Türkiye her geçen gün büyüyor...
Japonya’da yayımanan Nihon Keizai Shimbun gazetesi Türkiye’de yükselen alım gücünün büyümeye öncülük ettiğini yazdı.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-09-07 15:00:08
--Birbiri Ardına Yabancı Yatırım Girişi--
Bu yıl sonuna kadar İstanbul’da, yurt dışındaki en büyük ölçekli Hello Kitty mağazası açılıyor. İlk yıl satış miktarının 6 milyon dolar (yaklaşık 480 milyon yen) olacağı tahmin ediliyor. Türkiye’de gelir düzeyinin yıllar geçtikçe yükselmesiyle hane başına düşen yıllık gelir düzeyi 2006 yılına kıyasla yüzde 50 artarak 22 bin liraya (yaklaşık 970 bin yen) yükseldi. Sektörel kaynaklara göre, bu yılın ikinci yarısında 25 ayrı noktada alışveriş merkezinin açılması planlanıyor.
Yabancı şirketlerin Türkiye pazarında ilerleme isteği de oldukça yüksek. 2011 yılında bir önceki yıla kıyasla Türkiye’de yer alan yabancı şirket sayısı yüzde 16 artarak 3800 firmaya ulaştı. Bunların üçte biri toptan ve perakende sektöründen.
Doshisha Üniversitesi bu yıl temmuz ayında, Japonya’nın İstanbul’da ofis açan ilk üniversitesi olarak Türk öğrencilerini çekmeyi hedefliyor. Üniversite yetkilileri, “Türkiye’de yıllık öğrenim ücreti Japonya’dakilerden daha yüksek, 1,5 milyon yen olan özel üniversiteler de bulunuyor.” diyerek artan satın alma gücüne dikkati çekti.
Türkiye’nin sayılı yatırım yönlendirme şirketlerinden TEB Portföy Yönetim A.Ş. Yönetim Genel Müdürü Ömer Yenidoğan nisan ayında, Şili’de ilk kez yatırımcılara yönelik bir toplantı gerçekleştirdi. Yenidoğan, Güney Amerika ve Asya’da kurumsal yatırımcıların başvurularının hızla artmasına şaşırdığını ifade etti.
Hükûmet ve Merkez Bankası, aşırı ısınan ekonominin soğutulması için harekete geçti. Otomobil alım vergisindeki artışla 2012 yılının ilk altı ayında yeni otomobil satışı önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 19 oranında azalması karşısında hükûmet 2012 yılı büyüme oranı tahminini yüzde 4’e düşürdü. Yüzde 5 düzeyindeki potansiyel büyüme oranı, 2012 yılında yüzde 2 ila 4 oranında olursa ekonominin başarılı bir yumuşak iniş gerçekleştirebileceği görüşü de bulunuyor.
--Mali Açığın Sağlıklı Hâle Getirilmesi İçin Acil Reformlar--
Güçlü ekonomi neticesinde ithalatın hızla artarken diğer taraftan önemli ihracat noktası olan Avrupa’daki yavaş büyüme, mali açığa neden oluyor. 2011 yılındaki mali açık, 77 milyar dolar ile gayrisafi yurt içi hâsılanın (GSYİH) yaklaşık yüzde 10’una yakındı. Yabancı bir medya kuruluşu, Türk ekonomisinin durumunu, “ince bir buz üzerinde paten yapılıyor” şeklinde nitelendirdi. Ekonomik yapısal reformlarda acele edilmesi gerekiyor.
“Kiraz ve tavuk eti almanızı istiyorum.” Temmuz ayında Japonya’yı ziyaret eden Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Dışişleri Bakanı Koichi Gemba ve Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı Yukio Edano ile görüşmesinde bu yönde çağrıda bulundu. Çağlayan, Japonya’dan ihracat noktası olarak söz etti. Türk sanayi kuruluşlarının yaklaşık 80 temsilcisi ile birlikte gelen Ekonomi Bakanı, kamu-özel sektör ortaklığında ihracatın güçlendirilmesi için temaslarda bulundu. Ağustos ayı başında Güney Kore ile serbest ticaret anlaşması (STA) imzalandı. İhracatın geliştirilmesinde Japonya, Çin ve Güney Kore’nin dâhil olduğu Asya’yı hedef gösterdi.
--Coğrafi Üstünlük--
Türkiye’yi üs olarak alan özel şirketlerde Avrupa dışındaki pazarlara yönelme hareketi de yayılıyor. Toyota ve Honda gibi otomotiv üreticileri Orta Doğu ve eski Sovyetler Birliği ülkeleri pazarını inceliyor. Klima sektöründe önde gelen Daikin, Türkiye merkezli olarak Orta Asya’da ilerlemekte. İhracat noktası olan Avrupa’nın dört yıl öncesinde yaklaşık yüzde 60 olan ihracattaki payı, yüzde 40 oranına kadar geriledi.
Coğrafi üstünlüğünü kullanarak bulunduğu çevrede bir ihracat üssü hâline gelebilirse Türkiye’nin uzun süreli büyümesi de mümkün olabilir.
SON VİDEO HABER
Haber Ara