Dolar

34,8720

Euro

36,6712

Altın

3.049,00

Bist

10.058,47

Dağlıca Komutanı Uludere için ne demek istedi

Kamuoyu tarafından 12 askerin şehit düştüğü Dağlıca baskını sonrasında tanınan dönemin tabur komutanı Onur Dirik sosyal medyada çarpıcı itiraflarda bulundu. Dirik, Uludere ile Amerika ile paylaşılan istihbarat mekanizması arasında bağ kurarak Uludere’de başka bir iddiayı gündeme getirdi.

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-05-28 13:09:02

Dağlıca Komutanı Uludere için ne demek istedi
TİMETÜRK / Haber Merkezi

PKK’nın 21 Ekim 2007 tarihinde Dağlıca Taburu'na yaptığı saldırı sonucu 12 asker şehit düşmüş, 16 asker yaralanmıştı. 8 asker de terör örgütü tarafından kaçırılmıştı. Saldırıda Dirik başta olmak üzere bazı komutanların ihmali olduğuna dair iddialar gündeme gelmiş; ancak sorumlular hakkında hiçbir askeri soruşturma açılmamıştı. Onur Dirik, Dağlıca saldırısı sebebiyle değil, 6 Ağustos 2007 tarihinde Üsteğmen Çağlar Canbaz'ın ölümüyle sonuçlanan olayla ilgili olarak Van Askeri Mahkemesi'nde yargılandı, 2 yıl 11 ay ceza aldı. Askeri Yargıtay kararı onamıştı.

Dirik daha sonra yaptığı açıklamada Üsteğmen Çağlar Canbaz'ın şehit olmasına sebep olan mayının, ordu malı patlayıcı olduğu yönünde ciddi şüpheleri bulunduğunu ileri sürmüş ve Dağlıca saldırısı sırasında Heron’ların da bölgede dolaştığını ifade etmişti. Dirik şimdi ise Uludere’de 34 vatandaşımızın hayatını kaybettiği iddialar ile gündemde. Sosyal medyada düşüncelerini paylaşan Dirik, Uludere ve ABD ile yapılan anlık istihbarat paylaşımı arasında bağ bulunduğunu iddia etti.

İşte Dirik’in o ifadeleri:
“Son dönemdeki en önemli, fakat neredeyse hiç konuşulmayan ve bilinmeyen gelişmelerden birini sizler ile paylaşmayı faydalı gördüm. Kuzey Irak yönetiminin giderek Irak devletinden uzaklaştığı ve hızla özerkleştiği açık. Bu da tabii ki buradaki enerji kaynaklarının bu yönetim tarafından değerlendirilebilmesini yani satılabilmesini gerektirir. Peki, Kuzey Irak ile ilgili bizim sorunumuz neydi? Terör örgütü PKK'nın buradaki faaliyetleri ve varlığı…Peki bunu önlemek için bir zamanlar sınır ötesi harekat yapılması konusunda bazı ısrarlar yok muydu? Vardı. Tam o dönemde ne oldu hatırladınız mı? Bu satırların yazarının kim olduğunu düşünürseniz hatırlarsınız (Dağlıca saldırısını kastediyor)… Peki o olaydan bugüne kadar bölgeye ve terörle mücadeleye ilişkin yaşanan en belirgin gelişmeler nelerdir? Birincisi bizim ABD ile o dönemde yaptığımız İstihbarat paylaşım anlaşmalarıdır.. (dikkat! "BBG Evi" deyiminin ortaya çıkışı 18 Aralık 2007'dir.) İkincisi ise Barzani'nin giderek özerkleşmesi ve bunun Türkiye tarafından desteklenmesidir. Sınır ötesi harekât talebi ise o zamanlar yapılan kısa süreli ve sınırlı hedefli bir harekât ile yerine getirilmişti hatırlarsanız. Peki Kuzey Irak'ın giderek özerkleşmesi ve Türkiye'nin buraya karadan müdahale seçeneğini kullanma ihtimalinin sıfırlanması kimlerin istediği bir şeydir? Cevap: Irak'ı bölmek isteyenlerin. Kimdir onlar? Irak'tan kopmak isteyen Barzani ve onu destekleyen ABD. Bunlar bizim o zamanlar ordu üst kademesi tarafından sıkça dile getirilen sınır ötesi harekatı yapıp Kuzey Irak'ta kurulmaya çalışılanı sarsmamızı isterler miydi? İstemezlerdi tabii ki...Peki bizim terör sorunumuz ne olacak bu arada? O da 2007 yılının son zamanlarında başlatılan istihbarat paylaşımı mekanizması ile çözülecekti... Çözüldü mü? Çözüldü (!)...Nerede olduğunu biliyorsunuz... ULUDERE'DE... Madem gelinen nokta budur... Hiç değilse bu petrolden en az İsrail kadar faydalanabileceğimizi ümit etmek isterim... Bu noktada Kerkük Hayfa boru hattı geliyor aklıma. Bir de Dağlıca saldırısı sırasında havada gezen Heronlar geldi aklıma nedense... Hain olan da biz olmuştuk ya sonra.”




SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara