Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Medyanın şiddetle olan imtihanı

Medyanın şiddeti basite indirgediği, ölü bedene duyulmayan saygıyı, etik olmayan salt kan bakışlı tutumunu bu sabah Radikal'de gördük.

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-11-05 12:15:28

Medyanın şiddetle olan imtihanı
TİMETURK / Mustafa Orman

Medya üzerinde şiddetin sadece dille değil görsel öğelerle de ciddi bir travma yaratan haberlere yer verdiği gerçeği göz ardı edilemez genel geçer bir durumdur. Sınırlı vicdan yaygarasına yol açan bu tip haberler sadece ve sadece olayın ilişkilendirildiği yer ‘kan’ ambarı olmaktan öteye gidemiyor. Açık ihlal ve açık propaganda ürünün ne tür vicdan muhasebesi yaratacağı muğlaklığını kaçırmamak gerek. Şiddetin söylemi, şiddetin fotoğrafı yine ek bir şiddet yaratmaz mı sorusunu medyanın kendine sorması gerekliliğini kendinde bulması lazım.

Ütopik olmayan durumu ütopikmiş gibi vermenin talihsizliğinin talanını bu sabah gördük. Bu sabahı işaret etmek, diğer akşamlarda, sabahlarda yapılmış olan yanlışlığı da gözden kaçırmak demek değildir. Radikal’in haberine uzun uzadıya bir parantez açmak gerekir. Radikal’in dün Şemdinli kent merkezinde meydana gelen büyük patlama ile ilgili haberde manşet fotoğrafı ve detay fotoğrafında yere serili, kafası paramparça olmuş genci, kan oluğu içinde yüzen ve kaportası, camları dökülmüş bir aracın yan tarafında görüyoruz. Fotoğrafta aracın ve yerde yatan gencin çevresinde hiçbir şey olmamış vatandaşları da görebiliyoruz. Daha önce buna benzer bir haberi, Habertürk Gazetesi’nin birinci sayfasında kanlar içinde karnı onlarca kez bıçakla deşilmiş bir kadının sansürsüz o haberine de şahit olduk. Hatta Radikal gazetesi buna tepki göstermiş, ‘Medyada Şiddet Pornografisi’ olarak gazeteye taşımıştı. Şiddetin şeklini bir tarafa terörize eden bir tarafı da temize çıkartan medyanın içinde bulunduğu ahlak yasasının tam da resmi bu değil midir? Salt haber gözlüğüyle bakmanın ne tür sonuçlar ve etkiler yarattığını bilinmemesi üzücü olmuştu geçmişte, üzücü olmaya da devam ediyor. Medyayı resmen silah, kan, magazin, alışveriş fuarı haline getirip -gerçekleri örtük vermeyi bırakalım- üzerine siyah siyah örtülerin atıldığı bir ortamda kime güveneceğiz kime, kimin resmine bakıp ‘işte vicdan bu’, diyeceğiz?

Ne kadar çok şiddet ne kadar çok kan olursa medya o kadar da palazlanıyor, kollara ayrılıyor. Türkiye şartları içinde her gün günlerce ölümün olduğu bir ortamda merhamete dönük anahtar tutumlu gazetelerin yaptığı haberlerin doğruluğu şiddetten yana olduğu aşikar. Fakat bu şartların tam da böyle bir zamanın içinde, kırılgan temasla yan yana duran bir ortamda insanları nasıl bir şekle koyacağını bilmeden, bireysel hareketten çoğulcu demoralize edilme yoluna gitmenin anlamı ne?


Radikal'in Habertürk gazetesinin sürmanşetinde kadının sırtından bıçaklanmış, yarı çıplak halini gösteren fotoğrafını eleştiren haberini okumak için tıklayınız....


Haber Ara