Dolar

34,8685

Euro

36,8030

Altın

3.050,63

Bist

10.105,59

Engin Çeber davasında karar açıklandı

Engin Çeber davasında 3 cezaevi görevlisine müebbet hapis cezası verildi

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-10-01 19:21:29

Engin Çeber davasında karar açıklandı
Engin Çeber'in Metris Cezaevinde 'işkence ve kötü muamele' sonucu hayatını kaybettiği olaya ilişkin görülen dava Yargıtay'ın bozma kararının ardından ikinci kez karara bağlandı. Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi, dönemin Metris Cezaevi 2. Müdürü Fuat Karaosmanoğlu ve infaz koruma memurları Sami Ergazi ve Selahattin Apaydın'a yeniden ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Bu ceza sanıkları iyi halleri nedeniyle müebbete çevrildi. Daha önce müebbet hapis cezası alan infaz koruma memuru Nihat Kızılkaya ise işkence suçundan 2.5 yıl hapis cezası aldı. Kızılkaya'nın yattığı süre göz önüne alınarak tahliyesine karar verildi. Mahkeme ayrıca 8 sanığı ise 2 yıl 6 ay ile 12 yıl ay arasında değişen cezalara çarptırdı.

Polis memuru Aliye Uçak'ın müdahil Aysu Baykal'a orantısız güç kullanarak kasten yaraladığı gerekçesiyle 5 ay hapis cezasına çarptırıldı, cezası ertelendi. Mahkeme tutuksuz sanıklar Murat Çise, Yavuz Uzun ile Öncay Boza'ya ise 4 yıl 2'şer ay hapis cezası verdi.

BALYOZ BENZETMESİ
Son sözleri sorulan taraflardan Çeber ailesi avukatlarından Selçuk Kozaoğlu, "Lütfen alt sınırdan uzaklaşın. Lütfen iyi hal indirimi yapmayın. Sanıklar genç bir adamı öldürdüler" dedi. Avukat Taylan Tanay ise, cezaevinde yapılan bilirkişi incelemesinin de işkenceyi doğruladığını dile getirerek, "Balyoz kararında daktilo ile yazı yazana bile hükümeti devirmekten 18 yıl ceza verdiler. Ast- üst ayırmadan herkese verdiler. Ama burada işkenceye katılanlara bile ceza istenmiyor. Balyoz'da mahkemeye sesini yükseltene bile iyi hal indirimi yapılmadı. Bu sanıklara takım elbise giydiler diye indirim yapmayın, çünkü mahkemeye hiç yardımcı olmadılar, delilleri karartmaya çalıştılar. İnsanlık onurunun yanında olun" diye konuştu.

SANIKLAR BERAAT İSTEDİ
Tutuklu sanık Sami Ergazi, olayın meydana geldiği gün izinde olduğunu ileri sürdü ve beraatini istedi. Olayla ilgili sadece 58 saniyelik bir görüntüsü olduğunu savunan tutuklu sanık Nihat Kızılkaya ise, "58 saniyede nasıl sistematik işkence yapabilirim. Üstelik hiç kimse beni teşhis etmedi" dedi. Kızılkaya'nın avukatı Ömer Yeşilyurt, "58 saniyede bırakın iki tokatı, balyozla kafasına vursalar sistematik işkence olmaz. İki tokatı işkenceden değerlendiremezsiniz" demesi üzerine küdahil avukatları, "O zaman biz sana balyozla 20 saniye vuralım bakalım ne oluyor. İşkenceyi savunuyorsun" diye tepki gösterdi.

Tutuklu sanık Selahattin Apaydın ise, sayım yapıp nöbetini teslim ettiğini belirtti ve "Kimseye işkence yapmadım. Olayı baskı kurarak bu hale getirdiler" dedi.

POLİSE GÖZALTI
Bu arada duruşma öncesi salon önünde güvenlik önlemi alan polis ile Çeber ailesi avukatları arasında arbede yaşandı. Sözlü sataşma ile başlayan tartışmada görevli polis memuru Şuayip Kaptı'nın, avukatlardan Günay Dağ'a 'gerizekalı' diyerek hakaret ettiği iddia edildi. Bunun üzerine Kaptı ile Çeber avukatları arasındaki tartışma büyüdü. Avukatların suç duyurusu üzerine savcı, polis memuru Şuayıp Kaptı'nın gözaltına alınmasına karar verdi. Polis memuru Kaptı'nın ifadesini polis odasında mesai arkadaşları tarafından alındı.

ÇEBER DAVASI
Engin Çeber 28 Eylül 2008'de Sarıyer'de dergi dağıtırken arkadaşları Cihan Gün ve Aysu Baykal'la birlikte gözaltına alındı. Karakolda ve Metris Cezaevi'nde işkence gördü. Hastanede 10 Ekim 2008'de öldü. Aralarında cezaevi müdürleri, gardiyanlar, askerler ve polislerin bulunduğu 60 kişiye işkenceden dava açıldı. 1 Haziran 2010'da Fuat Karaosmanoğlu ile infaz memurları Selahattin Apaydın, Nihat Kızılkaya ve Sami Ergazi'ye işkence ile ölüme neden olmak suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Diğer sanıklar da çeşitli cezalara çarptırıldı. 39 kişi beraat etti. Yargıtay, 28 Eylül 2011'de bazı sanıklar için kararı bozdu. Bozma gerekçesi olarak ise, kararda hâkimlerden birinin imzasının eksik olmasıyla, aralarında menfaat çatışması bulunan sanıkların aynı avukat tarafından temsil edilmesi olarak gösterildi.

Davanın yeniden görülmesi sırasında alınan adli tıp raporu da ilki gibi Çeber'in işkence sonucu öldüğünü ortaya koydu. (Habertürk)

Haber Ara