Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

"Kürt devleti için yeterli altyapı yok ama Barzani'nin eli güçlenir"

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Doç. Dr. Cenap Çakmak, Suriye ve Kürt meselelerinin bambaşka bir noktaya taşındığını söyledi. Mesud Barzani'nin Suriye'deki olayları iyi gözlemlediğini ve buna göre hamleler yaptı

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-07-30 08:12:20

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Doç. Dr. Cenap Çakmak, Suriye ve Kürt meselelerinin bambaşka bir noktaya taşındığını söyledi. Mesud Barzani'nin Suriye'deki olayları iyi gözlemlediğini ve buna göre hamleler yaptığını kaydeden Çakmak, Suriyede Kürt devleti kurulması için yeterli gerekçe ve altyapının olmadığını ancak gelişmelerin Barzani'nin elini güçlendirdiğini söyledi.

        Doç. Dr. Cenap Çakmak, Cihan Haber Ajansı (Cihan)'na yaptığı açıklamada, Esed ordusu ile Özgür Suriye ordusu arasındaki çatışmaların Halep ve Şam'da yoğunlaşmasının bölge ülkelerini tedirgin ettiğini dile getirdi. Doç. Dr. Çakmak, bu durumu fırsat bilen PKK'nın siyasi uzantısı PYD'nin kuzey bölgelerindeki hâkimiyeti üzerine ise birçok teori ortaya atıldığını vurguladı. Bu bağlamda, bölgede yeni bir Kürt devletinin kurulacağına ilişkin iddia, görüş ve kaygıların yersiz olduğunun altını çizen Çakmak, bölgede bir Kürt devletinin kurulmasının mümkün olmadığını belirtti.

        Ancak Kürt grupların kuzeyde bazı bölgeleri kontrol altına aldıklarına yönelik haberlerin psikolojik etkilerinin olduğuna değinen Doç. Dr. Cenap Çakmak, "Irak, İran, Suriye ve Türkiye'de dağınık halde bulunan Kürtler için, hem de yıllardır vatandaşlık haklarının bile tanınmadığı bir ülkede sembolik veya değil, bir biçimde kontrol tesis edilmesi son derece önemli bir adım. Bunun Kürt hareketi üzerinde motive edici bir etkisinin olacağına şüphe yok." dedi.

        Yaşanan süreçlerin bir Kürt devleti kurulacağı anlamına gelmediğinin altını çizen Doç. Dr. Çakmak, yeni bir devletin kurulabilmesi için varlığını sürdürmesi ve diğer devletler tarafından tanınması gerektiğini vurguladı.

        Çakmak, devam etti: "Bu elbette ki kısa süre içinde bölgede bir Kürt devleti kurulacağı anlamına gelmiyor. Yeni bir devletin kurulabilmesi her şeyden evvel varlığını sürdürebilmesine ve diğer devletler tarafından tanınabilir olmasına bağlı. Netice itibarı ile devlet olarak tanıma yetkisi diğer devletlere ait olduğu için devletleşmenin altyapısının çok itinalı bir şekilde hazırlanmış olması gerekiyor. Bugün için ister Kuzey Irak'ta isterse de Suriye'de böylesi bir devlet için yeterli gerekçe ve altyapı bulunduğunu söylemek mümkün değil. Bu açıdan bakıldığında yakın zamandaki gelişmeleri doğrudan yeni bir Kürt devletinin işaretleri ve ayak sesleri olarak görmemek gerekir. Bugün Kuzey Irak'ta ya da Suriye'de böylesi bir devlet için yeterli gerekçe ve altyapı bulunmamaktadır. "

        "BARZANİ'NİN ELİNİ GÜÇLENDİRECEKTİR"

        Esed sonrasında Kürtlerin özerklikten daha düşük bir çözümü kabul etmeyeceklerini kaydeden Çakar, bu durumun Kuzey Irak Bölgesel Kürt Lideri Mesut Barzani'nin elini güçlendireceğini işaret etti. Doç. Dr. Çakmak, "Fakat bu, söz konusu gelişmelerin önemsiz olduğu anlamına da gelmiyor hiç şüphesiz. Artık Suriye Kürtleri de Suriye içinde kendilerine ait bir alanın olabileceği fikrinin çok da uzak bir ihtimal olmayabileceğini görmüşlerdir. En kötü ihtimal, Esed sonrasında Kürtler derecesi az veya çok bir özerklikten daha düşük bir çözümü kabul etmek istemeyeceklerdir. Bu ne demek? Bu, Barzani'nin, bir Kürt devleti kuramasa bile etki alanının giderek genişlemesi demek." şeklinde konuştu.

        "HER İKİ SEÇENEK TÜRKİYE İÇİN ZORLU SÜRECİ İŞARET EDİYOR"

        Doç. Dr. Çakmak, Türk dış politikasının ise bu süreçte çok iyi bir sınav vermediğini vurguladı. Türkiye'nin bu spesifik konu da tutumunun net olmadığının altını çizdi.

        Suriye krizinin geneli konusunda tutarlı ve belirgin bir tutum belirleyen Türkiye'nin, bu yeni duruma son derece hazırlıksız yakalandığına dikkat çeken Doç. Dr. Çakmak, "Şu anda da nasıl bir tutum takınacağı konusunda net bir fikre sahip değil. Gelişmelerin küçümsenmesi, belirgin bir pozisyon olmadığının en açık göstergelerindendir. Hâlbuki burada dikkate alınması gereken nokta, böylesi bir ihtimalin, yani Kürtlerin Suriye'nin kuzeyinde kontrol tesis edebilme ihtimalinin varlığının tespit edilebilmesiydi." şeklinde konuştu.

        Bu durumda Türk dış politikasının ciddi bir ikilem ile karşı karşıya kaldığını aktaran Çakmak, "Türkiye, ya muhalifleri destekleme politikasına uygun olarak bu yeni durumu çok şiddetli bir biçimde protestodan kaçınacak ya da Suriye krizindeki duruşuna aykırılık teşkil etme pahasına Barzani'nin nüfuz alanını genişletme girişimlerine karşı harekete geçecek. Her iki seçenek de Türkiye için çok zorlu bir sürece işaret ediyor." ifadelerini kullandı.

Haber Ara