Maraş için öneri

Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas’ın, Avrupalı yetkililerden ve Avrupa Birliği’ndeki ortaklarından “Maraş” konusundaki inisiyatif için destek istediği belirtildi.

Fileleftheros, “Ercan Aracılığıyla Maraş’a” başlıklı haberinde, Türk tarafının direkt uçuşları içerecek bir paket için yoğun çaba harcarken Hristofyas’ın destek talebinde bulunduğunu yazdı.

Yabancıların bu inisiyatifi olumlu karşıladıklarını yazan gazete, bununla birlikte Türk tezlerine ilişkin olguların ileriye götürülmesinin zor olduğunu belirtti.

Gazete, Güney Kıbrıs’ın, AB dönem başkanlığı sırasında “Maraş kağıdıyla oynama girişiminde bulunacağını” da yorumlu ifadelerle kaydetti.

Hristofyas’ın önerisinin üç yönlü ve al-ver niteliğinde olduğunu belirten gazete, Hristofyas’ın Maraş önerisinin yeni olmadığını, sadece “Kıbrıs sorununun bataklıkta olduğu bir dönemde hareketlilik yaratmayı amaçladığını” yazdı.

Önerinin 3 yönünü “Mağusa Limanı’nın Kıbrıslı Türkler için açılması, kapalı Maraş bölgesinin yasal sakinleri için açılması ve bu iki unsurun işleve girmesi durumunda Kıbrıs’ın Türkiye’nin AB müzakere başlıklarının açılmasına rıza göstermesi” olarak özetleyen gazete, “Türk tarafının, bu konuyu Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümüne havale etmesine karşın, konuyu görüşmesinin de ihtimal dışı bırakılmadığını” belirtti.

Gazete, önerinin ileri gitmesi durumunda durumunda buna doğrudan uçuşların da dahil olacağını yazdı.

“Türklerin amacının Ercan Havalimanı’nın tanınmasına ilişkin taleplerini meşrulaştırmak, kendi şartlarıyla Maraş’ın iadesi olanağını etkisiz hale getirmek ve bunu masaya koymak olduğunu” savunan gazete, AB dönem başkanlığı süresince Güney Kıbrıs’la temasta bulunmama politikasına da dikkat çekti.

“Bu bilmecenin (puzzle) üçüncü ekseni Avrupalılar ve BM’dir” diyen gazete, Maraş’ın açılmasıyla ilgili kaygılara da dikkat çekti. Gazete, “Maraş’ın açılabilmesi için milyarlarca Euro’ya gereksinimi var, bu parayı kim ödeyecek? Girilmekte olan derin kriz içerisinde bağış yapacak olanlar bulunmayacak, para yok” şeklindeki ifadelere yer verdi.

“DOWNER SENARYOLARLA GÜVENLİK KONSEYİ’NDE”

Gazete, yukarıdaki başlıkla verdiği bir başka haberinde de, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer’in, Rum başkanlık seçimlerine kadar görüşmelerin, güven yaratıcı önlemler gündemiyle teknik gruplar düzeyinde devam edeceğine ilişkin taraflardan olur almaya çalıştığını yazdı.

Downer’in bu yöndeki çalışmalarını, 10 Temmuz’daki Güvenlik Konseyi’ni bilgilendirme toplantısına kadar başarmaya çalışacağını yazan gazete, doğrudan müzakerelerin devam etmesi için uluslararası konferans tarihinin belirlenmesi gerektiği görüşünde ısrarlı olan Türk teziyle Downer’in yaklaşımının örtüştüğünü belirtti.

Habere göre Downer, Kıbrıs’taki temaslarında, gelecekte ne olacağı konusunda ortak bir tutum temin edemezken, liderlerin özel temsilcilerinin gelecek on gün içerisinde bir görüşme daha gerçekleştirmesini istedi.

Gazete, “Downer, Güvenlik Konseyi’ni bilgilendirirken ne söyleyecek? Sorumluluk mu yükleyecek, yoksa sürecin devam etmesine ilişkin pencereyi açık tutarak durumu mu tasvir edecek? Dolaylı olarak her iki tarafı suçlayarak eşit mesafe mi koruyacak, yoksa Türk tarafını örtbas mı edecek” şeklinde sorulara da yer verdi.

Gazete Downer’in, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Lisa Buttenheim ile birlikte Güvenlik Konseyi’nde bulunacağını belirtirken; Güvenlik Konseyi’ni bilgilendirme sürecinin zaman açısından UNFICYP raporunun sunulması ile onaylanması arasındaki döneme denk geldiğine de dikkat çekti.

Habere göre Güvenlik Konseyi’ne temmuz ayında Kolombiya başkanlık edecek.

“TEKNİK KOMİTELER”

Fileleftheros gazetesi, “Teknik Komiteler, Kıbrıs Sorununda Güya Süreç” başlıklı haberinde de, “BM’nin bir yandan çıkmazı ilan etmekten kaçındığını, diğer yandan ise gelişim halindeki süreci muhafaza etmeye çalıştığını” yazdı.

Hedefin, başkanlık seçimlerinin hemen ardından çabanın tekrarlanmasına imkan tanımak ve son dört yılda sağlanan mutabakatların korunması olduğunu yazan gazete, BM’nin şu ana kadar yapılan çalışmanın kaybedilmemesi gerektiği yaklaşımında olduğunu belirtti.

BM’nin resmi görüşünün, sürecin devam etmesinin gerekliliği yönünde olduğunu yazan gazete, Türk reddi karşısında uyum yöntemlerinin arandığını ve sürecin kesilmesinin sorumlusunun dile getirilmesinden kaçınıldığını belirtti.
Maraş konusunda olası ilerleme sağlanmasının sadece güven yaratıcı önlemler düzeyinde değil Kıbrıs sorununun özüne ilişkin olarak da perspektif sağlamasının mümkün olabileceğini yazan gazete, Maraş’ın iadesinin bütünüyle ortamı ve koşulları değiştireceğini belirtti.

UNFICYP BÜTÇESİ

Gazete aynı haber içerisinde BM Genel Kurulu’nun, aralarında UNFICYP’in de bulunduğu barış gücü misyonlarının 2012-2013 yıllarına ait bütçesini onayladığını da belirtti.

BM’ye ait toplam 14 barış gücü misyonu için gerekli olan toplam fonun 7 milyar Dolar olduğunu belirten gazete, Kıbrıs’taki barış gücüne ayrılan fonun ise 56.97 milyon dolar olduğunu yazdı.