Küreselleşen dünyada yerelleşmenin sınırları
Mercek,sürü halinde sahipsiz arılar restoranlara ve sokaklara çıkan New Yorkluları bu bahar canından bezdirdi. Uzmanlara göre ılık geçen kış, üremek için elverişli koşulları sağladıysa da bazıları farklı düşünüyor.
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-07-02 11:21:33
New York'un Greenwich Village semtindeki bir çatıda, İtalyan restoranı Rosemary's'in üstünde organik bir bostan var. Buranın aşçısı malzemelerini çatıdan topluyor. Fakat restoranın açılışıyla ilgili Eater blogunda bakın nasıl yorumlar vardı. "Mutfak personelinin bitki sulamaktansa yemek hazırlamasını tercih ederim". "Bu hava kirliliğinde yetişen şeyleri yemek mi istiyorsunuz? Onca egzoz dumanından uzakta, kırsal kesimde yetişen şeyleri tercih etmez misiniz?" Bazı hallerde yerellik saplantısı, bu tip pazarların çoğalmasından yakınan köylü çiftçilere bir hayli zarar verebiliyor. Yaklaşık 13 yıldır çiftçilik yapan Massachusettsli Rick Wysk, yeni açılan pazarların eski müşterilerini çaldığını ve kazancını azalttığını söylüyor.
Nitekim Amerika'da yerel pazarların sayısı 2005'te 4 bin 93'ten 2011'de 7 bin 175'e çıkmış. California'daki Marin Markets adlı yerel pazardan Brigitte Moran'sa, "Her köşede bir Starbucks'ımız olsun diyen bir zihniyet var bizde. Öyleyse neden yerel pazarlarımız olmasın?" diyor. Fakat dünyanın önde gelen bazı şefleri, yerel tarımı desteklemenin dar bir hedef olduğunu belirtiyor. Ve Amerikalı şef Thomas Keller'le İspanyol cocina vanguardia'nın (yenilikçi aşçılık) liderlerinden Andoni Luis Aduriz, nitelikli aşçılığın amacının restoran yakınlarındaki çiftçilerin geçimini sağlamak değil, zevk ve sanatı harmanlamak olduğunu dile getiriyor. Aduriz, "Sürdürülebilirlik fikrine fazla kapılmak şefleri rehavete götürüp sınırlar" diye açıklarken Keller, "Ben coğrafyaya değil, kaliteye bakarım" diyor. Dünyada yetişkin nüfusun toplam kilosunu hesaplayan ve 15 milyon ton fazlası olduğunu bulan yeni bir araştırmadan sonra belki en önemlisi de bu.
Çözüm nedir?
Fransızlar bunun için gözlerini uzaklara dikmişler. Onlardan bazıları, mikrodalga fırınlarda ısıtılabilir küçük porsiyonları esas alan Amerikalı Jenny Craig'in kilo verme programına başvuruyor. Obezliğin beş yıl önce yüzde 8,5'ten bugün yüzde 14,5'e fırladığı Fransa'da Amerikan diyetinin işe yaraması için Jenny Craig, Fransız usulü et sote ve domates çorbasını öneriyor. Onun programını Avrupa'da uygulayan Erick Moreau da stratejilerini, "ABD kökenli çözümleri buraya ithal ettiğimizin düşünülmesini istemiyoruz" diye açıklıyor.
(ANITA PATIL)
SON VİDEO HABER
Haber Ara