Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, BDP'li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasının, terörün "ekmeğine yağ sürmek" anlamına geleceğini söyledi. BDP'nin Öcalan'ı adada unuttuğunu, terör örgütünün son eylemlerine halkın destek vermediğini savunan Arınç, AK Parti'de kendisinin de aralarında bulunduğu 75 kişinin aktif siyaseti noktalayacağını söyledi.
Bülent Arınç Şırnak’ın Beytüşşebap İlçesi’nde 10 askerin şehit olmasının ardından BDP’ye ve terör örgütü PKK’ya sert tepki gösterdi. Kanal D'de katıldığı haben bülteni öncesi soruları cevaplayan Arınç, “Terör sorununun çözümü için yeniden Öcalan’la müzakereler mi başlamalı?” sorusunu Arınç, “Öcalan’ı adada unuttular”sözleriyle cevapladı.
"YÜREĞİMİZE ATEŞ DÜŞTÜ"
Bugün şehit düşen 10 askerin, Türkiye'nin yüreğine ateş düşürdüğünü söyleyen Arınç, terörle mücadelenin kararlılıkla devam edeceğini anlattı. Bu mücadeleyi, savaş ya da düşük yoğunluklu savaş olarak nitelendirilmenin doğru olmadığını, çatışmalarda zayiatının yüksek olduğunu söyleyen Arınç, yaşanan olayların büyük bir tedirginliğe yol açtığını ifade etti.
Bölgede sivil halkı hedef alan saldırıların da bulunduğunu kaydeden Arınç, halkın örgüte bu noktada destek vermediğini söyledi. Örgütün KCK tutuklamalarıyla, şehit içinde nefes alamaz hale geldiğini de ifade eden Arınç, örgütün bu nedenle ses getirecek ve insanların feryatlarını artıracak eylemlere yöneldiğini kaydetti.
"400 KİLOMETRE DEĞİL 4 METREYE BİLE HAKİM DEĞİLLER"
Konuşmasında BDP'li milletvekillerinin açıklamalarını da sert bir dille eleştiren Arınç, PKK'nın bölgede 400 kilometreyi değil 4 metre bile hakim olamadığını söyledi. Örgütün bu tür eylemlerle intihar ettiğini de söyleyen Arınç şöyle konuştu:
(BDP’li milletvekillerini kastederek) örgütün propagandasını bu kadar cüretkar yapmak hiç bir siyasiye yakışmıyor. Bırakın 400 kilometreyi 4 metreye bile hakim değiller. Bunlar bir anlık işler. Güvenlik güçleri geldiğinde ya kaçıyor ya pusu kuruyorlar. Bu tür eylemler örgütün intihar noktasında olduğunu gösteriyor. 30 yıldan bu yana başarı kazanamadılar. Mücadelenin bizim açımızdan zor tarafı biz hukuk devletiyiz ve devletiz. Eşkıya değiliz. Bizim güvenlik güçlerimiz hukuk içinde hareket ediyorlar. Uyarıyorlar, havaya ateş açıyorlar. Bazen çoban zannettik diye ateş etmiyorlar. Bazen de Uludere’deki gibi bilgi karmaşası içine düşebiliyorlar.
DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASINA KARŞI ÇIKTI
BDP'nin Meclis'e girmeleriyle sevindiğini ve o isimlerin siyaset dilini kullanacaklarını düşündüğünü söyleyen Arınç, dokunulmazlıkların kaldırılmasına da karşı çıktı. Arınç şöyle konuştu:
"BDP’liler parlamentoya girdiklerinde siyaset dilini kullanacaklarını düşünerek mutlu olmuştum. Terör örgütü yalnız kalacak, dışlanmış olacaktı. Bu milletvekilleri örgütün içine hapsettikleri, adeta tutsak aldıkları insanlar. Onların dilini konuşuyorlar, onların yap dediklerini yapıyorlar. Dokunulmazlıkların bugün için kalkması elzem mi? Bu bir siyasi karardır. BDP kendisini kapattırmak istiyor. Bu partiler ne kadar kapatılırsa halkta ki tepki onları daha çok yaşatacak. Bunların ekmeğine yağ sürmemek açısından dokunulmazlıklarının kaldırılmasından yana değilim. Yeni anayasa yapılırken dokunulmazlık konusu yeniden düzenlenmeli."
"SİYASETE VEDA EDECEK"
30 Eylül’de parti kongresini de değerlendiren Arınç, partide 75 kişinin 3'üncü dönemi tamamladığını ve tekrar milletvekili olamayacağını anlattı. Kendisi adına sevindiğini ve aktif siyasetin içerisinde olmayacağını ifade eden Arınç, siyaset birikimi ve tecrübelerini özel hayatında değerlendireceğini söyledi.