Kızılderililere Rum-Ermeni engeli
ABD'de yerli kabilelere Türkiye ve DTÖ üyeleriyle doğrudan ticaret yapma yolunu açan yasa tasarısı, Ermeni ve Rum lobisine takıldı.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-07-24 13:41:25
Tasarının ABD Kongresi'ne gelmesini sağlayan Turkish Coaliton of America (TCA) Başkanı Lincoln McCurdy, sonuçtan üzüntü duysalar da Kongre'de ilk kez Türk-Amerikan toplumunun ciddi etkisinin görüldüğünü belirtti.
Tasarıyı sunan milletvekili Tom Cole ise, tasarıyı yeni dönemde Kongre'de tekrar sunma niyetinde.
Aslında, ABD Kongresi'nde ''son yıllarda Türkiye hakkındaki ilk olumlu tasarıya'' imza atılmış, Temsilciler Meclisi Doğal Kaynaklar Komitesi, Amerikan yerli kabilelerine Türkiye başta olmak üzere Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyeleriyle federal hükümetin onayına gerek kalmadan ticaret yapma imkanı sunan 2362 sayılı ''Amerikan Yerlileri Ticaret ve Yatırım Yasa Tasarısı 2011'' başlıklı yasa tasarısını kabul ederek Meclis Genel Kurulu'na göndermişti.
Kongre'deki Amerikan yerlisi tek milletvekili, Yerli Amerikan Dostluk Grubu'nun Eşbaşkanı ve Türkiye Dostluk Grubu'nun da üyesi olan Tom Cole tarafından sunulan bu tasarı, dün Meclis Genel Kurulu'na geldi.
Tasarı konusunda söz alan 8 milletvekilinden 5'i tasarı lehine konuşurken, sadece Kongre'deki ABD-Ermenistan Dostluk Grubu eş başkanı Frank Pallone, Kongre'deki ABD-Yunanistan Dostluk Grubu eş başkanı Carolyn Maloney ile Kongre üyesi Dan Boren, tasarı aleyhine konuştu.
Cole başta olmak üzere tasarıyı destekleyen milletvekilleri, bunun yerli Amerikalılar için çok önemli gelişme olduğunun altını çizerken, karşı çıkan milletvekilleri, bu tasarı ile ''Türkiye'ye gereksiz ayrıcalık'' verildiğini iddia ettiler ve Kıbrıs, 1915 yılı olaylarına ilişkin Ermeni iddiaları ve Türkiye ile İsrail arasında bozulan ilişkileri gündeme taşıdılar.
Konuşmaların ardından yapılan oylamada da tasarı 160'a karşı 222 oy aldı. Ancak, ''suspension process'' denilen uygulama nedeniyle kanunlaşması için gereken 3'te 2 çoğunluğu sağlayamadı.
Bunda ise, Türkiye'nin Kongre'de hiçbir şekilde olumlu anılmasını istemeyen Ermeni ve Rum lobilerinin ortak hareket etmesi, seçim dönemindeki Kongre'ye güçlü baskılar uygulamasının etkili olduğu belirtiliyor.
"TÜM KOZLARINI OYNADILAR"
TCA Başkanı Lincoln McCudry, oylama sonucunda yaptığı açıklamada, tasarının geçememesi nedeniyle hayal kırıklığı yaşadıklarını ama yine de Türkiye'nin ABD Kongresi'nde ilk kez olumlu şekilde gündeme getirilmesinin önemli bir gelişme olduğunu söyledi.
McCurdy, şunları kaydetti:
''Her yıl Kongre'ye 5 bin tasarı sunuluyor, bunlardan sadece 200-300'ü genel kurul salonuna gelebiliyor. Bu tasarının, meclise gelmesi ve hatta Kongre üyelerinin yarısının oyunu alması çok önemli. Birçok kişi bunun olmasını bile beklemiyordu. Bundan 5-10 yıl önce bu tasarı gündeme gelseydi, bu kadar oyu bile alamazdık. Bu açıdan bakıldığında önemli bir zafer.
İlk defa Türk-Amerikan toplumu, bu tasarı sayesinde, kontrolü eline alıp başka gruplara bırakmadan Türkiye'nin imajını kendisi belirledi. İlk defa Türk-Amerikan toplumu, Kongre üyeleriyle diyaloga girip bir tasarı gündeme getirdi, bu daha önce hiç olmamıştı. İlk defa 222 oy elde ettik. Bu da Türkiye'nin artık bölgesel ve ekonomik güç olduğu, modern ve başarılı ülke imajının artık Kongre'de de görülmeye başladığını ortaya koydu''.
Bunun yanında, yine ilk kez Türkiye ve Türk-Amerikalıların kendilerine karşı suçlamaları savunur konumda olmadığını, yerli Amerikalılara yardım eden pozitif konumda göründüğünü belirten McCurdy, ''Aslında Türk-Amerikan toplumu çok büyük bir yol kat etti. Ayrıca, Türkiye'nin bu konuda girişim başlatması ve Türk-Amerikalıların bu sürece dahil olmasıyla, yerli Amerikalıların sorunları daha bilinir hale geldi. Amerikalılara yerlilerin sorunlarını duyurmada önemli adım attık'' dedi.
Tasarının aslında DTÖ üyesi oldukları için Yunanistan, İsrail ve Ermenistan gibi ülkelerden şirketleri de kapsadığına dikkati çeken McCurdy, şöyle devam etti:
''Bazı Kongre üyeleri Ermeni ve Rum lobilerinden güçlü destek almasa ve bunun Türkiye'yle değil, asıl yerli Amerikalılarla ilgili tasarı olduğunu anlayabilseydi, geçebilirdi. Bu tasarı, diğer grupların tarihi ve şimdiki gelişmeleri çarpıtması nedeniyle geçmedi. Ermeni ve Rumlar ellerindeki tüm pozları oynadılar, hatta kendilerini utanılacak durumlara bile soktular. Yerli Amerikalıları çok fazla gücendirdiler, bunun da bedelini ödeneceklerdir. Yerli Amerikalılar, Ermeni ve Rum toplumunun, Türkiye'yi incitmek için kendileri için önemli olan bir tasarıyı kullanmalarını asla unutmayacaktır. Bunun yanında, Ermeni ve Rumların ajandalarının ne Amerika'nın ne de yerli Amerikalıların çıkarına olduğu da ortaya çıktı''.
McCurdy, bu konuda Türk-Amerikan toplumunun sorumluluklarını da hatırlatarak, ''Aslında sorun, Ermeni veya Rum lobisinin yanı sıra daha fazla Türk-Amerikalının bu sürece dahil olmasını sağlayabilmek. Eğer daha çok Türk-Amerikalı bu işlere dahil olursa, çok daha fazla zaferler görebiliriz'' dedi.
COLE, TASARIYI TAKRAR SUNMAKTA KARARLI
Tasarıyı sunan Kongre üyesi Cole ise, tasarıyı seçimlerden sonraki yeni Kongre'ye tekrar getirmek istiyor.
Bu yasa tasarının yerli Amerikilalıların uluslararası ortaklarla çalışması ve kabilelerinin ekonomik gelişmeleri için bürokrasiyi azaltacak önemli bir fırsat olduğunu belirten Cole, ''Aslında, bu tasarıya yönelik iki partinin de güçlü desteğinden dolayı mutluyum. Çalışma arkadaşlarımın çoğunluğu bu tasarı lehinde oy kullandı. Yerli kabileler ABD'deki en büyük işsizlik oranlarından muzdarip ve bu reformlar ABD ile dünyadaki ticaret ortakları ve kilit müttefikleri arasındaki bağları güçlendirirken, yerli Amerikalıların son derece ihtiyaç duyduğu ekonomik fırsatları getirecekti. Tasarı, 'Suspension Process' nedeniyle 3'te 2 çoğunluğa ulaşamasa da, gelecek Kongre döneminde bu tasarıyı tekrar sunma fırsatını arayacağım'' dedi.
McCurdy de Kongre'ye sunulan birçok tasarının ilk yılında geri çevrilmesine rağmen tekrar sunulduktan sonra çoğunlukla geçtiğini belirterek, ''Çoğunluğun oyunu aldık, sıkı çalışmaya devam edeceğiz. Dolayısıyla bu tasarıyı desteklemeye devam edeceğiz'' dedi.
TÜRKİYE HEYECANI YARIDA KALDI
Tasarının oylanması öncesinde görüştüğümüz yerli Amerikalıları temsil eden örgütler de hem tasarı dolayısıyla heyecanlı, hem de Türkiye ile işbirliğine girmek için sabırsızdı.
Şimdi yerli Amerikalılar, bu sürecin tekrar başlaması için Kongre'nin yeni dönemini beklemek zorunda kalacak.
Yerli Amerikalıların yüzde 90'ını temsil eden Ulusal Amerikan Yerlileri Konseyi (NAIHC) Başkanı Mellor Willie, tasarının, kendilerinin yabancı şirketlerle ortaklık kurabilmeleri için ''eşsiz fırsat'' sunacağını belirtirken, Türkiye ile kuracakları eşsiz ticari ilişkilerle de yerli Amerikalılar olarak en büyük problemleri olan işsizliğe çözüm bulabilecekleri umuyordu.
Türkiye'nin yerli Amerikalılara ''içtenlikle kollarını açması''nın kendilerini şaşırttığını ifade eden Willie, ''Türkiye'nin kalbimizde çok ayrı bir yeri var'' dedi.
Ulusal Amerikan Yerlileri Kongresi (NCAA) Başkanı Jacqueline Pata da tasarıya, hem Türkiye ile ilişkilerini geliştirmeleri hem de ekonomik büyüme sağlamaları için önemli fırsat getireceğinden güçlü destek vermişti.
Bürokrasiyi azaltacak bu tasarıya karşı heyecanlarını gizlemeyen Pata, ''Türkiye'nin gelip bize yardım etmesi beni gerçekten şaşırttı. Bu tasarı daha önce hiçbir şekilde bağ kuramayacağımız ülkelerle ekonomik ilişki kurmamaz için önemli bir fırsattı. Türkiye, kabilelerin küresel piyasayı anlamasını sağlamak için de önemli bir örnek olacaktı'' diye konuştu.(aa)
SON VİDEO HABER
Haber Ara