Filistin'in BM'de "üye olmayan gözlemci ülke" olması münasebetiyle Filistin Büyükelçiliği tarafından
Swiss Otel'de
Türkiye'nin BM'deki oylama öncesinde bütün ülkelerle görüşerek Filistin'in tanınması için çaba sarf ettiğini anlatan Mahmud Abbas, "Gerçekten de bu, kardeş Türkiye tarafından yapılan büyük bir çabadır. Yine bizi en çok derinden etkileyen durum da aslında Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı'nın BM'de elinde bir dosyayla bütün ülkelerle görüşerek, bize oy vermeleri için ikna çabasında bulunmasıdır. Genel Kurul'da zaten görülen tablo, aslında Filistin Devleti'nin BM'de gözlemci devlet üyesi olarak kabul edilmesi için yeterliydi" diye konuştu.
Filistin'in devlet olarak tanınmasının ardından öncelikle Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Erdoğan ile telefon görüşmesi yaptıklarını belirten Abbas, "Bu nedir? Bu, gerçek bir ortaklığın göstergesidir" dedi.
"ACİLEN ULUSAL UZLAŞIYI TESİS ETMELİYİZ"
Konuşması sırasında sık sık Türkiye'ye desteklerinden dolayı teşekkür eden Mahmud Abbas, "Bizim politikamız, bu aşamadan sonra Filistin'de bir ulusal uzlaşıyı acilen tesis etmektir" dedi. Bütün dünyanın tek bir Filistin görmek istediğini ifade eden Abbas, "Size bunun yakında gerçekleştirileceği konusunda söz veriyorum. Gelecekle ilgili atacağımız ilk adım, dediğim gibi uzlaşı olacaktır" diye konuştu.
Mahmud Abbas, atılması gereken adımlardan söz ederken, "En yakın zamanda yeni bir anayasaya ihtiyaç duymaktayız ve bu bizim artık bir boynumuzun borcu haline gelmiştir" dedi. Bütün dünyaya müzakerelerin başlaması çağrısında bulunacaklarını ifade eden Mahmud Abbas, "Çünkü bizler görüyoruz ki işgalin bitmesi tamamıyla müzakerelerle mümkündür. Ancak bu müzakereler nasıl olacak; öncelikle bunun için bir yasal zeminin olması gerekiyor ve bize göre bu yasal zemin var" dedi.
İsrail'in müzakereler için 1960 yılında işgal ettiği topraklardan, Kudüs de dahil olmak üzere geri çekilmesi gerektiğini belirten Abbas, ayrıca İsrail hapishanelerindeki Filistinli tutukluların serbest kalması gerektiğinin altını çizdi. Abbas, Yahudi yerleşim yerlerinin genişletilmesi hamlesinin de durdurulması gerektiğini söyledi. "Bizim bunu kabul etmemiz mümkün değildir. İsrail'i bundan vazgeçmeye çağırıyoruz ve bize göre bakış açımız ve uluslararası hukuka göre gayri meşru olan durumun durdurulması gerekmektedir" diyen Abbas, ayrıca Cenevre Anlaşması'na göre İsrail'in Yahudi yerleşim yerlerini genişletme hakkı olmadığını anlattı.
Abbas, konuşmasının son bölümünde ise, "Bizler, Filistin halkının temsilcileri olarak, Kudüs'ü başkent olan bir Filistin devletinin inşası için elimizden geleni yapacağız. İnşallah bizler yakında Filistin'in başkenti Kudüs'te sizleri karşılamayı arzulamaktayız. Çünkü Kudüs-ü Şerif'e bu adı verenler sizlersiniz. Ve ben Filistin'in ve Türkiye'nin bayraklarını Kudüs'te dalgalanırken görmek isterim. Kudüs'ün duvarlarında, surlarında, kiliselerinde ve camilerinde dalgalanmasını arzulamaktayım. Şüphesiz bugün yakındır ve Kudüs'süz bir Filistin düşünülemez" diye konuştu.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, konuşmasını, 'Filistinli şehitlere ve Mavi Marmara şehitlerine' Allah'tan rahmet dileyerek bitirdi.
Mahmud Abbas'ın konuşmasının ardından kürsüye gelen sunucunun, konuşmasına başlamadan önce salondakilere 'One minute (bir dakika)' demesi alkış aldı.