YÖK Başkanı Çetinsaya: Yükseköğretim normalleşme aşamasına girdi
YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, Türkiye'de yıllardır tartışılan yükseköğretim sistemi ve YÖK'ün yapısının uluslararasılaşmaya paralel şekilde evrensel normlara yaklaşacağını söyledi. Çetinsaya, Türkiye yükseköğretimin ciddi bir normalleşme aş
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-06-08 12:11:19
YÖK Başkanı Çetinsaya, uluslararası öğrenci hareketinin Türkiye ve özellikle üniversiteler şehri İzmir için büyük bir fırsat olduğunu söyledi. Uluslararasılaşmanın Türkiye'deki yükseköğretim yapısına kalite getireceğini belirterek, "Uluslarasılaşmanın diğer önemi, üniversite kültürümüze önemli katkı koyacaktır. Kültürler arası etkileşimin artması açısından önemlidir. Ayrıca yüksekögretim kurumlarının içe kapanık yapısını değiştirmek adına önemli bir fırsattır. Türkiye'de yıllardır tartışılan yükseköğretim sistemi ve YÖK'ün yapısı, uluslararasılaşmaya parelel şekilde evrensel normlara bu sayede yaklaşacaktır. Uluslararası öğrencileri getirmeleri çin üniversitelere büyük esneklik tanıdık." dedi. Türkiye yükseköğretiminin ciddi bir normalleşme aşamasına girdiğinin altını çizen Çetinkaya, "Bundan sonra bize düşen, bu normalleşmeyi kaliteyle taçlandırmaktır. Umuyorum ki uluslararasılaşma alanında yapacağımız kaliteli çalışmalar, yükseköğretim sistemimizin her geçen gün biraz daha dünyayla rekabet edebilir hale gelmesine vesile olacaktır." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin bölgesel olarak etkinliğinin arttığı, ekonomik büyümesini sürdürdüğü, küresel meselelerin çözümüne katkısının beklendiği bu dönemde yükseköğretim kurumlarına da büyük sorumluluklar düştüğünü ifade eden Prof. Dr. Çetinsaya, "Bu çerçevede Türkiye'yi eğitim, bilim ve araştırmada çekim merkezi yapmak ve nitelikli beyinleri ülkemize kazandırmak hayati bir önem arz etmektedir. Türkiye yükseköğretim sistemi, ne yazık ki uluslararası öğrenciler ve öğretim üyeleri açısından henüz cazip bir hale gelememiştir. Bunun başlıca nedenlerinden biri, bugüne dek kapsamlı ve etkili bir strateji geliştiremeyimişizdir. Kaliteli bilim yapmak istiyorsak, bilimin evrensellik ilkesini merkeze almamız ve bu yönümüzü güçlendirmememiz gerekiyor. Bir üniversitede uluslararası öğrenciler ve öğretim üyelerini arttırmak, her şeyden önce bilimin kalitesini arttıracaktır. Bu sayı arttıkça Türkiye'nin dünya üniversiteleri sıralamasındaki yeri de değişecektir." dedi.
'TÜRKİYE'DE 26 BİN YABANCI ÖĞRENCİ VAR'
Türkiye'de son 10 yılda üniversite öğrencisi sayısı muazzam miktarda artmışken uluslararası öğrenci sayısının aynı şekilde artmadığını vurgulayan YÖK Başkanı Gükhan Çetinsaya, "Dünyada 3 milyon uluslararası üniversite öğrencisi hareketi hesaplanıyor, Türkiye'deki sayı ise sadece 26 bin. Bunun yarısı da Türkiye devletinin burslusu. Devlet ve vakıf üniversitelerinin yabancı öğrencileri ülkemize getirme gayretleri, Latin Amerika'dan Uzak Asya'ya kadar geniş bir coğrafyadan öğrenci gelebileceğinin işaretlerini veriyor. Bütün bu bireysel çabaları ortak bir enerjiye dönüştürmek gerekir. Bu yıl Türk devletinin burslusu olarak yükseköğrenim görmek isteyen 45 bin uluslararası öğrenci başvuruda bulundu. Bu da zannediyorum, o hayal ettiğimiz potansiyelin göstergelerinden biridir. Bu kişilerden 3 bini bursu kazanabilecek." şeklinde konuştu.
'BEYİN GÖÇÜ TERSİNE DÖNDÜ'
İÜP Dönem Başkanı ve Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan ise özellikle ABD'deki 11 Eylül terör saldırısından sonra dünyada beyin göçünün tersine döndüğünü, Batı ülkelerindeki bilimadamlarının ülkelerine geri dönmeye başladığını söyledi. Rektör Barkan, uluslararası öğrenci hareketliliği için Türkiye'nin ve özellikle üniversiteler şehri olma yolunda ilerleyen İzmir'in yeni bir cazibe merkezi haline gelebileceğine inandığını söyledi.
Açılış konuşmalarının ardından çalıştay, çeşitli oturum başlıkları altında devam etti.
SON VİDEO HABER
Haber Ara