Ancak bu fikre karşı çıkan bilim insanları da, bu büyümenin sonsuza kadar süremeyeceğini savunurken, bir noktada sona ereceğini söylüyor. Kaliforniya Üniversitesi'nden Raphael Bousso, yaptığı araştırmayla en mümkün sonucun bu olduğunu ortaya çıkardı.
Bousso, "Dünyanın bizim yaşamımızda sona ermesi uzak bir ihtimal olsa da, bunun önümüzdeki 3.7 milyar yıl içinde gerçekleşme ihtimali yüzde 50 oranında." diyor.
Bunun anlamı, evrenin sonunun Güneş'in tükenmesinden önce gelebileceği.
Bu konuda kafa yoran kimi fizikçilerse, "son" için biraz daha uzun bir süre veriyorlar; 5 milyar yıl.
Ancak Bousso, fizik kuralları gereğince sonun geldiğini önceden farkedebilme şansımız olmayacak.
“Gaybı ancak Allah bilir”
Öte yandan Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin ise Kıyamet Tarihi ile ilgili ilginç tesbitleri bulunmaktadır
İşin ilginç tarafı bilim adamlarının yaptıkları açıklamaların Bediüzzaman Hazretlerinin yorumu ile bir ölçüde örtüşmesi. Zira Bediüzzaman Hazretleri yıllar öncesinde hem kıyametin yakın bir tarihini vermiş, hem de 'nasıl meydana geleceğinin' enteresan bir yorumunu yapmış.
Said Nursi'nin Şualar adlı eserinde Kıyamet'e şöyle dikkat çekiliyor....
Bir anda bir seyyare veya bir kuyruklu yıldızın emr-i Rabbânî ile küremize, misafirhanemize çarpması, bu hanemizi harap edebilir: On senede yapılan bir saray bir dakikada harap olması gibi. (Şualar, s.39)“
Bediüzzaman Hazretleri 'Kıyametin nasıl olacağı' tarzındaki yorumundan sonra kıyametin yaklaşık tarihini de Kur'an ve Hadis-i şeriflerin işari manalarından çıkarmak suretiyle ifade etmiştir.
“... makam-ı cifrîsi 1545 olup kâfirin başında kıyâmet kopmasına ima eder.Lâ ya’lemu’l-ğaybe illâllah. Câ-yı dikkat ve hayrettir ki, üç fıkra bil’ittifak bin beş yüz tarihini göstermeleriyle beraber, tam tamına mânidar, mâkul ve hikmetli bir surette 1506’dan ta ’42’ye, ta ’45’e kadar üç inkılâb-ı azimin ayrı ayrı zamanlarına tetabuk ve tevafuklarıdır. Bu imalar gerçi yalnız birer tevafuk olduğundan delil olmaz ve kuvvetli değil; fakat birden ihtar edilmesi bana kanaat verdi. Hem kıyametin vaktini kat’î tarzda kimse bilmez; fakat, böyle îmalarla bir nevî kanaat, bir galip ihtimal gelebilir.(Kastamonu Lahikası, s.26)”
Burada geçen 1545 hicri tarihi 2125 miladi yılları ve sonrasına tekabül eder. Bilim adamlarının tespit ettikleri tarih de bu yılları gösteriyor. Elbette ki kıyamet tarihinde 30-40 yıllık farklılıklar çok da önemli farklar değildir. Zira mesele dünyanın ömrü ile ilgilidir.
Netice-i kelam artık kıyamet yaklaşmıştır.
Bu Hadis-i Şerif, hadis kaynaklarında bu lafızlarla rivayet edildiği gibi, aynı manayı ifade eden farklı lâfızlarla da rivayet edilmiştir.
Bediüzzaman'ın ahirzamanla ilgili yukarıda ki hadisi yorumlamıştır. Cifr denilen özel bir hesap yolu ile kendi kanaatini yazmıştır. Bu bir kanaattir ve kesinlik ifade etmez.