Camileri kapattılar imamları astılar
Güneydoğu Asya'da birkaç aydır binlerce Müslümanın katledilmesine göz yuman Burma yönetimi, 'isyanın merkezi' olarak gördüğü camilere kilit vurdu. Budist çeteleri ise 2 camiyi yaktı, 7 imamı da işkence yaptıktan sonra ayaklarını bağlayıp nehre attı.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-07-29 06:40:35
YASAKLAR CUMA NAMAZI SONRASI GELDİ
Son birkaç ayda binlercesinin öldürüldüğü, yüzbinlercesinin de göçe zorlandığı Burma'nın Arakan bölgesi Müslümanlarının yaşadığı dram yürekleri burkuyor. Bölgede çıkan olayları şiddetle bastıran devlet, isyan merkezleri olarak gördüğü camileri önceki gün cuma namazından sonra kapatma kararı aldı. Müslümanlar, hem askerlerin hem de Budistlerin kendilerini öldürüceği korkusuyla camilere gidemiyor. Arakan son kararla gerçek bir 'açık cezaevi'ne dönüştü. Müslümanların ev telefonuna sahip olmasının, gece vakti sokağa çıkmasının ve izinsiz evlenmesinin yasak olduğu Arakan bölgesinde zulmün her türlüsü mevcut durumda.
UZAK ASYA'NIN FİLİSTİN'İ
Arakan isminin 'Rakhine' adına dönüştürüldüğü bölgede, Müslüman nüfus da Burma yönetimince tasfiye edilmek isteniyor. Arakan'da nerede bir Müslüman köyü varsa, orası çok geçmeden Budist çetelerce yakılıp talan ediliyor. Yönetimin Müslümanlara yaşama hakkını çok gördüğü bölgede gerçekleşen trajedi, buraya "Uzak Asya'nın Filistin'i" dedirtiyor. Köyleri yakılarak göçe zorlanan Müslümanların boşalttığı yerlere cunta yönetimi, Budistleri yerleştiriyor. Amaç ise belli: Müslümanların çoğalmasını önlemek ve ilerde oluşacak 'özerklik' talebinin önüne geçebilmek. Burma'da Müslümanların 'çoğalmaması' için her şey planlanmış. Evlenebilmeleri için devlet izni gerekiyor ve bu izin çok yüksek miktarda paralar ödenerek 2 yılda ancak alınabiliyor.
7 İMAM KATLEDİLDİ
Öte yandan Cuma günu Arakan'ın büyük kısmında Budist çetelerin Camileri kuşatması nedeniyle Cuma namazı kılınamadığı belirtildi. Arakan'da basılan Müslüman köyünde de evler ve köy camisi ateşe verildi. Cuma saatinde ise 2 adet cami yakıldığı ifade edildi. Teravih namazı kıldırdıkları gerekçesiyle 7 imam çeteler tarafından evinden alınarak önce ayaklarıdan asıldı, işkence yapıldıktan sonra da tarafından nehre atıldı.
AÇ ve ÇIPLAK ÇOCUKLAR
Burma'daki insanlık ayıbının diğer yüzünde, şiddetin etkilerini her zaman ilk olarak hisseden çocuklar var. Kadınların ve çocukların Bangladeş sınırında bulunan köylerdeki hali, yürekleri parçalıyor. Nehirden tek parça olarak geçmeyi başaran Arakanlıların çoğu Bangladeş'teki mülteci kamplarına giderken, kaçanların bir kısmı ise sınır bölgesindeki köylere gidiyor. Zaten fukara olan köylerde 10 metrekarelik odalarda 2-3 aile yaşamak zorunda kalıyor. Kimi evlerde aynı odada 10-15 çocuk yatmak zorunda kalıyor. Yiyecek ise en büyük sorun olarak göze çarpıyor. Halkın sürekli pirinç yemek zorunda olmasının meydana getirdiği gıdasızlıktan ötürü buradaki hemen herkeste 'kansızlık' hastalığı başgöstermiş durumda. Buradaki kamplarda temiz suya ulaşabilmek de en büyük sorunlardan biri. Köylerdeki Arakanlılar arasında şimdiden kolera, dizanteri ve malerya gibi hastalıklar görülmeye başlamış. Bölgeye acilen gıda, su ve tedavi gereçlerinin gönderilmesi gerekiyor.
Timsahlar arasından kaçış
Yeni Şafak Arakan'dan Bangladeş kıyılarına doğru gerçekleşen zorunlu göçe tanıklık etti. Bangladeş sınırına ulaşmak için nehri geçmek gerekiyor. Akşam saatlerinde başlayan yolculuk gece 24:00 ile 02:00 arasında tekrarlanıyor. Kanoların içinde nehirde kalmak zorunda kalan mülteciler bir yandan açlık, diğer yandan boğulma riski, bir taraftan da yılan, timsah gibi vahşi hayvanlarla mücadele etmek zorunda kalıyor.(yenişafak)
SON VİDEO HABER
Haber Ara