Şerzan'a sıkılan mermiler çöpe gitti
Muğla'da, Şerzan Kurt adlı üniversitelinin öldürülmesine ilişkin davada sanık polis hakkında, 20-25 yıl arasında hapis cezası istendi. Mütalaasını açıklayan Savcı Cevdet Beşikçi, adli kolluğunun bulunmamasından yakındı ve polislerin cinayetten sonra delilleri toplamayıp kaybolmalarına ve yerlerinin bozulmasına neden olduklarını savundu.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-08-19 10:10:34
Adli kolluk olsaydı...
Beşikçi, adli kolluk olmamasından, savcılığın bağımsız hareket edememesinden yakındı. Savcı Beşikçi, şunları kaydetti: “Adli kolluk sistemimizin yürütmeden bağımsız bir teşkilat olmaması nedeniyle maktulün vurulmasından sonra grubun tepki göstermesi, olaylar çıkarması nedeniyle, adli kolluk görevi yapması gereken personelin önleyici kolluk görevine yoğunlaşması nedeniyle soruşturmada bazı sıkıntıların olduğu görülmektedir. Şöyle ki: Nöbetçi Müdür Mehmet Akpınar ile nöbetçi amir olan Terörle Mücadele Şube Müdürü ve diğer pek çok polis memuru ile birlikte olay anında sivil olarak önleyici hizmet görevi yapmakta olan 4522 kod cinayet büro memurları olay yerinde olduğu halde, öncesinde de temizlik işçileri çalışmaya başladığı ve geçen araçlar sürüklediği için, belki de bulunabilecek bazı çekirdek ve kovanlar kaybolmuş, yerleri bozulmuş olabilir. “
Savcı Beşikçi, mütalaada, polislere ait 9 milimetrelik silahtan çıkan mermi çekirdeğinin olaydan sonra aile tarafından bulunup teslim edildiğini; buna karşın, cinayet mahallinden 60 metre uzaklıkta ve ters bir yönde bulunan 7.56 milimetrelik silaha ait kovanın bulunduğunu anımsattı. Savcı Beşikçi, sanık polisin bu kovana dayanarak, “Şerzan’ı ben değil, başkaları vurdu” diye kendisini savunmasını inandırıcı bulmadı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara