Dolar

34,8702

Euro

36,6643

Altın

3.009,21

Bist

10.058,63

Dört belirtiye dikkat!

Panik bozukluğunuz var mı?

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-09-10 18:12:16

Dört belirtiye dikkat!
“Panik bozukluğu” insanın yaşamını kâbusa çevirebiliyor. Beklenmeyen anda gelen ataklar ise “ölüyorum” korkusuna yol açarak kişiyi hastane acillerine götürecek kadar güçlü... En sık görülen 13 panik atak belirtisinin 4’ünü taşıyorsanız panik atağınız olabilir.

Türkiye Psikiyatri Derneği Anksiyete Bozuklukları Çalışma Birimi Üyesi Psikiyatr Dr. Şeref Özer, “Panik bozukluğu, kişileri dehşet ve korku içinde bırakan panik nöbetlerinin görüldüğü, insanın sosyal ve mesleki işlevselliğini ciddi düzeyde kısıtlayan, yaşam kalitesini bozan, yanlış tanı ve tetkikler nedeniyle yüksek bir maliyete neden olan yaygın bir ruhsal hastalıktır” diyor.

Panik atak ise beklenmedik bir anda birden başlayan, 10 dakika içinde doruğa ulaşan, kısa sürede sona erse de bu süre içinde kişiyi dehşet içinde bırakan bir anksiyete (kaygı) nöbeti olarak tanımlanıyor. Kişiler bu nöbet sırasında kalp krizi geçirip öleceklerine, düşüp bayılacaklarına, felç olacaklarına ya da çıldırıp kontrollerini kaybedeceklerine dair ciddi endişe ve korku yaşayıp çoğu zaman kendilerini hastanelerin acil servislerinde buluyorlar.

BOĞULUR GİBİ Mİ OLUYORSUNUZ?

Bilimsel çalışmalar sonucunda en sık görülen 13 adet panik atak belirtisinin saptandığını söyleyen Psikiyatr Şeref Özer, “Bir panik nöbetinde, bu 13 belirtiden 4’ünün bir arada görülmesi panik atak tanısı için gereklidir” diyor.

İŞTE O 13 BELİRTİ:

Göğüs ağrısı / göğüste sıkışma 
Çarpıntı, kalbin kuvvetli ya da hızlı vurması 
Terleme,  Nefes darlığı / boğulur gibi olma 
Soluğun kesilmesi 
Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecek ya da bayılacak gibi olma 
Uyuşma ya da karıncalanma 
Üşüme, ürperme, ateş basması 
Bulantı ya da karın ağrısı 
Titreme ya da sarsılma 
Kendini ya da çevresindekileri değişmiş, tuhaf ve farklı hissetme 
Kontrolünü kaybetme ya da çıldırma korkusu 
Ölüm korkusu

NOT: Bu belirtilerin görüldüğü kişilere panik atak tanısı konulmadan önce; kalp, akciğer, beyin ve tiroit bezleri yönünden ayrıntılı tetkiklerinin yapılıp söz konusu organlarında herhangi bir patoloji bulunup bulunmadığının netleştirilmesi gerekiyor.

GÖRÜLDÜĞÜ FİZİKİ HASTALIKLAR

Panik atakları, panik bozukluğu dışında birçok psikiyatrik ya da fiziksel hastalıkta görülebiliyor. Dr. Şeref Özer, bu fiziksel hastalıkları şöyle sıralıyor: 

Tiroit bezi hastalıkları 
Hipoglisemi 
Bazı uyuşturucu maddelerin kullanımı sırasında bağımlı olunan sakinleştirici ilaçların ve alkolün kesildiği durumlarda oluşan yoksunluk krizleri 
Vitamin B12 eksikliği 
KOAH’ta ortaya çıkan ağır metal zehirlenmeleri

GÖRÜLDÜĞÜ PSİKİYATRİK HASTALIKLAR

Akut stres bozukluğu 
Posttravmatik stres bozukluğu 
Sosyal fobi 
Yaygın anksiyete bozukluğu 
Anksiyeteli depresyon 
Somatoform bozuklukları

ÖLÜM KORKUSU YAŞIYORLAR

Panik atağı sırasında; çarpıntı, göğüste ağrı, nefes alamama, ter boşalması şeklindeki belirtiler hastada o anda kalp krizi geçirmekte olduğu endişesi ve ciddi bir ölüm korkusu yaratabiliyor. Bunun dışında vücutta uyuşma - karıncalanma, sersemlik hissi, baş dönmesi gibi belirtiler, bayılmak üzere olduğu, tansiyonunun çıktığı ve felç olabileceği inancına yol açabiliyor. Bazı kişilerde ise ataklar sırasında kendini ya da çevresini tuhaf ve değişmiş hissetme nedeniyle kontrolünü kaybetme ya da çıldırmak üzere olduğu endişesi meydana geliyor.

MUAYENE SONUÇLARI NORMAL
Panik atak yaşayan hastaların yaygın yanlış inançları ve korkularının doğru olmadığı belirtiliyor. Bu nedenle panik ataklar sırasında defalarca yapılan muayene ve ayrıntılı tetkiklerin normal çıkması hastayı şaşırtıyor. Çoğu hasta bu duruma inanmak istemiyor ve doktor doktor gezmeye devam ediyor.

4 AŞAMASI

1) Nedensiz ve tekrarlayan panik ataklarıyla başlıyor.
2) Birkaç kez meydana gelen panik ataklardan sonra kişide, “Yeniden olacak mı?” “Ne zaman olacak?” şeklinde devamlılık gösteren bir kaygı (beklenti kaygısı) oluşuyor.
3) Bu kaygı ve ataklar sonunda gerçekleşeceği düşünülen olası kötü sonuçlar nedeniyle (felç, kalp krizi vb.) kişi sürekli üzüntü hissediyor. (“Sokakta olsa kimse bana yardım etmez!”, “Vapurda olsa inemem!” vb.)
4) Bu duyguların yoğunlaşmasıyla bu kez de atağın geleceği düşünülen yer ve durumlardan kaçınma başlıyor. Örneğin, “Atak ya kalabalık bir yerde gelirse”, “Düşer, bayılır ya da felç olursam” endişesi kişiyi alışveriş merkezine gitmekten, sokağa yalnız çıkmaktan, otobüs, gemi, tren, vapur, uçak gibi toplu taşım araçlarına ya da asansöre binmekten alıkoyuyor. Bu sorunu yaşayan kişiler bu kaygıdan dolayı evde yalnız kalamıyor ve yanlarında mutlaka eş ya da bir yakınlarını istiyor. Dr. Şeref Özer bu kaçınma durumuna, “Agorafobi” dendiğini söylüyor.

HEYECANLI TİPLERDE DAHA ÇOK

Panik ataklar “Anksiöz” adı verilen, her şeyden kolay etkilenen, telaşlı, heyecanlı kişilerde daha fazla gelişiyor.

KADINLARDA DAHA ÇOK

Panik bozukluğu, kadınlarda erkeklere oranla 2-3 kat daha fazla görülmesine karşın bunun nedeni bilinmiyor. Bu sorun hemen her yaşta başlayabilmekle birlikte en fazla 20’li yaşların başlarında ve 30’lu yaşların ortalarında görülüyor.
Panik atağı olanlar bunları yapmaz
Evde yalnız kalamazlar 
Sokağa yalnız çıkamazlar 
Kapı kapalıyken banyo yapamazlar 
Otobüs, tren, metro, deniz otobüsü, uçak gibi taşıtlara binemezler 
Asansörü kullanamazlar 
Büyük alışveriş merkezlerine, yeraltı çarşılarına, dar sokaklara, geniş ve kalabalık meydanlara giremez, girseler bile uzun süre kalamazlar. 
Sinema, tiyatro ve stadyum gibi yerlere gidemezler 
İlaç yutmakta zorluk çekerler 
Spor, egzersiz yapamazlar 

Yanlarında biri olsa bile şehirlerarası yolculuğa çıkamaz, çıkmak zorunda kaldıklarında ise kendilerini huzursuz hissederler.

Beklenti kaygısı huzursuzluk nedeni

Panik bozukluğu hastalarının, panik ataklar sırasında çok büyük korku duydukları belirtiliyor ve bu hastaların görece ataklar haricinde daha rahat olduklarına dikkat çekiliyor. Ancak her an yeni bir atak gelecek anlamı taşıyan “Beklenti kaygısı” geliştirenler, ataklar sırasındaki kadar olmamakla birlikte gün boyu gergin ve huzursuz olabiliyorlar.

Panik bozukluk genetik mi?

Panik bozukluğu ile ilgili yapılan araştırmalarda, panik bozukluğu hastalarının akrabalarında da yüksek oranda aynı sorun görülüyor. Bu nedenle, birçok etkenin yanı sıra genetik faktörlerin de oldukça etkili olduğu düşünülüyor.

Kentlerde yaşayanların işi daha zor

50 yaşın altındakiler  Kadınlar  Ayrılmış/boşanmış ve dul olanlar  Çocukluk öyküsünde ayrılık anksiyetesi bozukluğu bulunanlar  Çocuklukta cinsel taciz yaşayanlar  Ailesinde panik bozukluğu olanlar  Kentte yaşayanlar (Kırsal kesimde yaşayanlara göre daha fazla)
SON VİDEO HABER

İHH'dan Suriye'deki fırınlar için un desteği çağrısı

Haber Ara