AK Parti Çorum İl Başkanlığı'nda partililerle bir araya gelen Bozdağ, burada yaptığı konuşmada, AK Parti'nin başarısında teşkilatların samimi yaklaşımlarının büyük payının olduğunu söyledi.
Teşkilatların çok önemli vazifeler gerçekleştirdiğini yakından bildiklerini dile getiren Bozdağ, şunları kaydetti:
''Partimizin başarılarında hepinizin emeği katkısı var. Ben hem size hem de şahsınızda dua ve destekleriyle yanımızda olan Çorumlu kardeşlerimize teşekkür ediyorum. Milletimizin dua ve desteği arkamızda olmasaydı, biz şimdiye kadar çoktan gitmiştik. Yıl 1995 Türkiye'de hükümet kuruldu ve Ana-Yol oldu. Dağıldı gitti. 4 yılda 4 hükümet geldi, dağıldılar gitti. 28 Şubat buldozer gibi geldi hepsini ezdi gitti. Neden? Zayıf iktidarlardı, arkalarında milletin güçlü desteği yoktu, operasyonlara açıktı. Dolayısıyla Tansu Çiller'in başında olduğu Doğru Yol Partisi'ne yapılan operasyonla her gün milletvekilleri istifa etti ve küt diye düştü ve Türkiye çok büyük bedeller ödedi.''
Hükümetlerin zayıf olmaları durumunda ya hukuk dışı yollarla ya da ahlak dışı yollarla gerçekleştirilen operasyonlara maruz kaldıklarını dile getiren Bozdağ, şöyle devam etti:
''Geçmişte yapıldı ve hep millet bundan kaybetti. Bizim dönemimizde de benzer olaylara teşebbüs edenler oldu. Silivri'de devam eden davaların bazılarına baktığınız zaman, neredeyse bu teşebbüslerin alfabede harf kalmayacak kadar başka başka harflerle başladığı, başaramayınca da bir başka isim adı altında devam ettiğini görüyoruz. Ama hiçbirisi başarılı olmadığı için yargıda hesap veriyorlar. Biz buradayız, bütün bu başarısızlıkların altında yatan ana gerekçe ise milletimizin duasıdır. Bize kimse operasyon çekemedi, çünkü sayımız çok. Bir kişiyle uğraşsalar olmuyor, iki kişiyle uğraşsalar olmuyor, 100 kişiyle uğraşacak güçleri takatleri de yok. Ama sayımız 276 olsaydı, o zaman kafası kızan hukuk dışı veya ahlak dışı yollarla Türkiye'nin hükümetini değiştirebilirdi.''
-''Güçlü iktidarı sandıkta siz kurdunuz''-
''Güçlü iktidarı sandıkta siz kurdunuz'' diyen Bozdağ, şu ifadeleri kullandı:
''Siyasi istikrarı sandıkta siz kurdunuz. Buradan milletimize teşekkür ediyorum. Bugün Türkiye ekonomik olarak çok güçlü bir noktadaysa, dış dünyada nüfuzu ve gücü her geçen gün daha da ileri gidiyorsa bunun siyasi istikrar ve güçlü iktidar ile doğrudan ilgisi vardır. Bizim hükümetimizle birlikte herkes ekonomik olarak güçlendi, zenginleşti. Sebebi ise güçlü iktidardır, güçlü iktidarı da kuran halkımızdır. Türkiye zayıf iktidarlar döneminde hep kaybetti. 79 yılda bu ülkenin bütün yıllar getirdiği ihracat rakamı 35 milyar dolarken, bizim hükümetimiz döneminde bir yılda yapılan ihracat rakamı 148 milyar dolardır. Bunlar laf değil icraat, bunlar slogan değil hakikat. Türkiye bu noktaya geldi, işte güçlü iktidarın sonucudur bu.''
-''70 sente muhtaç bir Türkiye'den...''
Dünyanın neresine gidilirse gidilsin insanların Türkiye dendiği zaman gözlerinin içinin parladığını vurgulayan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bunda milletimizin ve teşkilatlarımızın destekleri var. Çünkü siyasi istikrar ve güçlü iktidar bunları tesis etti, temin etti. 2011 yılında Türkiye'nin yaptığı kalkınma yardımları, hem yurt dışındaki ecdat yadigarı eserleri onarma, hem oralarda okul, alt yapı, üst yapı yapma, hem de gıda ve benzeri ihtiyaçlarının karşılaması konusunda yaptığımız kalkınma yardımlarının miktarı yaklaşık 2.5 milyar dolar. Bunların 1.3 milyar doları resmi, geriye kalanı ise gayri resmi. Yani STK'ların veya başka yollarla yapılan yardımlar. Bunu niçin söylüyorum, 70 sente muhtaç olan bir Türkiye'den yılda 2.5 milyar dolar karşılıksız yardım yapan bir Türkiye'ye dönüştü bu ülke. Şimdi IMF'ye 5 milyar borç verme görüşmeleri var. Mısır'a da 2 milyar dolar şu anda kredi verdik. Artık bambaşka bir Türkiye'deyiz.''
-Başkanlık sistemi-
Partililere Başkanlık sistemi konusunda yaşanan gelişmeler ve olması gerekenler hakkında da bilgi veren Bozdağ, konuşmasını şöyle tamamladı:
''Türkiye önümüzdeki yıllarda büyümeye devam edecekse sistem tartışmalarına son vermesi lazım. Başkanlık sistemi, Türkiye'ye siyasi istikrarı ve güçlü iktidarı kalıcı bir şekilde getirecek bir sistemdir. Parlamenter sistemde siyasi istikrar ve güçlü iktidar sistemin kendinden değil halkın iradesinden kaynaklanıyor ama başkanlık sisteminde sistem istikrarı ve güçlü iktidarı sistem doğuruyor. Çünkü yüzde 51 oyu alan başkan seçiliyor, koalisyon yok. Önümüzdeki dönemde Türkiye'nin sürekli büyümesi, sürekli gelişmesi için sistem değişikliği şarttır ama birileri bunu anlamamakta ısrar ediyorlar, 'Başkanlık sistemi kötü' diyorlar, 'peki niye kötü kardeşim' dediğiniz zaman ise cevap yok. Bunun sebebi ise Türkiye'deki ideolojik partiler, yüzde 50 1 oyu alamayacaklarını bildikleri için buna karşı çıkıyorlar. Başkanlık sisteminde merkezde olanlar, halkı kucaklayanlar iktidar olur. Halkı kucaklama konusunda özürlü olanlar, başkanlık sistemine karşı çıkıyorlar. Başkanlık sistemi aynı zamanda güçlü lider ister. Zayıfları halk başkan seçmez. Biz o yüzden diyoruz ki önümüzdeki süreç içerisinde Türkiye yoluna Başkanlık sistemiyle devam etmeli ki işler daha iyi yürüsün. Sistemin güçlü olmasını istiyoruz.''