Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Cemal Gürsel’in unvanı alınsın

27 Mayıs darbesinde Menderes’in avukatı olan Burhan Apaydın, “27 Mayıs eşkıya hareketiydi” derken, Celal Bayar’ın torunu Naskali ise, “Darbe ile gelen Cemal Gürsel’in unvanı alınmalı” açıklaması yaptı.

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-05-27 06:52:40

Cemal Gürsel’in unvanı alınsın
VATAN HAİNLİĞİ YAFTASINI MECLİS KALDIRMALI

Yassıada’daki yargılamada Adnan Menderes’in avukatlığını yapan Burhan Apaydın, Adnan Menderes’in, kaynağını TBMM’den almayan, Türk Milleti adına yargılama ve karar verme yetkisine sahip olmayan bir kurul tarafından mahkum edildiğini belirterek, “Adnan Menderes, üstündeki ‘vatan hainliği’ kararı ile toprak altında yatmaktadır. Buna son verilmesini sağlayacak tek organ TBMM’dir” dedi. Başbakanı Adnan Menderes’in avukatlığını, ailesinin teklifi üzerine ve ani bir kararla üstlendiğini söyleyen Apaydın, Menderes’in avukatlığını yapması sonucunda karşılaşabileceği her durumu hesap ettiğini de kaydetti.

TÜRKİYE 100 YIL GERİYE GİTTİ

“Menderes’i savunmak bir şerefti, çünkü haklıydı” diyen Apaydın, Adnan Menderes’in yargılaması sürdüğü sırada iki defa tutuklandığını anlattı. Cemal Gürsel’in, Adnan Menderes’e mektup yazarak, “Bu millet seni seviyor, Celal Bayar’ı bertaraf et ve cumhurbaşkanı sen ol. Bu milletin göz bebeğisin” şeklinde ifadeler kullandığını belirten Apaydın, yargılama sırasında bu mektubun aslının dosyaya konulması ve okunmasını istediğini söyledi.

Apaydın, Menderes’in, “bu dilekçeyi geri almazsanız sen ve avukatın berhava olursunuz” şeklinde aldığı tehdit ve Celal Bayar’a bir komplo kurulmuş gibi anlaşılmaması için duruşmada talebin geri çekilmesini istediğini, kendisinin bunu kabul etmediğini, ikinci kez tutuklanmasının bu talepte ısrar etmesi üzerine gerçekleştiğini anlattı. Adnan Menderes’e ölüm cezası verildiğinde cezaevinde olduğunu belirten Apaydın, “27 Mayıs bir eşkıya hareketidir. İktidar silah kuvvetiyle gasp edilmiştir. 27 Mayıs bir felaket günüdür. Türkiye’yi 100 sene geriye götürmüştür. Bir darbe daha olursa Türkiye’yi yabancılar işgal eder. Türkiye silinir” diye konuştu.

KARARIN İPTALİ İÇİN BAŞVURDUM

TBMM’ye 7 Mayıs’ta bir dilekçeyle başvurarak, Adnan Menderes için Yassıada’da verilen idam kararının iptalini istediğini belirten Apaydın, 1924 Anayasası’nda cumhurbaşkanı, başbakan ve hükümet üyeleri ile milletvekillerinin “vatana ihanet” suçlamasıyla, darbecilerinin oluşturduğu ve adına “Yüksek Adalet Divanı” dedikleri toplama hakimlerden oluşan bir heyet tarafından yargılandığını kaydetti. Apaydın, “Adnan Mendereskararında, ‘Türk Milleti adına’ ibaresi yoktur. Adnan Menderes, üstündeki ‘vatan hainliği’ kararı ile toprak altında yatmaktadır. Buna son verilmesini sağlayacak tek organ TBMM’dir” diye konuştu. (AA)



‘CUMHURBAŞKANLIĞI’NI GÜRSEL’DEN GERİ ALIN

Star’dan Erdinç Akkoyunlu’nun haberine göre, 27 Mayıs’ta idamla yargılanan Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın torunu Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali darbe ile iş başına gelen Cemal Gürsoy’un cumhurbaşkanlığı sıfatının alınması gerektiğini söyledi. 27 Mayıs’ın genç kuşaklar tarafından artık bayram değil darbe olarak bilindiğini söyleyen Naskali, “Türkiye’de hala 27 Mayıs adını taşıyan sokak, cadde ve okul var. Darbeciliği kınıyorsak bu isimler kalkmalı. Darbe yapanlar, isimlerinin yaşam alanlarında, kurumlarda istenmediğini görmeli” dedi. Emine Gürsoy Naskali, şu açıklamalarda bulundu:

27 MAYIS AÇIK BİR CİNAYETTİR

“Yıllarca 27 Mayıs bir devrim olarak anıldı, bir bayram olarak kutlandı. Ama bugün artık 27 Mayıs’ın bir silahlı gasp olduğunu günümüz kuşakları biliyor. O dönemde Cumhurbaşkanı olan büyük babamın, Başbakan Adnan Menderes’in, iktidardaki Demokrat Parti’nin tüm milletvekillerinin yani TBMM’nin çoğunluğunun tutuklandığını, haysiyet kırıcı muamelelere maruz bırakıldığını, başbakanın ve bakanların asıldığı bir cinayet olduğunu biliyor. Bugün toplumda ‘Darbe olsa ona karşı dururum’ diyebilen bir duruş gelişti. Tarihimiz kuşaklara daha iyi anlatılmalı. Ders kitaplarını hazırlayanlara, tarih öğretmekle mükellef olan öğretmenlere bu hususta görev düşüyor.”

SON 10 YILDA DEMOKRATİKLEŞTİK

“AK Parti’ye ‘Genç subaylar rahatsız’ türünden tehditler yöneltildi. AK Parti, Demokrat Parti’ye yapılanların kendi başına da gelebileceğini gördü. Bazen sessiz bir temkinle bazen cesur girişimlerle kendisine karşı kurulan darbe komplolarıyla hesaplaşmaya girdi. Siyaset tarihimizde bu bir dönüm noktası oldu. Son 10 yılda Türkiye demokrasiyi daha iyi özümsemiş, 27 Mayıs’ı da daha iyi anlamlandırmış bir ülke oldu.”

DARBELER KOMİSYONU ÖNEMLİ

“Bugün TBMM’de Darbeleri Araştırma Komisyonu var. 27 Mayıs’ı da araştırıyorlar. Gerçi 27 Mayıs darbesinin icraatı ortadadır, araştırılacak veya bilinmeyen bir yönü yoktur: meşru bir iktidar gasp edilmiş, Yassıada şenaati kurgulanmış, başbakan ve bakanlar asılmıştır. Giden canlar gitti, telafisi mümkün değil. Yine de komisyonu önemsiyorum. Darbecilerin cumhurbaşkanı unvanını taşıması; hakkıyla cumhurbaşkanı olmuşları rahatsız etmeli. Ben büyükbabamın adının yanında hak etmediği halde cumhurbaşkanı unvanını taşıyan, darbe ile iş başına gelen Cemal Gürsel’in adının bulunmasını kabullenmiyorum.”

Haber Ara