367 sanıklı tarihi davanın 107. duruşmasında mahkeme heyeti sanıkların son sözlerini aldı.
Türkiye'nin en önemli darbe davalarından Balyoz'da sona gelindi. Sanıkların esas hakkındaki beyanları tamamlandı. Mahkeme heyeti son kararını verecek.
Fatih ve Beyazıt camilerinin bombalanması, Türk jetinin düşürülmesi, halkın tahrik edilmesi gibi kaos senaryolarını içeren darbe planıyla ilgili dava süreci hakim atamalarıyla tahliyeler, davanın kilitlenmesi, heyete hakaretler vemahkeme basılması gibi gelişmelerle tarihteki yerini aldı.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Balyoz davasının 107'nci duruşmasına MHP milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan, Çetin Doğan, Halil İbrahim Fırtına, Özden Örnek ve Bilgin Balanlı'nın da aralarında bulunduğu 249 tutuklu sanık ile 16 tutuksuz sanık katıldı.
"28 Şubat soruşturması" kapsamında tutuklu bulunan Balyoz davasının tutuksuz sanığı emekli Korgeneral Tevfik Özkılıç tutuklu sanıklar arasında yer alırken Ergenekon davasından tutuklu bulunan Balyoz davası tutuksuz sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz gelmedi.
SAYGUN TEKERLEKLİ SANDALYEDE
Davanın bir önceki oturumunda Mahkeme BaşkanıÖmer Diken, "Hayati tehlikesi bulunmaması" durumunda bütün tutuklu sanıkların hazır edilmesi yönünde karar almıştı. Alınan bu karar davanın karara bağlanacağı söylentilerine neden olmuştu. Bu talimatın ardından davanın dünkü duruşmasına sanıklar tam kadro katılım gösterdi.
Tutuklu sanık Ergin Saygun da tekerlekli sandalyede sağlık görevlileri eşliğinde duruşmada hazır bulundu. Ayrıca davada MHP Genel Başkan Yardımcısı ve MHP milletvekili Bülent Belen ve MHP milletvekili Ruhsar Demirel, Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit ile Basın Konseyi üyesi Turgut Kazan izleyici olarak yer aldı.
TÜM TALEPLER REDDEDİLDİ
Davanın sabahki bölümünde sanıkların ve avukatların kimlik yoklamasının ardından üye hakim Ali Efendi Peksak, mahkemeye ulaşan cevabi yazılarla ile dilekçeleri okudu. Dilekçeler arasında sabah namazının ardından camide bıçaklanarak öldürülen ve İsmailağa cemaatinin önde gelen isimlerinden olan Bayram Ali Öztürk'ün oğlu Mahmut Öztürk'ün müdahillik talepli dilekçesi de yer aldı.
Babasını öldüren kişi ile Balyoz davasının sanıkları arasında bir ilişki olup olmadığının araştırılmasını isteyen Öztürk, dilekçesinde müdahil olmak istediğini belirtti. Mahkeme Başkanı Ömer Diken tutuklu sanıklardan 3 kişi ile 28 Şubat soruşturmasından tutuklu ve budavanın tutuksuz sanığı olan Tevfik Özkılıç'ın savunmalarının alınmadığını hatırlattı.
Öncelikli olarak bu sanıkların savunmalarını yapmasını istedi. Sanık savunmalarının tamamlanmasının ardından mahkeme, taleplere ilişkin kısa bir ara verdi. Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Mahmut Öztürk'ün müdahillik talebini reddetti. Ardından da Başkan Ömer Diken, sanıklara son sözlerini söylemeleri için söz verdi.
İLK SÖZ BİR NUMARALI SANIK DOĞAN'A
Son sözü sorulan Balyoz'un 1 numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan, önceki savunmalarının kısa bir özetini yaptı. Hakkındaki suçlamaları reddettiğini söyleyen Doğan, "Mahkemenizin son perdesinin oynandığı bu günde, bundan 18 ay önce bu duruşma salonunda söylediklerimi tekrarlayarak sözlerime son vermek istiyorum.
Burada haksız, hukuksuz yargılamaya tepki olarak 'Bu haksız ve hukuksuz davayı inatla sürdürmekte cüret ve cesareti nereden alıyorsunuz' diye sormuştum. Sizden aldığımyanıt ise 'Türk ulusundan' olmuştu. Bu yanıtın inandırıcılığını, davanın geldiği bu son aşamada bütünüyle yitirdiğini sanırım. Vereceğiniz karar hakkınızda hayırlı olsun" dedi.
'SUÇLAMAYI REDDEDİYORUZ'
MHP milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan ve Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, önceki savunmalarında her şeyi söylediklerini belirterek söylenecek başka sözleri olmadığını ifade etti.
Eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına ise hakkındaki suçlamayı reddettiğini söyledi. Ergin Saygun ise, "Bu dava birçok meçhul ile maluldür.
Hüküm aşamasına gelinmiştir. Davanın sonucunu etkileyecek birçok tanık dinlenmemiştir. Dinlenmemiş bilirkişiler mevcuttur. Kuvvet şu anda sizdedir ancak hak bizimledir" dedi.
KAYA: VATAN SAĞ OLSUN
Sanık Ramazan Cem Gürdeniz, mahkemenin tarafsızlığını ve bağımsızlığını yitirdiğini belirterek başladığı konuşmasını, "Mahkemeyi tanımıyorum. Söylenecek sözüm yok" diyerek bitirdi. Sanık Süha Tanyeri ise Başbakan Erdoğan ile Genelkurmay eski Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ve Kara Kuvvetleri eski Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman'ın da aralarında bulunduğu tanıkların dinlenmeden verilecek kararın hiçbir yasallığı olmadığını söyledi.
Sanık Orkun Gökalp, "Yüce Türkmilletine verilemeyecek hiçbir hesabı" olmadığını belirtirken Mustafa Kemal Tutkun ise "Umarım yüce Türk milleti, verilecek olan bu kararı içine sindirir" şeklinde konuştu.
Sanık Gürbüz Kaya ise "Aziz milletim, size, vatanıma ve bayrağıma asla ihanet etmedim. Vatan sağ olsun" dedi.
ÇİÇEK: SON SÖZ SÖYLEMEYECEĞİM
Sanık Harun Özdemir "Tutuklu bulunduğum 20 ay içerisindemaddi ve manevi desteğini esirgemeyen eşime teşekkür ediyorum" ifadesini kullanırken sanık Recep Rıfkı Durusoy "Mahkemeden bildiklerini saklayanlar şerefsizdirler namussuzdurlar. Kul hakkı yemektedirler. Yüce adalete ve Yüce Allah'a inanıyorum beraatımı talep ediyorum" dedi.
Sanıklardan Ali Aydın, "Bizim hakkımızda ne düşünüyorsanız, Allah size 10 katını versin" şeklinde konuştu. Dursun Çiçek'in son sözleri ise "Adil ve dürüst bir yargılama evrensel hukuka dair bir karar beklemediğim için son söz söylemeyeceğim" oldu.
İşte dehşet planlar Çarşaf, Suga, Oraj ve Sakal
Balyoz Darbe Planı davasında 968 sayfalık iddianame hazırlandı. Buna göre, dönemin 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan, Kasım 2002’de AK Parti hükümetini devirmek için Balyoz Harekât Planı adıyla bir darbe planı hazırladı.
Darbe ortamı oluşturabilmek için kanlı kaos planları içeren plana göre; bir cuma namazı sırasında Fatih ve Beyazıt camileri bombalanacak, bir Türk savaş uçağı düşürülecek, ülkede irticai unsurların ayaklandığına dair bir hava oluşturulucaktı.
Darbeye zemin oluşturmak amacıyla hazırlanan dehşet planlarına Çarşaf, Suga, Oraj ve Sakal adı verildi. Balyoz, Çarşaf, Suga, Oraj ve Sakal planlarının bir provası 5-7 Mart 2003’te İstanbul’da Çetin Doğan’ın önderliğinde düzenlenen Balyoz Plan Semineri’nde yapıldı.
İstanbul Barosu ve avukatlar kilitledi
Karar aşamasına gelen Balyoz davasında sanık avukatları yaklaşık 2 ay duruşmaları boykot eylemi yaptı. Bunun üzerine mahkeme, İstanbul Barosu'na yazı yazarak davaya avukat görevlendirmesini talep etti. Baro olumsuz cevap verirken yargıyı eleştirdi. Mahkeme baro yönetimi hakkında suç duyurusunda bulundu.
İstanbul Barosu'na bağlı avukatlar Ümit Kocasakal liderliğinde duruşma salonunu da bastı. Mahkeme, söz konusu eylemve duruşmadaki açıklamaları sebebiyle 11 avukat hakkında bir kez daha suç duyurusunda bulundu.
21 ay sonra karar
20 Ocak 2010: Taraf Gazetesi 2002'de iktidara gelen AK Parti'yi devirmek için 2003'te hazırlanan 'Balyoz Güvenlik Harekât Planı' deşifre etti. Bir gün sonra soruşturma başlatıldı.
21 Ocak 2010: Genelkurmay Başkanlığı, planın 1'inci Ordu Komutanlığı tarafından 5-7 Mart 2003 tarihleri arasında icra edilen plan semineri olduğunu açıkladı.
30 Ocak 2010: Mehmet Baransu, 5 bin sayfa belgeyi bir bavul içerisinde İstanbul Adliyesi'ne teslim etti.
19 Şubat 2010: Dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'a ait olduğu iddia edilen ses kaydı internete düştü. Başbuğ, "Silahlı Kuvvetler’de maalesef çürükler yüzünden bilgi sızması oluyor. Dimdik duracağız fakat her şeyin bir zamanı var. Olayları uzaktan seyrediyoruz anlamına gelmez, tamam mı" diyordu.
22 Şubat 2010: İlk operasyon düzenlendi. Çetin Doğan, Süha Tanyeri, Ergin Saygun ve Özden Örnek'in de aralarında bulunduğu 40'a yakın isim gözaltına alındı.
24 Şubat 2010: Tümamiral Ramazan Cem Gürdeniz, Çetin Doğan ile emekli Korgeneral Engin Alan tutuklandı.
Oktay Kuban salıverdi
1 Nisan 2010: İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, tutuklu bulunan 10'u muvazzaf 17 askerin tahliyesine karar verdi. Hakim Oktay Kuban tarafından salıverilen isimler arasında Çetin Doğan da vardı.
4 Nisan 2010: Savcıların tahliyelere itiraz etmesi sonucunda İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 19 kişi hakkında yakalama emri çıkartıldı.
23 Nisan 2010: Çetin Doğan ve diğer isimler ikinci kez tutuklandı.
17 Haziran 2010: İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi hakimi Yılmaz Alp, itiraz üzerine Çetin Doğan ve Engin Alan'ın da aralarında bulunduğu 14 kişinin tahliyesine karar verdi.
21 Haziran 2010: Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Laboratuvarı ve TÜBİTAK'tan alınan raporlarla Balyoz Darbe Planı’ndaki imzaların gerçek olduğu onaylandı.
22 Haziran 2010: 14 şüpheliyi bırakan Hakim Yılmaz Alp, 12 kişiyi daha tahliye etti. Gerekçesine Adli Tıp'ın 'belgeler gerçek' raporunu ekledi.
19 Temmuz 2010: İddianame, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi ve tamamı asker 196 sanık hakkında dava açıldı.
23 Temmuz 2010: Balyoz sanıklarının serbest bırakılmasının ardından, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, Halil İbrahim Fırtına, Özden Örnek ve Çetin Doğan ile Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Kadir Sağdıç ve Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu'nun da aralarında yer aldığı 102 sanık hakkında yakalama kararı çıkardı.
26 Temmuz 2010: Sanıklar hakkındaki yakalama kararına itiraz edildi.
6 Ağustos 2010: İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar hakkında çıkarılan yakalama kararını oyçokluğuyla kaldırdı.
Gölcük’te 10 çuval belge
6 Aralık 2010: Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarat Şubesi'nde yapılan aramalarda zemin altındaki gizli bölmelerde Balyoz Darbe Planı’na ilişkin 10 çuval belge ele geçirildi.
16 Aralık 2010: Balyoz Darbe Planı davasının ilk duruşması başladı.
11 Şubat 2011: Davanın 13. duruşmasında mahkeme, Gölcük'te ele geçirilen yeni Balyoz belgelerine ilişkin tamamı asker 133 sanık hakkında tutuklama, 29 sanık hakkında yakalama kararı verdi.
21 Şubat 2011: Bir ihbar üzerine Eskişehir'de emekli Albay Hakan Büyük'ün evinde yapılan aramada yeni Balyoz belgeleri ele geçirildi. Belgelere ilişkin, Albay Büyük 29 Nisan'da tutuklandı.
‘Ayspergin görünen yüzü’
15 Mart 2011: Balyoz Darbe Planı ile soruşturmayı yürütmekle görevli 1. Ordu Başsavcısı Albay Bülent Münger'in de aralarında olduğu iddia edilen 5 askeri hukukçunun ses kaydında, darbe planı kabul edildi. Münger, "Bu aysbergin görünen yüzü" diyordu.
30 Mayıs 2011: Eskişehir'de ele geçirilen Balyoz belgeleriyle ilgili Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı tutuklandı. Balanlı o tarihe kadar tutuklanan en yüksek rütbeli muvazzaf subay oldu.
20 Ağustos 2011: Genelkurmay eski Başkanı Işık Koşaner'e ait olduğu iddia edilen ses kaydı gündeme damgasını vurdu. Koşaner, "Balyoz'un günahı 1. Ordu'ya ait. Neyimiz varsa çaldırmışız. Esas rezalet bu" diyordu.
16 Ocak 2012: Balyoz sanığı Koramiral Kadir Sağdıç'a ait olduğu iddia edilen ses kaydı internete düştü. Sağdıç, Hasdal Cezaevi'ni ofis olarak kullandıklarını belirtirken "Dışarıdayken ilgilenemem. İçeride faturalarını daha iyi kesiyorum" şeklinde konuşuyordu.
3 Ağustos 2012: Ergenekon davasında tanık olarak ifade veren Genelkurmay eski Başkanı Hilmi Özkök, "Bu seminer icra edilmiş fakat en tehlikeli senaryo amacını biraz aşkın şekilde oynanmış. Siyasi kişiler ve siyasi olaylar gerçekmiş gibi oynanmış. Ben de Kara Kuvvetleri komutanına incelettim'' dedi.
2 Eylül 2012: Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman, Hürriyet Gazetesi'ne Balyoz plan seminerinin emrine aykırı yapıldığını açıkladı.
TOLGA ATAR - BUGÜN GAZETESİ
Ve Balyoz'da karar günü !
Fatih ve Beyazıt camilerinin bombalanması, Türk jetinin düşürülmesi gibi kaos senaryolarını içeren Balyoz Darbe Planı davasında sona gelindi.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-09-21 07:04:35
SON VİDEO HABER
Haber Ara