Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Erdoğan'dan dünyaya insanlık dersi !

Başbakan Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı'nda (Rio 20 Zirvesi) terör ve kalkınmayla ilgili önemli mesajlar verdi.

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-06-21 22:07:27

Erdoğan'dan dünyaya insanlık dersi !

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin, bölgesindeki her ülkenin refah ve huzurunun, bölge içindeki ülkelerin refah ve huzuruyla doğrudan orantılı olduğunu yaşayarak öğrendiğini belirterek, ''Bu gerçekten yola çıkarak, kendi ülkemizi büyütürken, kendi ülkemizi refah, huzur ve istikrara kavuştururken, bölgemizin de aynı şekilde büyümesi, refah ve huzura kavuşması için çok aktif politika izliyoruz'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı (Rio 20 Zirvesi) kapsamında, ''En Az Gelişmiş Ülkeler ve Rio 20'' başlıklı yan etkinlikte, zirvenin ve tüm etkinliklerin insanlık için hayırlara vesile olmasını diledi.

Nepal Başbakanı ve En Az Gelişmiş Ülkeler Koordinasyon Bürosu Başkanı Dr. Baburam Battarai'ye, etkinliğe yönelik davetinden dolayı şükranlarını sunan Erdoğan, Türkiye olarak, En Az Gelişmiş Ülkeleri çok samimi ve kuvvetli şekilde desteklediklerini ve desteklemeye de devam edeceklerini söyledi.

Geçen yıl İstanbul'da, En Az Gelişmiş Ülkeler için hep birlikte yeni bir vizyon ve kalkınma programı oluşturduklarını anımsatan Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Bugün de Rio'da daha adil ve müreffeh bir dünyayı konuşmak üzere toplandık. Biz, 21'inci yüzyılın bir dayanışma ve paylaşma yüzyılı olmasını arzuluyor ve bunun için yoğun mücadele veriyoruz. Açıkçası, biz, bölgesel barış, huzur, istikrar ve refahın, bölgedeki her ülke için ne kadar hayati olduğunu bizzat tecrübe etmiş, halen de tecrübe eden bir ülkeyiz.

Türkiye, dünyanın neredeyse en çalkantılı coğrafyasının yanı başında bulunuyor. Yakın çevremizde, maalesef, çatışma, terör, savaş, yoksulluk, göç gibi çok sayıda soruna şahit oluyoruz. Bu sorunlar, kimi zaman doğrudan, kimi zaman dolaylı olarak Türkiye'yi etkileyebiliyor, ekonomiye, siyasete, dış politikaya, hatta sosyal hayata olumsuz yansımaları olabiliyor. Biz, bölgemizdeki her ülkenin refah ve huzurunun, bölge içindeki ülkelerin refah ve huzuruyla doğrudan orantılı olduğunu, yaşayarak öğrenmiş bir ülkeyiz.''

-''Bu insanlara kapımızı kapayamayız''-

Erdoğan, şu anda Suriye'deki olaylar nedeniyle Türkiye'ye göç eden kişi sayısının 3 gün önceki rakamlara göre, 31 bini aştığını dile getirerek, şöyle konuştu:

''Biz bu insanlara kapımızı kapayamayız. Kapımızı açtık ve ne kadar gelirse yine kabulümüz. Çünkü bunu insanı bir sorumluluk ve insanı bir mesele olarak görüyoruz. Bu gerçekten yola çıkarak, kendi ülkemizi büyütürken, kendi ülkemizi refah, huzur ve istikrara kavuştururken, bölgemizin de aynı şekilde büyümesi, refah ve huzura kavuşması için çok aktif politika izliyoruz. Biz, En Az Gelişmiş Ülkelerin karşı karşıya oldukları sorunların, bu ülkeler kadar, bu ülkelerin bulunduğu bölgeyi de etkilediğini görüyor, ortak çözümler için roller üstleniyoruz.''

-''Türkiye, Resmi Kalkınma Yardımları'nı en çok artıran ülke''-

Başbakan Erdoğan, son dönemde, kalkınmakta olan ülkelerle gerçekleştirilen işbirliği çalışmalarına hız verdiklerini, 2010 yılında 967 milyon dolar olarak gerçekleştirilen Resmi Kalkınma Yardımları'nın, 2011 yılında yüzde 38 artışla 1.32 milyar dolara ulaştığını, bu rakamla Türkiye'nin, OECD ülkeleri arasında Resmi Kalkınma Yardımları'nı en çok artıran ülke olduğunu vurguladı.

''En Az Gelişmiş Ülkelere yönelik güçlü desteğimiz, uluslararası kalkınma işbirliği faaliyetlerimiz içinde özel bir yer tutuyor'' diyen Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

''En Az Gelişmiş Ülkelerdeki doğrudan yatırımlarımızın 2020 yılına kadar 10 milyar dolara çıkarılması için Hükümet olarak yatırımcılarımıza her türlü desteği vermeyi taahhüt ettik. Bu ülkelerle eğitim ve araştırma alanında işbirliğimizi artırıyoruz.

Uluslararası toplum, En Az Gelişmiş Ülkelerin her birinin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, bu ülkelere yönelik ekonomik, mali, kültürel ve teknik işbirliği ile eğitim yardımlarını önümüzdeki dönemde mutlaka artırmalıdır. Artık verilen sözlerin ve yapılan taahhütlerin kuvveden fiile geçirilmesi zamanı gelmiştir. Bizde güzel bir söz var, 'bal bal demekle ağız tatlanmaz'. Balı yemek lazım. Onun için de bizim en az gelişmiş ülkelere balı yedirmemiz lazım, veren el olmamız lazım. Buradaki dayanışmamız çok önemli. Gelişme yolunda En Az Gelişmiş Ülkelere yönelik sonuç odaklı, somut adımlar atmak durumundayız. Bunu küresel gelişmelerin ve sürdürülebilir kalkınmanın gerekli kıldığı dinamiklerden ve dayanışma ruhundan hareketle yapmalıyız. Sorunların ve çözümlerin müşterek olduğunu göz önünde bulundurarak, Rio 20 Konferansı'nın sonuçları doğrultusunda ortak hedeflerimize odaklanmalıyız. Türkiye, En Az Gelişmiş Ülkeleri kuvvetle desteklemeye, sorunlarını her vesileyle ve her düzeyde dile getirmeye önümüzdeki dönemde de kararlılıkla devam edecektir.''

Başbakan Erdoğan, Türkiye olarak, küresel ölçekte sesini duyurmakta güçlük çeken birçok ülkenin sesi olmayı kendilerine görev bildiklerini de kaydetti.

AA

Haber Ara