Hüsnü Mübarek rejiminin devrilmesinin ardından Mısır, ‘zoraki dostu’ İsrail ile barış anlaşmasının imzalanmasından bu yana en büyük krizlerinden birini yaşıyor. Müslüman Kardeşler’in iktidara geldiği Mısır’ın barışa sağdık kalmayacağından endişelenen İsrail, 1979 yılındaki Camp David Anlaşması ile fesh edilen Güney Birliği’ni yeniden oluşturma kararı aldı. İngiliz Times gazetesine konuşan İsrailli yetkililere göre Mısır sınırında görev yapacak olan bu birlik üç taburdan oluşacak, toplamda 30 bin asker barındıracak ve yüzlerce tank gönderilecek.
Mısır geçen hafta sınırda bugüne kadarki en büyük tatbikatlardan birini düzenleyerek gözdağı vermişti. Bu tatbikatta İsrail 30 yıl sonra ilk defa “düşman” olarak nitelendirilmişti. Yönetimi geçici olarak devralan Askeri Konsey’in başkanı Mareşal Hüseyin Tantavi ise “Bize saldırmaya kalkan ya da sınırlarımıza gelen herkesin bacaklarını kırarız” tehdidinde bulunmuştu.
Netanyahu’dan barış mesajı
Mısır, İsrail ile barış imzalayan ilk Arap ülkesi olmuştu. İsrail, 1979 yılındaki anlaşmaya uyarak Sina’dan askerlerini çekmişti. Ancak Mübarek yönetiminin devrilmesinin ardından iki ülke ilişkileri giderek gerildi. Geçen yıl Gazzeli militanlara operasyon düzenleyen İsrail askeleri yanlışlıkla bir Mısır polisini öldürünce büyük bir kriz patlak vermişti. Mısırlılar Kahire’deki İsrail büyükelçiliğine saldırmıştı. Mısır geçtiğimiz günlerde barış anlaşmasına aykırı bir adım daha atarak İsrail ile doğalgaz anlaşmasını yırtmıştı.
İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman iki ülke arasındaki krize işaret ederek “Mısır konusu İran’dan bile daha çok endişe verici” demişti. İsrail ordusunun güçlendirilmesi gerektiğini belirten Lieberman, Güney Birliği’nin yeniden oluşturulması gerektiğini, olası senaryolar için ek fon oluşturulmasını istemişti. Başbakan Binyamin Netanyahu ise gerilimi yatıştırmaya çalışıyor.
Mısır’ın doğalgaz anlaşmasını iptal etmesinin ardından “Kesinti politik değil. Bu aslında Mısır şiketi ile İsrail şirketi arasındaki iş anlaşmazlığı” diyen Netanyahu CNN’e verdiği röportajda da barış anlaşmasının süreceğini umduğunu söyledi