'TOKİ, Romanlara 25 bin ev yapacak'

Beyoğlu Belediyesi ve Uluslararası Roman Araştırmaları Topluluğu tarafından Romanlar'ın renkli dünyalarını ve sorunlarını gündeme taşımak amacıyla Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda düzenlenen "Romanlar 2012 Beyoğlu" etkinliği, "Beyoğlu'nun Roman Havası" adlı kısa filmin gösterimiyle başladı. Başbakan Yardımcısı Bozdağ, filmin gösteriminin ardından yaptığı konuşmada, Bingöl-Muş karayolunda 10 askerin şehit olduğu PKK saldırsına değindi. Bozdağ, "Terörün, dini, mezhebi, vatanı, milleti olmaz. Dünyanın her yerinde terör, terördür" dedi.

"Durumu dünyadakinden daha iyi"

"Romanlar 2012 Beyoğlu" toplantısını son derece önemsediğini ifade eden ve hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür eden Bozdağ, şöyle devam etti:

"Dünyanın bir çok yerinde yaşayan Roman kardeşlerimizle, ülkemizde yaşayanları mukayese ettiğimiz zaman hepsinin aynı şartlarda yaşamadığını görüyoruz. Ülkelerin bazılarında Roman kardeşlerimize dönük, devlet destekli ayrımcılık uygulamasının yapıldığını görüyoruz. Bu, fevkalade yanlış bir uygulamadır. Bunun dünyanın her yerinde sona erdirilmesi, durdurulması ve doğru olanın yapılması lazımdır. 'Doğru olan nedir?' derseniz, doğru olan hepimizin Allah'ın kulu, hepimizin insan olmasıdır. Birimizin diğerinden farkı ve üstünlüğünün bu noktada bulunmadığının herkes tarafından da bilinip kabul edilmesi ve bu kabule göre politikaların oluşturulmasıdır."

"Allah herkesi ayrı ayrı özelliklerle yaratıyor"

İnsanların ırklarını, dillerini, ailelerini, doğacakları ülkeyi seçme imkanı olmadığını, bunları Allah'ın tayin ettiğini ifade eden Bozdağ, şunları söyledi:

"Allah birimizi Türk, birimizi İngiliz, birimizi Fransız, Roman, Arap yaratıyor. Herkesi ayrı ayrı özelliklerle yaratıyor. Bize düşen, Allah'ın yaratılışta verdiği her özelliği, her güzelliği aziz bilip, öyle bir davranışın içine girmektir. Onları şeref kabul edip, şerefe layık bir muameleyi yapmaktır. Bugün dünyada ırkçılık ve ayrımcılık yapanlar, bu gerçeği gözden kaçırıyorlar. İnsanları, insandan üstün kılan şey sadece emek karşılığı elde ettiği şeylerdir. İnsanlar emek vermediği, kazanmadığı, kendisine Allah tarafından verilen şeylerle başkasını küçümser, hakir görür, kendisini başkasından üstün görürse bu bir akıllılığın değil, bu bir aptallığın göstergesidir."

Her türlü ırkçılık hastalıktır

Bozdağ, konuşmasında her tür ırkçılığın bir tür hastalık olduğunu ve dünyanın her yerinde bununla mücadele edilmesi gerektiğini belirtti. Dünya ülkelerinin ve insanlarının Romanlar'ın varlıklarını görmediğini ifade eden Bozdağ, "Yeni dalgalar, aşırılıklar, ırkçılıklar, ayrımcılıklar dünyanın başını gelecekte de yeniden belaya sokacak gibi gözüküyor. Tedbir, tavır almazsak, ortak bir anlayış birliği geliştirmezsek... Türkiye olarak, her türlü aşırılığın karşısında, ortak anlayışlar geliştirmeye hazır olduğumuzu, bu noktalarda iş birliği yapmaya hazır olduğumuzu, her tür platformda ifade etmeye ve ortak çalışmalara katkı vermeye özen gösteriyoruz. Çünkü insanı değerli kılan şeyin, sadece onun insan olması olduğunu biliyoruz" şeklinde konuştu.

"İncitici kavramlar yasalardan temizlendi"

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Türkiye'de yaşayan Romanlar'ın sorunlarıyla ilgili uzun zaman sıkıntılar olduğunu belirterek, ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konudaki yaklaşımı çerçevesinde, Romanlarla oturarak, onların sorunlarını beraber konuşarak, konunun ilgili araştırmacılarını dinleyerek, sorunlara ortak çözümler bulma noktasında bir gayretin içine girdiklerini ileri sürdü.

Düzenlenen "Roman Çalıştayı"nın ardından nihai raporun da yayınlandığını ve raporun üzerinden adımlar atılmasının kararlaştırıldığını anlatan Bozdağ, "Yasalarımızda Roman kardeşlerimizi incitecek kavramların hepsi temizlendi. Çingene ve Kıpti kelimeleri Osmanlı döneminde vardı ve mevcut kanunlarımıza da bunlar geçmişti. Kötü niyetli değil ama böyle bir kabulle geçmişti. Kardeşlerimiz, 'Biz bu kavramlardan rahatsız oluyoruz. Bu nitelendirmeler bizi doğru tanımlamıyor' dediler ve mevzuatımızda kardeşlerimizin rahatsız olduğu ne kadar ifade varsa tamamını çıkardık. Bugün kardeşlerimizin arzu etmediği hiç bir ifade Türk hukuk mevzuatı içinde yer almamaktadır" diye konuştu.

"Esas dönüşüm zihinlerde yapılmalı"

Bunun yeterli olmadığını vurgulayan Bozdağ, "Bizim esas dönüşümü ve değişimi; toplumsal zihinlerde yapmamız gerekiyor. Çünkü kanunları değiştirmek kolay. Ama zihinlerde yerleşmiş yanlış kanunları, anlayışları, kabulleri değiştirmek konusunda da alacağımız çok mesafeler var. Onun için bunun üzerinde hassasiyetle duracağız. Zihinlerdeki yanlış kabulleri ortadan kaldırmak için büyük bir gayretin içinde olacağız" dedi.

Bekir Bozdağ, "Türkiye olarak kültürel farklılıkların, bir zafiyet ve güç kaybı değil, aksine kültürel farklılıkların, büyük bir zenginlik ve güç kaynağı olduğunu düşünüyoruz. Türkiye'de yaşayan bütün kültürler, güzellikler ve farklılıklar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin gücüdür, kuvvetidir, kudretidir. Roman kardeşlerimiz de bu gücün içerisinde en büyük paya sahip olanlardan birisidir" ifadesini kullandı.

"Roman vatandaşlar için 25 bin konut"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 61. Hükümet'in kurulmasının ardından Roman vatandaşlara yönelik çalışmaların, yeni bir anlayışla yürütülmesi talimatını verdiğini anlatan Bozdağ, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile Roman vatandaşların yaşadığı sorun alanlarının tamamını ilgilendiren ilgili kurumların temsilcilerinin katılımıyla çalışma grupları oluşturduklarını belirtti.

Roman dernekleriyle yine bir araya geleceklerini ve ortaya çıkan çalışmaların sonuçlarını bir kez daha konuşacaklarını ifade eden Bozdağ, "Roman kardeşlerimizin konut sorunlarının çözümüyle ilgili TOKİ tarafından önemli adımlar atıldı. 25 bin civarında konutun yapılması planlanmakta. Şu anda 5 bin konut projesi neredeyse tamamlandı. Yakında 3 bin 660 konutun da ihalesini yapacağız. Zaman içerisinde Roman vatandaşlarımızın sağlıklı konutlarda yaşayabilmeleri için önemli adımları atmaya devam edeceğiz" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, istihdam, eğitim ve diğer konularda ihtiyaçları giderici çözümleri ortaya koyma noktasında kararlı olduklarını dile getirdi.

Bozdağ toplantının sonrasında, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç tarafından basına dağıtılan Oslo görüşmelerinin mutabakat metnine ilişkin de soruları yanıtladı. Bozdağ, "Daha önce yayınlanmış, tekzip edilmiş bir haberi şimdi yeni bir bilgiymiş, yeni bir belgeymiş gibi ortaya koymak, ahlaki olarak doğru bir yaklaşım değildir" dedi.