Suriye'de Kürt haritası çizildi
Almanya'da Kürt araştırmaları yapan bir merkez, Suriye'de Ayn Divar'dan başlayıp İskenderun sınırında biten birKürdistan haritası hazırladı...
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-12-31 14:52:50
Almanya'nın Bonn kentinde bulunan bir araştırma merkezi, Suriye'nin kuzeyinde yoğun bulunan Kürt nüfusunu dikkate alarak "Suriye Kürdistan bölgesi" isimli bir harita yayınladı. Kürt çalışmaları ve hukuk danışmanlığı yapan merkezin belirlediği haritaya göre, sınırlar Suriye'nin kuzeyinde en uç bölge olan Hasiçi bölgesindeki Dirik kasabasına bağlı Ayn Divar'dan başlayarak, Türk sınırı boyunca uzanarak Hatay'ın İskenderun ilçesine kadar ulaşıyor.
Harita özellikle Suriye'nin kuzeyinde bulunan Dirik, Remle, Derbesiye, Kamışlı, Amuda, Haseki, Siri Kane, Kopani, Afrin gibi büyük şehirleri kapsıyor. Bunun yanı sıra köylerde ayrı ayrı yaşayıp, bu şehirlerde birlikte yaşayan Kürt, Arap ve Süryanilerin nüfus yoğunlukları da göz önünde bulunduruluyor. Haritada alanın genişliği ve uzantısı ise belirlenmedi. Araştırma merkezi, şu an haritanın ülkedeki krizden dolayı netleşemediğini, ama daha titiz bir çalışmayla ikinci aşamada sınırların daha net oluşacağını belirtiyor. Ancak her durumda harita, Lübnan'ın kapsadığı alandan daha büyük bir parçayı barındırıyor.
HARİTA SİYASİ ARZULARA TERCÜMAN OLUYOR
Araştırma Merkezinin yöneticisi Avukat Ciyan Bedirhan, bir haber kanalına verdiği röportajda "Harita Suriye devletinin idari haritasıyla çelişebilir, ancak her şekilde asırlardır bölgede bulunan Kürt nüfusuyla uyum sağlamaktadır" dedi. Çoğunluğu kuzey kesimlerde olmak üzere Suriye'de 3 milyon Kürt bulunuyor, onlara Arap ve Hıristiyan azınlıklar eşlik ediyor.
Bedirhan'a göre, Kürt şehirlerindeki Arap nüfusu çok az. Bunlar da çalışanlardan veya aileleri hükümet tarafından iç bölgelerden iskân edilmiş kişiler. Bunun yanı sıra bölgede yüzyıllardır bulunan bazı Arap aşiretleri var. Yerli Hıristiyanlar ise Kürt bölgesinin diğer parçasını oluşturuyor.
Haritanın Kürtlerin gelecekteki siyasi hedeflerini yansıtıp yansıtmadığı sorusuna ise "Kürtler ademi merkeziyetçi bir siyaset istiyorlar. Bu harita, Hıristiyanların, yerli Arapların ve Fırat'ın batısında bulunan bazı köylerde yaşayan Türkmenlerin katılımıyla oluşacak Kürt idaresini temsil ediyor" şeklinde cevap verdi.
Kürt hukukçu, haritanın ismine yapılan yorumlarla ilgili olarak ise, "Kürtler Suriye'de ulusal bir varlıktır. Hiç kimse bunu inkâr edemez veya bu duruma gözlerini kapatamaz. Ancak bu durum Suriye devleti içinde barış içinde yaşamaya da engel değil. Suriye Kürtleri Suriye içinde kendi kaderlerini belirleme hakkına sahip olmak için çalışıyorlar. Bu karar, gerek Kürdistan'ın diğer bölgelerindeki Kürtler tarafından gerekse uluslararası alanda kabul gördü. Aynı şekilde şu an rejime karşı mücadele eden Suriyeli muhalifler de, Kürtlerin kendi bölgelerinde idareci olmaları konusunda uyum sağlamıştır. Anlaşmazlıklar sadece yönetim şeklinin belirlenmesiyle ilgili." dedi.
KÜRT ŞEHİRLERİNİN BAĞLANTISINDAKİ ABARTI
Önceki haritalarla karşılaştırıldığında, bu haritadaki şehirler abartılı bir şekilde birbirine bağlanmış durumda. Örneğin, Haseki ilindeki Kamışlı ve Siri Kane kasabaları, Rakka'ya bağlı Kopani'ye ve Halep'teki Afrin kasabasına bağlanmış. Kürt lider, konuyla ilgili olarak şunları söylüyor:
"Bu şehirleri birbirine bağlamadık, aksine Kürt bölgelerinin doğal uzantılarını birleştirdik. Şu an iktidarda olan hükümet Kürt bölgesindeki demografik oranı değiştirmeye çalışıyor. Gerek nüfus sayımı projeleriyle, gerek Kürt kimliğini bazı bölgelerden çekip, zorla göç ettirip, Kürt bölgelerine Arapları yerleştirerek dengeleri bozmak istiyor. Ancak tarihi araştırmalar Kürtlerin Suriye için büyük fedakarlıklar gösterdiklerini ve Osmanlıya karşı olan savaşlarında özgürlüklerini kazanmak için tüm servetlerini harcadıklarını, yine Fransızlardan bağımsızlıklarını alabilmek için ne kadar mücadele ettiklerini ispatlamaktadır. İbrahim Hananu ve Yusuf el Azme bu uğurda mücadele eden önemli Kürt liderlerindendir. Suriyeli Kürtler 1920 yılında Osmanlılarla müttefik devletler arasında imzalanan Sefir anlaşmasına göre kendi bölgelerinde idareci olma hakkını elde etmişlerdi. Ancak Lozan anlaşmasıyla bu hakları ellerinden alındı ve Kürtlerin talepleri göz ardı edilerek, gelişmekte olan devletler arasında olan Türkiye, Irak ve Suriye'ye tavizler verildi." (DB)
Haber Ara