alındığını, hasara uğrayan evlerin masraflarını karşılayacaklarını belirtti.
Şekerci, Sait Kıran'ın ilçeden ayrılmak istediklerini ve kaymakamlığın evlerini satın almasını istediğini iletmesi üzerine, böyle bir şey yapamayacaklarını, güvenliklerini sağlayacaklarını söylediğini belirtti. Sait Kıran da olayların yatışması için ilettiği bu düşüncenin aileye değil kendisine ait olduğunu ve ailenin de bu öneriyi kabul etmediğini belirtti.
BELEDİYE BAŞKANI: "ÜÇ AİLE GİTMİŞ. DİĞERLERİ DE GİDERSE BU SORUN ÇÖZÜLÜR"
Raporda Sultandağı Belediye Başkanı Osman Acar'ın Çavuş Mahallesine yönelik saldırıdan bihaber olduğu ya da saldırıyı görmezden geldiği belirtildi. Aileden kimsenin ilçeyi terk etmediği ve kimsenin de bunu düşünmediği halde Acar, heyetle yaptığı görüşmede şu ifadeleri kullanmış:
"Kıran ailesi bize ilçeden gitmek istediklerini söylediler. Biz de esnaflara 'aile gidecekmiş dedik ve olaylar yatıştı' dedik. Ben Sultandağı'nın ileri gelenlerini topladım ailenin evini almak isteyen olup olmadığını sordum. Müteahhitlere sordum, kimse evleri almak istemedi. Ancak taşınmaları için 50 bin TL toplayabileceğimizi söyledim. Aile kabul etmedi. Üç aile gitmiş. Diğerleri de gidecekmiş. Diğerleri de giderse bu sorun çözülür."
NEFRET SUÇLARINA YÖNELİK YASAL DÜZENLEME GEREKLİ
İHD raporunun sonuç öneriler bölümünde şu noktalara dikkat çekti:
* Saldırıları organize edenler derhal ortaya çıkarılarak halkı kin ve düşmanlığa sevk etmekten yargılanmalı.
* Zarar gören halkın tüm zararları karşılanmalı.
* Esnafın Kürtlere yönelik ayrımcı politikasının önüne geçilmeli, yaptıklarının nefret suçu olduğu esnafa açıklanmalı ve gerekirse dava açılmalı.
* İlçe dışından ilçeye gelip saldırıya katılanların kim olduğu ve kimler tarafından çağırıldığı tespit edilmeli.
* Çocukların okullarına güven içinde gitmesi sağlanmalı. Ayrımcılık yapan kişiler ve memurlar tespit edilmeli, haklarından işlem yapılmalı.
* İlçedeki sendika, siyasi parti ve kitle örgütleri ayrımcılık ifade eden açıklama ve eylemler yerine barış ve kardeşliğe hizmet edecek davranışlarda bulunmalı.
* Hükümet ve devlet yetkilileri öncelikle sorumluluğun kendilerinde olduğu bilinciyle hareket etmeli, halk arasında ayrımları körükleyici söz ve davranışlardan kaçınmalı.
* Nefret suçlarına yönelik yasal düzenleme bir an önce yapılmalı. (Bianet)
SON VİDEO HABER
Haber Ara