Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

HES'ler doğayı ifsad ediyor!

Ülke genelinde HES’lere karşı en yoğun tepkilerin verildiği, demokratik mücadele ile birlikte ve hukuk mücadelesinin de sürdürüldüğü Rize’de, bütün mücadele ve yargı kararlarına karşın deneme üretimine başlayan santraller, vadileri de kuruttu. Bölgedeki HES gerçeği bir kez daha gözler önüne serildi.

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-05-09 12:48:20

HES'ler doğayı ifsad ediyor!
TİMETÜRK / Haber Merkezi

HES’lere karşı en yoğun mücadelelerin sürdürüldüğü Rize’de yöre halkı ve çevrecilerin mücadelesi ile yargı kararlarına rağmen sayıları her geçen gün artan hidroelektrik santraller (HES) deneme üretimine geçmeye başladı. Dere suları tünellere alınınca gürül gürül akan dereler kurudu, vadilerde su sesi kesildi.

Özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘baba ocağı’ Güneysu’daki Gürgen Deresi, deneme üretimine geçen santral nedeniyle kuruyan ilk dere oldu.

Güneysu’nun Gürgen Deresi üzerinde Asa Enerji tarafından yapımı tamamlanan Kale Hidroelektrik Santrali deneme üretimine geçti. Deneme üretimiyle birlikte su tünellerle regülatörlere taşındığı için, Başköy ile Güneysu arasındaki 4 kilometre boyunca Gürgen Deresi tamamen kurudu.

Gürgen Vadisinde su sesinin yerini, bir başka santral inşaatı için açılan yol inşaatında çalışan iş makinelerinin sesi aldı.

Canımızı Alsınlar, Suyumuzu Almasınlar!

Bu arada, derenin susuz kalması yöre sakinlerinin de tepkisine neden oldu. Derenin gürül gürül sesini özlediğini anlatan Gürgen köylülerinden Maksut Bıyık, "Şimdiden deremize hasret kaldık. Karadeniz'e has o yeşili artık zor bulacağız. Derenin eski halini arıyoruz" derken, Orhan Kalender ise, derenin kuruduğuna şahit olmanın üzüntüsünü yaşadığını belirterek, "Dereyi kuruttular. Birkaç gün önce santralde bir arıza oldu, dereye su bıraktılar.

Herkes koşup derenin kenarına indi. Su bir yaşamdır. Köyümüz insanları bu konuda maalesef yeterince duyarlı değildi ama kuruyunca gerçeği anladılar. Şimdi yukarıda başka bir santral daha planlanıyor.

Santral projelerine karşıyız. Vadiyi perişan edecekler. Yaz sıcakları artıp kuraklık başlayınca derede hiç su kalmayacak, bu santral bile çalışamayacak" diye konuştu.

Başköy sakinlerinden İsmail Baltacı da, "Allah bizi bu dağın başında suyumuzla birlikte yarattı. Suyumuzu almasınlar, canımızı alsınlar. Suyu vermek istemiyoruz. Bazı yandaşları yanlarına alıp şimdi de bizim köyümüze girmek istiyorlar. Komşu köyde dere kurudu. Bizim köyde de santral planlıyorlar.

Bizim de deremiz kuruyacak. Devlet bütün imkanlarını kullansın, olmasa gelsin bizim suyumuzu alsın. Enerji için alınacak birçok önlem varken gelip bizim köyün suyunu almaya kalkıyorlar. Bu su akmasa gece gözümüze uyku girmez" diyerek dert yandı.

Alabalık Çiftliği Tehlikeye Girdi

Gürgen Deresi üzerinde alabalık çiftliği bulunan İlyas Peçe de, 800 bin lira harcayarak kurduğu alabalık çiftliğinin derenin kuruması sonucu tehlikeye girdiğini ve artık bazı havuzlara su veremediğini söyledi.

Dere suyunu kullanma bedeli olarak yıllık 500 lira ödediğini ifade eden Peçe, santral inşaatının faaliyete geçmesi sonrasında bunun da 2 bin liraya çıkarıldığını söyledi ve "Bu da 'çiftliği kapat' demek oluyor. Tarım Bakanlığı bana üretim izni verdi. Yani beni destekliyor. Ama santral nedeniyle dereyi kuruttular.

Su artık iyice azaldı. Bazı havuzlara su veremiyorum. Enerji şirketi sahipleri para kazanacak diye bize 'bu sudan elinizi çekin' diyorlar" ifadesini kullandı.

HES'lere Karşı Açılan 65 Davanın 29'unda Durdurma Verildi

Derelerin Kardeşliği Platformu Dönem Sözcüsü Ömer Şan, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde 700 dolayında HES projesinin planlandığını belirterek, bu projelerden 145'inin yapımının başladığını ve bazılarının tamamlanarak deneme üretimine geçtiğini söyledi.

Bu santrallere karşı 65 dolayında iptal, yürütmeyi durdurma ve ÇED kararının iptali istemiyle dava açıldığını ifade eden Şan, 29 davada mahkemelerin yürütmeyi durdurma ve ÇED raporlarının iptali yönünde karar verdiğini belirtti ve "Santral inşaatları ile Türkiye'nin artan enerji açığının giderilmesi hedefleniyor.

İstatistiklere bakıldığında ülkemizin yıllık enerji ihtiyacı yüzde 8 artıyor. Doğu Karadeniz Bölgesi'ndeki sayıları 700'ü bulan santral projelerinde üretilecek enerjiyle Türkiye'nin mevcut ihtiyacının yüzde 2.5'i karşılanıyor. Oysaki kayıp kaçak elektrik oranının yüzde 14 seviyelerinde olduğunu görüyoruz.

Eğer kayıp kaçak oranı yüzde 2 ya da 3 puan azaltılsa buradaki HES projelerine gerek kalmayacak" dedi.

Dereler Kurumaya Başladı

Şan, santrallerin deneme üretimine geçmesiyle vadilerin ardı ardına kurumaya başladığını belirterek, "Yöre insanının tepkileri ve mahkeme kararlarına rağmen yapımı sürdürülen santral projeleri deneme üretimine geçmeye başladı. Bu durum da yeni bir tehlikenin başlangıcı oldu.

Derelerdeki sular tünellere alınmaya başlandı. Yıllardır gürül gürül akan Gürgen Deresi ilk kuruyan dere oldu. Santraller devreye girdikçe dereler yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak.

Bu da çevreye ve doğal yaşam alanlarımıza geri dönüşümsüz zararlar verecek, bölge insanı göçe zorlanarak, insansızlaştırılacak" ifadelerini kullandı.


Haber Ara