Türkmen bakan, Kürdistan'ı anlattı
Türkiye'deki bilinen ismi ile Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi, kendi verdikleri ismi ile 'Irak Bölgesel Kürdistan Bölgesi'nin tek Türkmen bakanı Sinan Çelebi, bölgeyi ve ekonomisini anlattı.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-11-25 10:16:26
İşte o röportaj:
ERBİL DÜNYANIN EN GÜVENLİ KENTLERİNDEN BİRİ
Hafta başında tam üç yıllık bir aradan sonra Erbil'e yolum düştüğünde, Bağdat'taki merkezi hükümete bağlı orduyla Irak'ın kuzeyindeki Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani'ye bağlı peşmergeler arasında çatışma yaşanıyordu. Kentte ne çatışmaya dair en ufak bir telaş vardı, ne de kent halkında en ufak bir güvenlik endişesi.
Kentin ileri gelenleri, Erbil'in dünyanın en güvenli kentlerinden biri olduğunu sık sık söylemekte. Yatırımcıların da yakın vadede bölge için bir güvenlik riski beklentisi yok. Geçen üç yılda tüm Irak, Körfez ülkeleri ve Ortadoğu'ya hitap eden özelliği artmış, pek çok alışveriş merkezi, konut projeleri, oteller, iş merkezleri yapılmış, yapılmaya da devam ediyor.
Divan Oteli'nin asansöründeki jet tanıtımı da, kentin sokaklarındaki iPhone-5 reklamları da, havalimanındaki konut projelerinin ilanları da hep bu birkaç yıllık değişimin göstergelerinden... Hafta sonları Kürdistan dışında kalan güney kentlerinde yaşayanlar otobüslerle Erbil'e alışverişe ve eğlenceye geliyormuş.
Erbil, Türk markaları için de önemli bir gelişme alanı. Potansiyeli gören yatırımcılar banka şubeleri açıyor, mağaza kuruyor, hastane ve okul yatırımları yapıyor, işbirliği olanaklarını araştırıyor. Buradaki potansiyeli gören sadece Türkiyeli yatırımcılar değil tabii. Petrolün ve yeni bulunan doğalgaz yataklarının cazibesiyle ExxonMobil, Chevron gibi ABD'li enerji şirketleri de yatırım olanaklarını araştırmaya başlamış.
Marriot ve Hilton Otel gruplarının inşaatları var. Bunlara Hyatt, Sheraton da eklenecek, hâlihazırda Erbil'de Rotana ve Divan otelleri mevcut. ABD'liler için "güvenli ve istikrar garantisi olmayan yere gelmezler" deniyor, gidişata bakılınca haklılar.
BİR TEK TPAO YOK
Kürdistan Bölgesel Yönetimi sınırları içindeki günlük ham petrol üretimi 150-200 bin varil. Birkaç yıl içinde 250 bine çıkması planlanıyor. Türkiyeli şirketler Genel Enerji ve Pet-Oil buradalar, kamu kurumu TPAO ise hâlâ bölgede hiçbir varlık gösterebilmiş değil. Irak petrollerinin gelirinin yüzde 17'sini Kürdistan Bölgesel Yönetimi alıyor.
Bu da yılda aşağı yukarı 12 milyar dolarlık bir gelir. Bölgedeki doğalgaz yataklarından da bir milyon varilin üzerinde günlük olarak üretim yapma imkânı olduğu söyleniyor. Her ne kadar gelirin bölüşümü ve tahsilâtı konusunda merkezi hükümetle yerel yönetim arasında ihtilaflar devam etse de, burada enerji kaynaklarından gelecek zenginliğin herkes farkında.
TÜRKMEN BAKANIN GÖZÜNDEN KÜRDİSTAN
Bölgedeki gelişmeleri daha yetkin bir kişiden dinleyelim dedik ve üç yıldır Kürdistan Bölgesel Yönetimi Sanayi ve Ticaret Bakanı olan Sinan Çelebi'nin evine misafir olduk.
Çelebi, Kürdistan kabinesinin tek Türkmen Bakanı. Eğitimini Türkiye ve İngiltere'de tamamlamış. Türkiye ile son derece yakın ilişkileri olması iki taraf için de büyük bir avantaj.
"Kürdistan bölgesinde ekonomi alanında ikili ilişkiler nasıl bir seyir izliyor" sorumuzu Çelebi, şöyle yanıtlıyor: "Niyet iyi olursa gerisi doğru yolda gider. Bizim bölgenin siyasi düşüncesi özetle şudur: Komşularla barış ve huzur içinde yaşamayı arzu ediyoruz. Ekonomik anlamda da ilişkileri geliştirmek istiyoruz. Bu çerçevede Türkiye'nin değişik bakanları ile uzun uzun konuşup bunu bir temele oturtmak istedik.
Bakan olduğumda 480 civarında kayıtlı Türk firması vardı. Bugün 1100'ü geçerek iki misline geldi. 2009 öncesi ayda ortalama 2,7 firma kayıt yaptırırken, şimdi bu 10 katına çıktı. Her ay 20 civarında yeni şirket kaydını yaptırıyor. Daha önce Türkiye'den ithalat dört milyar dolardı. Yılbaşına doğru bu rakamın 12 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz ki, bu ithalatın yüzde 70'ten fazlasını Kürdistan bölgesi yapıyor.
Neye ihtiyacımız varsa Türkiye'den getiriyoruz. Tercihimiz de o yöndedir zaten. Gerek Mesut Barzani'nin gerekse Neçirvan Barzani'nin düşüncesi özellikle ekonomide ikili ilişkileri geliştirmek, daha ileri götürmek şeklinde."
Şu anda bölgenin ticari ilişkilerinde Türkiye bir numara, Türkiye'yi İran takip ediyor. Yatırım anlamında ise Birleşik Arap Emirlikleri önde. Birkaç yıl öncesine kadar sadece birkaç ülkenin yatırımı varken, şimdi ABD, Fransa, İtalya dâhil pek çok ülke yatırıma gelmiş. Dünyada pek çok yerde yatırımlarıyla dikkat çeken Çinliler ise geri planda. Çelebi, "Çinlilerin daha erken gelmesini beklerdim ama onlar daha çok Afrika'ya yatırım yapıyor" diyor.
İTHALAT ARTIK TÜRKİYE'DEN
Suriye'deki iç savaşın ister istemez kendi bölgelerini de etkilediğini dile getiren Çelebi, Suriye'den önemli miktarda ithalat planladıklarını ancak Suriye olan ilişkilerinin sıfıra indiğini söylüyor. Çelebi, "Onun yerine işadamlarımızın büyük kısmı artık o ithalatı Türkiye'den yapmaya başladı. Bir kısmı da İran'dan yapılıyor ama öncelik her zaman Türkiye'de" diyor.
Bundan yedi sekiz yıl önce Kürdistan bölgesinde kişi başına gelir 300 dolarmış, bugün ise bu rakam 6500 dolara ulaşmış durumda. Çelebi, "6500 dolar fazla bir para değil ama kısa zamanda buraya gelmiş olması önemli. Enflasyon yok denecek kadar az, işsizlik çok düşük seviyede" diyor.
PETROLÜN TÜRKİYE ÜZERİNDEN ÇIKIŞI GAYET DOĞAL
Irak Kürdistanı ile Türkiye arasında bir de petrol boru hattı inşaatı devam ediyor. Bunun dışında Türkiye ve Irak Kürdistanı arasında hayata geçmek üzere olan iki enerji projesi daha var. Bunlardan biri yeni bir petrol boru hattı projesi ve diğeri de yeni bir doğalgaz boru hattı projesi.
Merkezi hükümet, Türkiye'nin Irak ham petrolünü ve doğalgazını ihraç etme konusunda sadece merkezî hükümetle muhatap olması gerektiği konusunda ısrarcı. Türkiye enerji alanında attıkları imzaların tamamen anayasal olduğuna dikkat çeken Çelebi, şu bilgileri veriyor:
"Genel politika olarak petrolün Türkiye üzerinden dış piyasalara sevk edilmesi en doğal şeydir, Türkiye komşumuz. Yapılan çalışmalar, atılan imzalar tamamen anayasaldır. Merkezi hükümetle bölgesel yönetim arasında kabul edilen esaslar çerçevesindedir. Sıkıntılar olduğunda anayasaya dönüp sorunlarımızı çözmemiz mümkündür."
SON VİDEO HABER
Haber Ara