Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Bu fotoğraftaki Özal mı? Şok iddia

Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, arşivden çıkardığı bir fotoğrafı basın mensuplarına göstererek inanılmaz iddialarda bulundu.

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-12-26 13:35:37

Bu fotoğraftaki Özal mı? Şok iddia
TIMETURK / Haber Merkezi

Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, faili meçhuller ve şüpheli ölümlerde kesinlikle zaman aşımı olmaması gerektiğini ifade ederek, ''Zaman aşımının Meclis'te, kanun değişikliğiyle kaldırılması gerekir'' dedi.

Ahmet Özal düzenlediği basın toplantısında babasının saçını haftaya yetklililere teslim edeceklerini ve şimdiye kadar neden teslim etmediklerini açıkladı. Ahmet Özal'ın, Merhum Cumhurbaşkanı'nın hastaneye götürülürken çekildiği fotoğrafı basın mensuplarıyla paylaşması toplantıya damgasını vurdu.

OLAY FOTOĞRAF

Ben size birşey söyleyeyim. Babamın hastaneye geldiğinde öldüğünü söylediler. Şimdi size bir fotoğraf göstereceğim. Bu fotoğrafı ben çekmedim. Bu fotoğraf babamın hastaneye girdiğinde yaşadığını gösteriyor. Ölmüş bir insan adım atamaz. Adım atıyor. Başı dik. Biri bunu bana izah etsin.

Babam o sabah spor yapmadı. Fotoğrafta da gördüğünüz gibi üzerinde takım elbise var. Öldüğü günün sabahı spor yaptığı iddia edildi ancak bu tamamen şehir efsanesi.

HASTANEYE SEDYEYLE GELMEDİ

Hastaneye sedyeyle geldiği iddia ediliyor ancak tamamen yanlış. Hastaneye girdiği anın fotoğrafı ortada. Bu fotoğraf Anadolu Ajansı tarafından çekildi ve arşivlerinde var. İsteyen bakabilir. Hastaneye girdikten sonra sedyeye konmuş olabilir ama girerken ayakta ve hala yaşıyor.

NEDEN ŞİMDİ KONUŞUYOR?

Kendisine en çok ''Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili niye şimdiye kadar konuşmadınız da şimdi konuşuyorsunuz?'' sorusunun yöneltildiğini belirten Ahmet Özal, şöyle konuştu:

''İnsanlar bunu haklı olarak sorabilirler, çünkü yaptıklarımı bilmiyorlar. Ben, 1993 yılından itibaren bu işle mücadele ettim. 1997 yılında sesimi duyurabildim. Arşivden bulunabilir, kasım ayı Tempo dergisinde, bugün söylediklerimin tümü vardır. Sadece babamla ilgili değil, Türkiye'nin en karanlık yılı 1993'ün meseleleriyle ilgili. 1998'de Fatih Altaylı'nın 'Teke Tek' programında da bu konuyu tartıştım. Hatta o dönemde yapılan anket çalışmasında da halkımızın yüzde 95'i inanmadığını söylemişti. Ben o zaman da 'Kamuoyu vicdanını rahatlatmak için bu işin incelenmesi gerekir' demiştim. Meclis'te 1999'da milletvekili olduğum zaman önerge vermiştim. Ben o zaman da 25 milletvekili arkadaşımla babamın ölümü ve 93 yılının aydınlatılması için Meclis'te komisyon kurulması için uğraştım. Maalesef kimse bunları ciddiye almadı ve önergem rafa kaldırıldı.''

ŞOV YAPMAYA İHTİYACIM YOK


Turgut Özal'ın ölümünü, gündeme gelmek için kullandığı yönündeki iddiaların kendisini üzdüğünü dile getiren Ahmet Özal, ''Ben 10 sene boyunca Başbakanlık Köşkü'nü de Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nü de gördüm. Benim şov yapmaya, dikkat çekmeye ihtiyacım yok, bu konuda hevesim de yok. Bunu yazan arkadaşlar, buraların kapısını dahi görmemiştir'' diye konuştu.

Turgut Özal gibi Eşref Bitlis, Cem Ersever, Uğur Mumcu, Çetin Emeç ile Madımak ve Başbağlar olayların aydınlatılması gerektiğini kaydeden Özal, ancak bu ölümlere ilişkin dosyaların zaman aşımı nedeniyle rafa kaldırılmasından endişe ettiğini söyledi.

BİR SÜRÜ İNSAN ÖLÜMÜ RAFA KALDIRILACAK


Ahmet Özal, sözlerine şöyle devam etti:

''Yakın zamanda bir sürü insanın ölümleri rafa kaldırılacak. Buradan Meclis'e sesleniyorum. Faili meçhuller ve şüpheli ölümlerde kesinlikle zaman aşımı olmamalıdır. Zaman aşımının Meclis'te, kanun değişikliğiyle kaldırılması gerekir. Kanun değişikliğini sayın Tayyip Erdoğan, AK Parti ile diğer partilerden rica ediyorum. Çünkü bu sadece benim meselem değil. Bu mesele herkesin meselesi. Benim mücadelem sadece rahmetli babamla ilgili değildi. Her konuşmamda rahmetli babamın ardından Uğur Mumcu'nun adını andım. Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Başbağlar hepsini sıraladım. Sağ ya da sol diye ayırım yapmadım. Rahmetli Uğur Mumcu ve o görüşteki insanlar benimle aynı görüşte olmayabilir ama bu benim onları korumamam anlamına gelmez.''

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, Adnan Menderes ve arkadaşları hakkındaki idam kararları gibi Deniz Gezmiş ve arkadaşları hakkındaki idam kararlarının da kaldırılması gerektiğini savundu. (AA)

Haber Ara