Abdurrahman, on kadar askerin yaralandığını söyledi.
____________________________________________________________________________________________________
14:50- Alınan haberlere göre, karar kapsamında Türkiye Büyükelçisi Ömer Önhon'un yanı sıra ABD, Fransa, İngiltere, İsviçre, İtalya ve İspanya'nın büyükelçileri ile Belçika, Bulgaristan, Kanada işgüderleri ve Almanya askeri ataşesi dahil edildi.
Türkiye, 26 Mart'ta Şam Büyükelçiliği’nin tüm faaliyetlerini geçici olarak askıya almış, Büyükelçi Önhon da Ankara'ya dönmüştü.
Bir hafta önce de Batılı devletler Suriyeli diplomatları sınır dışı etme kararı almıştı.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Pazar günü yaptığı konuşmada, Suriye'deki bölünmeden "dış müdahaleleri" sorumlu tutmuştu.
Yeni çatışmalar
Esad yönetimi muhalifleri, bugün Suriye çapında yaşanan şiddet olaylarında yedi kişinin öldüğünü açıkladı.
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Suriye'nin kuzeyindeki İdlib kentindeki Cebel el Zaviye kesiminde düzenlenen "büyük askeri operasyonda dört sivilin öldüğünü" bildirdi.
Hama'da ise, askeri birliklerin ve rejim yanlısı milislerin tank eşliğinde Kfar Zita bölgesine baskında bulundukları, Latakia liman kentinde de iki isyancının öldürüldüğü bildirildi.
Muhaliflerin oluşturduğu Yerel Koordinasyon Komitesi adlı grup ise, Humus'un güney doğusundaki bazı köylerin yoğun top ateşine tutulduğunu ve üç kişinin öldüğünü bildirdi.
_________________________________________________________________________________________________
Çin: Silahlı müdahaleye karşıyız
Suriye'deki muhaliflerin sözcüsü, artık Annan'ın barış planına uymayacaklarını duyurdu. AB ise, Rusya Devlet Başkanı Putin’i Şam yönetimine karşı daha sert bir tutum izlemesi konusunda ikna edemedi.Çin Dışişleri yaptığı açıklamada 'Suriye'ye silahlı müdahaleye karşıyız' dedi.
Çin Dışişleri Bakanlığı yazılı açıklamasında Çin'in ve Rusya'nın Suriye'ye herhangi bir silahlı müdahaleye karşı olduğunu bildirdi.Açıklmada sorunların diyalog yoluyla çözülmesinden yana olduğunu bildiren Dış İşleri Bakanlığı, güç kullanarak rejim değiştirmenin asla doğru olmadığını bildirdi.
Dışişleri Bakanı Liu Weimin "Biz Suriye sorununun sonuçta Suriye'de farklı taraflar arasında ele alınması gerektiğine inanıyoruz," diye bildirdi. Açıklamda Dışişleri Bakanı Çin ve Rusyanın iletişim ve istişareler devam edeceklerini ve Suriye'deki durumun bir siyasi çözümünü olacağını bildirdi
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
10:26- Devlet Başkanı Beşar Esad’a geçen Cuma gününe kadar süre tanıdıklarını, ancak hükümete bağlı birliklerin şiddetten vazgeçmediğini bildiren muhalifler artık Annan Planı'na uymayacaklarını belirterek karşı saldırılara başladı. Reuters'a demeç veren muhaliflerin sözcüsü uluslararası toplumun Esad'ı devirmek için uçuşa yasak bölge ve tampon bölge gibi önemler almasını istedi ve BM gözlemci heyeti yerine silahlı bir barış birliği oluşturulmasını talep etti.
Öte yandan İslamî kesimden Suriyeli muhalifler de yeni bir oluşumda bir araya geliyor. Oluşturulan, ''Suriye Devrimciler Cephesi'' İstanbul’da düzenlenen bir basın toplantısıyla tanıtıldı. Sözcü, 12 bin savaşçıyı bir araya getirdiklerini ve sivilleri korumakla yetindikleri dönemin geride kaldığını kaydetti ve ülkeyi bu baskıcı rejimden kurtarmayı amaçladıklarını belirtti.
AB Putin'i ikna edemedi
Bu arada krize diplomatik çözüm bulunması için uluslararası çabalar da son hız sürüyor. AB, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i Şam yönetimine karşı daha sert bir tutum izlemesi konusunda ikna edemedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ve AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso ile bir araya geldiği St. Petersburg'daki zirvede taraflar, Suriye’ye karşı ortak tutum sergilenmesi konusunda uzlaşamadı.
AB Konseyi Başkanı Van Rompuy, buluşma sonrasında şöyle konuştu:
„AB ve Rusya'nın bu konuda bazı farklı değerlendirmeleri olabilir ama biz Annan Planı'nın bir bütün olarak Suriye'deki şiddet sarmalını kırmak, iç savaşı önlemek, barışçıl ve nihai bir çözüm bulunması için en iyi fırsatı oluşturduğu konusunda tamamen aynı görüşteyiz. Bunun gerçekleşmesi için tüm çabalarımızı birleştirmeli ve üzerinde uzlaştığımız ortak mesajlar vermeliyiz. Suriye’de her tür şiddetin sona ermesi ve siyasi geçiş sürecine başlanılabilmesi için adımlar atmalıyız.”
Rusya ve AB'nin Suriye konusunda hâlâ farklı görüşlere sahip olduğunu kaydeden Van Rompuy, tarafların iç savaş çıkmadan ülkede şiddete son verilmesi konusunda ise hemfikir olduklarını dile getirdi. Rusya Devlet Başkanı Putin ise basın toplantısında Suriye’ye dair açıklama yapmaktan kaçındı.
"Çıkmaz sokağa girildi"
Moskova bugüne kadar BM Güvenlik Konseyi’nde Esad rejimine karşı planlanan tüm yaptırımları engelledi. Geçtiğimiz hafta Paris ve Berlin’i ziyaret eden Putin’i, Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ile Almanya Başbakanı Merkel de ikna edememişti. Alman Dış İlişkiler Konseyi’nden Rusya uzmanı Stefan Meister, şu anda çabaların tıkanma noktasına geldiği kanısında. Meister, "Ruslar şu anda bildiklerini okuyor ve çıkmaz sokağa girildi." diyor.
Rusya’nın Suriye konusunda katı tavrının birçok nedeni var. Öncelikle de ekonomik. Rus enerji şirketleri, Suriye’de petrol ve doğalgaz çıkarıyor. Ayrıca Şam yönetimi, Rus silah sanayiinin en büyük üçüncü müşterisi. Putin, Berlin ziyareti sırasında, satılan silahların isyancılara karşı kullanılabilecek türde olmadığını söylemişti. Ancak Alman Dış İlişkiler Konseyi’nden Stefan Meister, bunu “diplomatik boş bir söz” olarak nitelendiriyor. "Suriye’ye silah sistemleri satıyorlarsa, bunların isyancılara karşı kullanılıp kullanılmadığını, ne Rus Ordusu, ne de Rusya Devlet Başkanı kontrol edebilir" diyen Meister, "Hatta ben o silahların kesinlikle isyancılara karşı kullanıldığını söyleyebilirim bile” şeklinde konuşuyor.
Ortadoğu'da kalan son müttefik
Almanya’daki Bilim ve Siyaset Vakfı’ndan Margarete Klein ise, Suriye konusunda ekonomik çıkarların da ötesinde, Moskova’nın jeostratejik çıkarlarının büyük önem taşıdığına dikkat çekiyor. Suriye’nin, Rusya’nın Ortadoğu’da kalan son müttefiki olduğunu kaydeden Klein, ABD’nin bölgedeki ağırlığına karşı Suriye’nin önemli rolü olduğunu belirtiyor.
Ancak tüm bu hesaplar Esad rejimi üzerine kurulu. Moskova’nın ciddi bir ikilem içinde olduğunu söyleyen Rusya uzmanı Stefan Meister, "Soru şu: Acaba Rusya geri adım atmak için çok mu geç kaldı? Zira Esad rejimine çok uzun bir süre destek verildi. Rusya bir anlamda yanlış ata oynuyor, çünkü er ya da geç Esad gidecek ve Rusya da orta vadede bu ortağını kaybedecek” diyor.
Rusya görüş mü değiştiriyor?
Margarete Klein ise, Rusya’nın yavaş da olsa görüş değiştirdiği kanısında. "İzlenimlerime göre, Rusya’da Esad’ın siyasi açıdan ayakta kalamayacağı görüşü hâkim olmaya başlıyor" diyen Klein, "Dışişleri Bakanı Lavrov’un açıklamalarını hatırlarsak, o da ille Esad’dan yana olmadıklarını, öncelikle belli prensipleri savunduklarını ve dışarıdan güdümlü olmayan ulusal bir çözümü desteklediklerini söylemişti” şeklinde konuşuyor.
Öte yandan Fransız mevkidaşı Laurent Fabius ile buluşmasında, Suriye lideri Beşar Esad üzerindeki baskının arttırılması gerektiğini bir kez daha vurgulayan Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, temaslarda bulunmak üzere Ortadoğu gezisine çıktı. Westerwelle Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye ve Lübnan’a giderek Suriye için diplomatik çözüm arayışlarını sürdürecek.
.jpg)
_________________________________________________________________________________________________
Suriye'de Pazartesi günü 42 kişi katledildi
Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, Esed güçlerinin saldırılarında çoğunluğu İdlib'te, 42 kişinin öldüğünü bildirdi.
9:51 Londra merkezli örgüt, İdlib ve çevresinde 17, başkent Şam'ın banliyölerinde 10, Halep ve Dera'da 4'er, Humus ve Hama'da 3'er ve Raka'da 1 olmak üzere 42 kişinin öldüğünü belirtti.
Suriye Genel Devrim Konseyi de Dera'nın Tafas ilçesindeki yerleşim birimlerine açılan ateşte çok sayıda yaralının olduğunu, halkın yaralılara, yoğun ateş nedeniyle ulaşmakta güçlük çektiğini duyurdu.
Konsey, İdlib'in Eriha ilçesinde meydana gelen şiddetli patlamaların ardından yoğun silah seslerinin yükseldiğini, ordunun Humus'un Halidiye semtini havan ve top ateşine tuttuğunu, evlerin yıkıldığını ileri sürdü.
İdlib'te, Kufr Uveyd'te halkın güvenli bölgelere kitleler halinde kaçmaya başladığını aktaran Konsey, Şam'ın Duma semtinde de halkın evlerini terk etmeye başladığını kaydetti.
____________________________________________________________________________________________________
Haftasonu isyancılar tarafından en az 80 Suriye askerinin öldürüldüğü bildirildi.
Ateşkes, Birleşmiş Milletler ve Arap Birliği özel temsilcisi Kofi Annan’ın barış anlaşmasının bir parçasıydı. Ancak gözlemciler ateşkese iki tarafın da uymadığını belirtti.
Özgür Suriye Ordusu’nun açıklaması ve Suriye Cumhurbaşkanı Beşir Esad’ın Pazar günü yaptığı konuşma altı maddelik Annan barış planının uygulanabilirliği konusunda şüpheleri artırdı.
Pazartesi günü Fransa Dışişleri Bakanı Laurent FAbius Suriye’de Esad iktidarda kaldığı sürece çözülemeyecek “çok fazla ihlal” işlendiğini söyledi.
Ancak BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun Annan planının Suriye krizini çözmede “merkezi öneme” sahip olduğunu vurguladı.
Yerel Koordinasyon Komitelerinin aktardığına göre Pazartesi günü Suriye’de ağırlıklı olarak hükümete bağlı güçler tarafından 31 kişi öldürüldü.
İngiltere’de bulunan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi Şam ve İdlib şehirlerinde Özgür Suriye Ordusu ile yaşanan çatışmalarda 80 askerin hayatını kaybettiğini bildirmişti.
Yeni bir isyancı grup
BBC’nin Beyrut muhabiri Jim Muir, Özgür Suriye Ordusu’nun ateşkese uymayacağını açıklamasının her iki tarafın da son haftalarda düzenledikleri operasyonlarla ateşkese zaten uymadıkları gerçeğini resmileştirdiğini söyledi.
Bu arada Türkiye’de yapılan bir basın açıklaması ile Suriye İsyancı Cephesi adında yeni bir isyancı grubun kurulduğu bildirildi.
Grubun sözcüsü Halid el Okla yeni grupta 12,000 militan bulunduğunu ve grubu, Arap ülkeleri ve uluslararası güçler tarafından Esad’ın durdurulamaması üzerine kurduklarını söyledi.
Son gelişmeler Annan ve uluslararası toplum üzerinde Annan planının uygulanmasını sağlamak için bir yol bulmaları konusunda baskı yaratacak.
Annan’ın Perşembe günü BM Güvenlik Konseyi’ne bilgi vermesi ve ardından ABD yönetimi ile görüşmek için Washington’a gitmesi bekleniyor.
Rusya ve Çin, Suriye’de uçuşa kapalı bölge ya da tampon bölge oluşturulması gibi BM destekli Batı müdahalesine birçok kez karşı çıktı. Gözlemciler eğer Annan planı başarılı olmazsa uluslararası toplumun bir “B planı” olmadığını söylüyor.
Muhabirimiz, ABD’nin Rusya’yı Şam üzerindeki etkisini kullanmaya ikna etmek istediğini, ancak Esad’ın Pazar günü yaptığı konuşmada bir değişim işareti olmadığını aktardı.
Esad konuşmasında Suriye’nin iç bir sorunla değil, İsrail’e karşı direnişe verdiği destek nedeniyle dışardan bir müdahale ile karşı karşıya olduğunu savundu.
Esad, BM’nin rejim yanlısı militanlar tarafından işlendiğini öne sürdüğü 108 kişinin hayatını kaybettiği Hule katliamında devletin bir sorumluluğu olmadığını söyledi.
