Dolar

34,8648

Euro

36,6754

Altın

3.047,70

Bist

10.058,47

Küfür olarak kabul ediyorum kendime'

Ekonomi Bakanı: 'Geçen beyefendiler 'size büyük kıyak yapıyoruz' dediler. Çok kanıma dokunuyor benim. Küfür gibi kabul ediyorum kendime. 'Size ayrıcalık özellik tanıyoruz. Vize kolaylığı yapıyoruz' dediler. 'Alın vize kolaylığını başınıza çalın' dedim.

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-06-01 14:26:38

Küfür olarak kabul ediyorum kendime'
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, "Bu kadar yeşil pasaportun olduğu ortamda ilave yeşil pasaportların şu anki yeşil pasaportun avantajını getiremeyebilir" dedi. Bakan Çağlayan, 2002 yılında 1 milyon doların üzerinde ihracat yapan 5 ilin bulunduğunu ancak 2011 yılında Türkiye'de ihracat yapmayan il kalmadığını, 15 ilin 1 milyar doların üzerinde ihracat yaptığını kaydetti. Çağlayan, 969 bin dolar ihracat yapan Antalya'nın 2012 yılında 1 milyar doları aşacağını tahmin ettiğini dile getirdi.

Avrupa pazarında sıkıntılar yaşadıklarını belirten Çağlayan, şöyle konuştu: "Avrupa pazarında ihracat yüzde 41'e düştü. Yüzde 48'de kalmış olsaydı size farklı rakamları söylüyor olacaktık. Eğer bugün parite 1.23'e düşmüş olmasaydı daha farklı ihracat rakamlarını konuşuyor olacaktık. Biz ihracatımızın yarısını dolar ve Euroyla yapıyoruz. Euroyla yapmış olduğumuz ihracatı uluslararası istatistikler dolar bazında olduğu için dolara çevirince tabiri caizse kazık yiyoruz. Bizim Euro bazında yaptığımız ihracatı 1.23 paritesiyle değerlendiriyoruz. 1 milyar Euroluk ihracat, dolara çevirdiğiniz zaman 1.233 milyon dolar olurken paritenin yüzde 1.35 olduğu durumda 1 milyon 350 bin dolar yazıyor. Yapılan ihracat aynı. Anormal olan bugünkü parite durumu. Bugünkü parite normal bir parite değil. Bizim paritemizdeki her yüzde 10'luk düşüş ihracatımızda yüzde 4.5'luk ihracat kaybına sebep veriyor. Parite 1.35 olsa 1 milyar 350 milyon dolar karşılık yazabilirken bugünkü pariteye 1 milyar 233 milyon dolarlık ihracat değerlendiriliyor. Bizim gerçek ihracatımız bu değil. Rakamlara itibar etmek zorundayız"

Alın başınıza çalın

Türkiye'ye 31.5 milyon turist geldiğini ve bu turistlerden 3'te birine Antalya'nın ev sahipliği yaptığının altını çizen Çağlayan, turistten kazanılan 637 doları bin dolar seviyesine çıkartmaları gerektiğini belirtti. 50 bin dolara satılan dizi filmlerin 150 bin dolara satıldığını anlatan Çağlayan, Dünyanın her bölgesine mal satma konusunda çok azimli ve istekli çalışacaklarını kaydetti.

İhracatçıların önündeki engelleri birbir kaldırmaya çalıştıklarını söyleyen Çağlayan, "Bize riyakar ve iki yüzlü davranan dünyada kurum ve kuruluşlar var. Onları Allah'a havale ediyoruz. Onları kamuoyuna havale ediyoruz. Dünya kamuoyu onlara gereken tepkiyi gösteriyor. AB'nin Türk işadamlarına yapmış olduğu vizeyi bir insanlık ayıbı, ticarette teknik engel ve insan haklarına aykırı olduğunu her fırsatta ifade ediyorum. Yoğun çalışmamıza rağmen AB hala iki yüzlü davranmaya devam ediyor. Geçenlerde AB'nin ilgili komiserleriyle bir araya geldik. Biri genişlemeden sorumlu Stefan Fule, ticaretten sorumlu Karel de Gucht. Büyük bir hava ve sevinçle geldiler. Önümüze 'biz size pozitif bir gündem getirdik' dediler. Onlar bizi hala eski Türkiye insanları zannediyorlar. "Yeğenim" Egemen Bağış'tan söz istedim. Pozitif gündemden ne anladığımı anlattım. Onlara 'Vizeyi kaldırdınız, serbest ticaret anlaşmasında Türkiye'yi taraf yaptınız, Avrupa'daki ikili ve transit taşımalardaki engeli kaldırdınız, Türkiye'yi üye yapmaz kapıda bekletirken Türkiye ile performansı ölçülmeyecek olan ülkelerle yapılan müzakerelere de davet ediyorsunuz' dedim. Bunlardan hangisini yaptıklarını sordum. Başladılar çevirmeye. Geçen beyefendiler 'size büyük kıyak yapıyoruz' dediler. Çok kanıma dokunuyor benim. Küfür gibi kabul ediyorum kendime. 'Size ayrıcalık özellik tanıyoruz. Vize kolaylığı yapıyoruz' dediler. 'Alın vize kolaylığını başınıza çalın' dedim. Vize kolaylığı istemiyorum senden AB üyesi olmayan Makedonya, Brezilya'ya ne yapıyorsun. Bu ülkelere vize koymuyorsun. Ben 17 yıldır gümrük birliği anlaşması yapmışım ancak Türk insanına vize engeli koyuyorlar. Sabırla metanetle işimizde doğru bir şekilde emin adımlarla gidiyoruz. AB geçen yıl yüzde 1.5 büyüdü, Türkiye yüzde 8.5 büyüdü. Eğer Türkiye AB'nin üyesi olan bir ülke olsaydı, 28'inci ortak olsaydı Türkiye'yi AB'ye almayanlar yüzde 1.5 değil yüzde 1.8 büyüyecekti. Gün gelecek biz karar vereceğiz AB'ye girip girmemeye" diye konuştu.

Yeşil pasaport düzenlemesi

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, bir gazetecinin "Yeşil pasaportta son durum nedir? sorusuna asıl gayretlerinin vizeyi kaldırtmak olduğunu söyledi. Yeşil pasaport konusunda tek başına hareket edemediklerini ama Türkiye'de kullanılan yeşil pasaportun tüm ülkelerde kabul edilmesi için çalıştıklarını anlatan Çağlayan, "Bu konuda gereken çaba gösteriliyor. Ancak bir realite var. Mevcut yeşil pasaportların sayısı çok yüksek. Kimlerin yeşil pasaporta haiz olduğunu biliyorsunuz. Bu kadar yeşil pasaportun olduğu ortamda ilave pasaportlar, şu anki yeşil pasaportların avantajını getiremeyebilir. Moralinizi bozmak için söylemiyorum, gerçekleri söylüyorum" dedi.

Yeşil pasaport sayısı arttığı takdirde bazı ülkelerin engellemeler çıkarabileceklerini dile getiren Çağlayan, ihracat yapmayan yeşil pasaportluların yeni ihracatçıların önünü açmak adına yeşil pasaportlarını bırakmaları durumunda sayının azalabileceğine işaret etti. Bir gazetecinin kendisi hakkında "Bakan Çağlayan'a göre hava hoş, onun kırmızı pasaportu var" diye açıklamada bulunduğunu ve bu açıklamanın kendisini üzdüğünü belirten Çağlayan, "Bu gazetecinin Türkiye'deki pasaportun değiştiğinden haberi yok. Bizimki kırmızı değil, siyah oldu. Kırmızı işadamlarımızın" dedi.

Kendisinin de 27 yıllık sanayici olduğunu anlatan Çağlayan, Bakanlık dönemi boyunca da Türk halkına yönelik uygulanan vizeye karşı mücadele ettiklerini bildirdi. Bir çok ülkeyle vizeleri kaldırdıklarını dile getiren Çağlayan, "Bana sanayici olduğum dönemde 'Rusya ile karşılıklı vize kalkacak' deselerdi, kalkmayacağı yönünde iddiaya girerdim. Bugün bir çok ülke ile vizeleri kaldırdık, göreceksiniz, teker teker de kaldırmaya devam edeceğiz" diye konuştu. Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye karşı "iki yüzlü" davrandığını ileri süren Çağlayan, "Türk sanayicilerin önüne engeller çıkarmaya çalışıyorlar. Ama korkunun ecele faydası yok. Bugün Türkiye'ye gelen sermayenin büyük bir bölümü Avrupa'dan geliyor, çünkü orası üretemez durumda. Türkiye'de ise siyasi istikrar ve güven ortamı var" dedi.
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara