Olayın ardından Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne Ayazağa’daki Ş.M.A. Polis Merkezi’ne giderek suç duyurusunda bulunan Özdemir, daha sonra emniyet önünde bekleyen gazetecilere yaşanan saldırıyı anlattı. Özdemir, “Bugün kolonoskopi operasyonum vardı. Saatinde hastaneye ulaşmam gerekiyordu, yanımda eşim de vardı. Yol tıkalı olduğu için emniyet şeridini kullanmak zorunda kaldım. Otoyolda da iki kez çamaşır değiştirmek zorunda kaldım. O anda trafik polisi aracı gördük, emniyet şeridi de kapalıydı. Biz de sevindik ‘emniyet şeridini açar ve oradan ikinci köprüyü Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne geçeriz’ diye. Sonradan bize anons etti; ‘arkadaki araç yoldan çıkın’ diye. Sonradan öndeki araç durdu. Eşim gitti yanlarına hastaneye gideceğimizi acil biri durum olduğunu söyledi. Sonradan tekrar aralarımız hareket etti ve bir müddet daha gittik. Sonradan bize doğru tekrar anons ederek; ‘arkadaki araç kime güveniyorsun sen, kimsin’ diye anons etmeye başladılar. Sonradan durup yanlarına gittim vr emekli savcı olduğumu belirtip, ‘bu şekilde bağırmayın, eşim söylemedi mi size hastaneye gittiğimizi?' dedim. Buna rağmen bana bakarak ağza alınmayacak kötü laflar etti. 'Savcı olsan ne yazar' diyerek ana avrat düz gitmeye başladı. Ben de o sırada ağzına bir tane vurdum, daha yapacak bir şey yok diye. O sırada eşim de yanıma gelmişti ve araçtan inen memur kasığıma tekmeler attı. Oradan kaçmak zorunda kaldım. Daha önce de by pass ameliyatı olmuştum ve 5 tane damarım değişmişti. Bu arada ben kaçarken o da arkamdan geldi ve eşim aramıza girdi. Feryat ediyordu eşim. ‘Vurmayın by pass ameliyatı geçirdi’ diyordu. Polis de o arada hem bana hem de eşime küfürler savurdu. Yetmedi oradan polis onu tutuyor trafikteki vatandaşlar araçlarından indiler. Daha sonra silahını çıkardı, bana doğrultarak tehdit etti. Seni ananı avradını diyerek kötü küfürler etti. Ölümle tehdit etti. Daha sonra eşim bana sarıldı. Yoldan geçen vatandaşlar ise hem beni kurtarmaya çalışıyor, hem de 8-10 kişi polise müdahale ederek elindeki silahı zorla aldılar. Sonradan beni arabaya bindirdiler. Daha sonra emniyeti arayıp darba maruz kalıp ve silahlı tecavüze kaldığımı belirttim. Buna rağmen aynı polis eşim arabaya bindikten sonra tekrar araca gelerek otomobilin camlarını kırmaya çalışıyordu. Daha kötü şeyler olmasın diye ben de arabadan inmedim” şeklinde açıklama yaptı.
Özdemir, “Emniyetin içinde böyle bir takım urlar var. Bunlar da temizlenmeli diye düşünüyorum. Orası dağ başı olabilirdi. Kimse olmayabilirdi. Benim üzerimde de silah olabilirdi. Şimdi fiili bir karşılık verme gücüm yok. Benim de silahım olsaydı ben de silahla müdahale edecektim orada” dedi.