Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

21. Müslüman Topluluklar Kongresi başladı

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) tarafından düzenlenen 21. Uluslararası Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi başladı. Kongreye dünyanın dört bir tarafından çok sayıda yabancı davetli katıldı.

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-05-28 16:32:28

21. Müslüman Topluluklar Kongresi başladı
İki gün sürecek olan toplantıda Müslümanların içinde bulundukları durum değerlendirilirken İslam Birliği, yeni bir dünya, baskı ve sömürü düzeninden adil düzene geçiş teması işlenecek. Bugün de devam edecek toplantıda "Baskı ve Sömürü Düzeninden Adil Yeni Bir Nizama" başlığı altında hak, adalet ve yeni bir dünya düzeni konuları tartışılacak.

Kongreye Saadet Partisi YİK Başkanı Oğuzhan Asiltürk, Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, ESAM Başkanı Recai Kutan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcılarından; Temel Karamollaoğlu, İlyas Tongüç, Hasan Bitmez, Şerafettin Kılıç, Saadet Partisi Genel Sekreteri Tacettin Çetinkaya, Saadet Partisi Genel Başkan Danışmanları Fatih Erbakan ve İsmail Müftüoğlu, GİK Üyesi Yakup Budak, Saadet Partisi Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Mustafa Geçer ile birlikte çok sayıda siyasetçi ve akademiyen katıldı. Ayrıca yurtdışından da konuşmacı olarak Mısır Müslüman Kardeşler Teşkilatı Başkan Yardımcısı Cuma Emin, Ürdün İslami Amel Partisi Genel Başkanı Hamza Mansur, İslami Organizasyonlar Teşkilatı Başkanı Mustafa Tahhan, Uluslararası Müslüman Parlamenterler Birliği Başkanı Abdulmecit Munasara, Kudüs Bekçisi Raid Salah, Kudüs Komisyon Başkanı Ahmet Halebiye, Cemaati İslami Genel Başkanı Abdurreşit Turabi, Suriye Müslüman Kardeşler Teşkilatı Başkanı Riyad el Şukfa ve IIFSO Başkanı Ahmet Abdulatty ile birlikte çok sayıda davetli katıldı.



SORUNUN TEMELİNDE BATI VAR

Kur'an tilavetiyle başlayan programın açılışında konuşan ESAM Başkanı Recai Kutan, İslam Birliği'ni kurma vaktinin geldiğini söyledi. Bu birliğin ancak Müslümanların birleşmesiyle mümkün olabileceğinin altını çizen Kutan, "İslam ülkeleri en kritik dönemlerini yaşıyor. Katliamlarla karşı karşıya. Peki bu zulümlerin sorumluları kimler. Son 200 yıl batı medeniyetinin hakim olduğu dönem. Haritaları batılılar çizdi, yönetimi onlar belirledi. Sovyetlerin dağılmasının ardından komünizm tehlikesi ortadan kalkmış ve dünya tek kutuplu hale gelmişti. İnsanlar artık daha özgür ve rahat olabileceklerini düşünüyordu. Bush 11 Eylül olayını Müslümanlara yıkarak bir Haçlı savaşı başladığını ilan etti. Bu anlayışın bir sonucu olarak İslam dini değiştirilerek modernize edilsin diyerek ılımlı İslam projesini geliştirdiler" dedi.



YENİ BİR DÜZEN KURMANIN VAKTİ GELDİ

"Yeni bir medeniyetin gerekliliğine inanıyoruz bütün dünyayı buna çağırıyoruz" diyerek yeni bir dünya düzenine işaret eden Kutan, "İslam'ı tehlike gibi yansıttılar. İslam'ı yaşamalarını engellemeye çalıştılar. İslam her çeşit sömürüye ve haksızlığa karşıdır. Her türlü terörle bağdaştırılamaz. Barış anlamına gelen İslam nere gitmişse oraya barış getirmiştir. İslam dünyasında kitleler hak ve adalet merkezli yeni bir dünya isterken batı dünyasında ezilen halkta aynı düzeni arzulamaktadır. Barış medeniyeti olan İslam medeniyetini yeniden inşa edeceğiz. Barış ancak Müslümanların birlik ve beraberliğiyle mümkün olabilir. Fesada karşı inananlar birleşmelidir. Yeryüzünde baskı ve haksızlığı ortadan kaldırılacak yeni bir düzeni kurmanın zamanı gelmiştir. İslam Birliği'nin en önemli adımı 15 Haziran 1997'de Çırağan Sarayı'nda D-8'in temeli ile atıldı. D-8 dünyayı sadece biz yönetiriz diyen emperyalizmin karşısında 'bizde varız' mesajı vermektir. Amacımız yeryüzünde savaşı değil barışı, çatışmayı değil diyalogu tesis etmektir" diye konuştu.

MÜMİNLER TEK BİR ÜMMETTİR

Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk katılımcılara hitaben bir konuşma yaptı. Asiltürk "Bu toplantımızda İslam ülkelerinin birliğinin sağlanması ve güçlendirilmesi için yapılması gerekenler üzerinde kısaca durmak istiyorum. Bu birliğin sağlanması sonra da güçlendirilmesi için önce Müslüman Ülkelerin buna yönelik Ortak Siyâsi Bir İradesinin oluşması gerekir. Bu iradenin oluşması Müslüman Ülkelerin bu neticeye götürecek çekirdek bir birlik oluşturmasından sonra olur. İşte bu çekirdek birlik D-8'lerin kurulmasıyla gerçekleştirilmiş bulunmaktadır. Şimdi İslam Ülkeleri bu çekirdek etrafında süratla birleşerek; Müslüman Ülkeler Birleşmiş Milletlerini kurmalıdırlar.

Bu sağlanırsa Müslüman Ülkeler tek bir devlet gibi hareket etme imkânına ve gücüne sahip olurlar. Allahın kitabına göre Müminler tek bir ümmettir. Her ne kadar ayrı devletler halinde olsalar da bir birlik altında birleşebilirler. İnancımız bizi bu birliği kurmaya mecbur etmektedir."dedi

İSLAM BİRLİĞİ'Nİ KURMAMIZ GEREKİYOR

Katılımcılara hitaben bir konuşma yapan Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak da Müslümanların ortak değerlerine dikkat çekerek 'bir' olma ve 'birlikte hareket' etme mesajı verdi. İslam ülkelerindeki siyasi ve ekonomik durumlara değinen Kamalak, "Bütün Müslümanlar kardeştir. Bu gün İslam alemi darmadağın ve perişandır. Halbuki rabbimiz bir, peygamberimiz bir, kıblemiz birdir. Bir olmamız ve bir bütün olarak bir araya gelerek İslam Birliği'ni kurmamız gerekmektedir. Irkçı emperyalizmi bitirebilmemizin tek yolu kuvvettir. Bunun için bir araya gelerek İslam Birliği'ni kurmamız gerekiyor. İnanıyorum ki elbet İslam Birliği kurulacaktır. Merhum Hocamız Erbakan D-8 ile bunun temelini atmıştı. Savaş değil barış, çatışma değil diyalog, üstünlük değil eşitlik olan bir düzen gerekmektedir. Yer yüzünde her şey var. Ama adil bir düzen yoktur. Adil düzeni de ancak Müslümanlar sağlayabilir" şeklinde konuştu.

ARAP BAHARINI DESTEKLİYORUZ

Konuşmasının devamında son zamanlarda Ortadoğu coğrafyasında yaşanan Arap Baharına vurgu yapan Kamalak şöyle konuştu: "Arap baharını yakından takip ediyor ve destekliyoruz. Bu baharın sert bir kışa dönüşmemesi için dua ediyoruz. Suriye deki olayları da takip ediyoruz ve çareyi Müslüman ülkelerin kendilerinin bulması gerekiyor."

BİZE EMPOZE EDİLEN AŞAĞILIK KOMPLEKSİNİ ÜZERİMİZDEN ATMALIYIZ

Soğuk savaş sonrası yeni dünya düzeninin kurulamadığına dikkat çeken Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da "Somali'de, sudan'da, Bosna'da şehit edilen çocuklar bizden hesap soracaklar. Bizler İslam dünyasının ilim, siyaset adamları olarak bu uluslararası sistemdeki krizi doğru anlamak ve ızdırapları da doğru bir çerçevede yorumlamak zorundayız. Uluslararası değişimin ana unsurlarını yeniden ele almak lazım. Bugünkü sistemin arkasında II. Dünya savaşı sonrası oluşan yapı var. Soğuk savaş bitti ama sonrasında yeni bir düzen kurulamadı. 20 yılda 3 büyük deprem yaşadık. Bunlarda en çok İslam dünyasındaki fayları etkiledi. Daha adil ve paylaşımcı bir ekonomik düzeni nasıl oluşturmalıyız bunun çözümünü bulmamız lazım. Yeniden silkelenmemiz gerekiyor. Ayrıca İslam dünyasına empoze edilmiş olan aşağılık kompleksini üzerimizden atmalıyız" ifadelerini kullandı.

BİRLİKTE HAREKET ETMELİYİZ

Mısır Müslüman Kardeşler Partisi Genel Başkan Yardımcısı Cuma Emin de " Müslüman doğru anlayıştan uzaklaşırsa ayağı kayabilir. Bizler dönemin doğasını çok iyi görmemiz ve İslam dünyasını iyi gözlemlememiz gerekiyor. Sonrada elimizdeki fırsat ve imkanlara bakmamız şart. İslam ahlakından uzaklaşıp düşmanlarımızın ahlakına bürünürsek büyük sıkıntılar yaşarız. Kutsal kitabımıza bakmamız ve doğruyu nasıl anlattığına dikkat etmeliyiz. İslam da en önemli varlık insandır. Çünkü insanlar kendini düzeltirse dünya düzelir. İslam alemi bir arada hareket etmelidir. Çünkü Allah, Müslümanlar kardeştirler diyor." değerlendirmesinde bulundu.

LOZAN KOMPLODUR

İslami Organizasyonlar Teşkilatı Başkanı Mustafa Tahhan'da "Türkiye'yi İslam'dan uzaklaştırmaya çalıştılar. Lozan Müslümanlara karşı kurulmuş bir komplodur, tuzaktır. Kürt diyarından Kürt Selahaddin Kudüs'ü kurtardı. Biz de Selahattin gibi olursak bizde Kudüs'ü kurtarabiliriz. İslam dünyasında binlerce Fatih, binlerce Kürt Selahattin ve binlerce Erbakan istiyoruz. Ancak böyle İslam birliğini kurabiliriz."şeklinde konuştu.

MEZHEP ÇATIŞMASINA KARŞI DİKKATLİ OLMALIYIZ

Tacikistan Nur Partisi Genel Başkanı Muhittin Kebiri de " Sloganlarda müttefik görünüyoruz. Acaba biz anlayışta müttefik miyiz buna dikkat etmeliyiz. Bunu sorgulamalıyız. Mezhep çatışmasına karşıda dikkatli davranmalıyız. Bazı ülkelerde kadınların camiye girmesi kanunla yasaklanmış. Evet orta çağdan bahsetmiyorum 21. yüzyıldan bahsediyorum. Bu sorunları Müslümanlar olarak çözmemiz gerekiyor."dedi.

Ürdün İslami Amel Cephesi Başkanı Hamza Mansur da " İslam devletinin birliğe ve beraberliğe ihtiyacı vardır. Yeryüzünde ırzları çalınanlar, suları ellerinden alınanlar ve toprakları ellerinden alınanlar Müslümanlardır. Bu İslam ümmetinin birlikteliği farzdır. Ümmeti bölmek bir projeydi ve maalesef böldüler de. Tekrar birlikteliği artırabilmek için İslam birliğini kurmamız gerekiyor. Birlikteliğimizi tekrar canlandırmalıyız. Milliyetçilik fitnesini yaydılar. İslami hareketler ve İslami şahsiyetler artık bölük pörçük olmaktan kurtulmalıdır. Biz İslam devletlerini birleştirmeliyiz. Yeniden bir araya gelmeliyiz."ifadelerini kullandı.

ÇÖKEN BATI'YA ALTERNATİF OLMALIYIZ

Sudan Cumhurbaşkanı Müsteşarı Mustafa Osman İsmail, Avrupa'nın içinde bulunduğu ekonomik krizin İslam ülkeleri tarafından fırsata dönüştürülebileceğini belirtti. İsmail, "Zulüm ve korku devletlerinin bittiğini gördük. Artık yeni çağ başlıyor. Yeni bir sayfa hazırlanıyor. Arap Baharından sonra bütün pencereler çatlamışken İslam'ın gençleri liderlik yapmışken ya ümit ettiğimiz günlere geçeceğiz ya da despot yönetimlerde kalacağız. Batı ekonomisi bugün çöküyor. Alternatifi biz de olmalıdır. İslam devletlerinin bir araya gelmesinde olmalıdır."dedi.

KRİZE GİREN BATI PETROLE SALDIRIYOR

Konuşmasına toplantıyı tertip eden ESAM'a teşekkür ederek başlayan Cezayir Uluslararası Müslüman Parlamenter Birliği Başkanı Abdülmecit Munasara şunları ifade etti: "ABD'de başlayan ve sonrasında bütün dünyayı etkileyen ekonomik krizlerini, bizim petrolümüz üzerinden çözmek istiyorlar. Değişimlerden bir tanesi de ABD hegemonyasının yıkılmaya başlamasıdır. Bazıları bu değişime ABD sonrası yeni bir dünya demekte, bazıları ise çok kutuplu yeni dünya olarak tanımlamaktadır. Bu yeni dünya düzeninde biz Müslümanların rolü nedir? Despotizme karşı halklar uyanıyor. Bir direniş meydana geliyor. Irak'ta bir darbe yapılmaya çalışılıyor. Bazı güçler despotizmin yerine yeni bir despotizm getirmeye çalışıyorlar. Buna İslam alemi dikkat etmelidir. "
SON VİDEO HABER

Iğdır'da AK Parti İl Başkanlığı binasına molotoflu saldırı

Haber Ara