Anayasa için sözüm var!
Yeni anayasa yapımı için sivil toplum kuruluşları aktif rol üstlenmeye devam ediyor. STK'lar, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun Yeni Anayasa Çalışmaları sürecine destek vermek ve buna teşvik etmek amacı ile Türkiye’nin 43 farklı noktasında “Anayasa İçin Sözüm Var” kampanyasını başlattı.
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-04-20 16:18:57
Türkiye genelinde 30’dan fazla ilde ve bir çok büyük ilçede meydanlara stant kurulararak gerçekleştirilen kampanyada, stantlarda vatandaşların yeni anayasa için görüşlerini yazmaları isteniyor. Bu önerilerin mektup ile komisyona ulaştırılacağı belirtilerek, aynı zamanda da vatandaşlar yeni anayasa için görüş bildirmeye teşvik edilecekleri açıklandı.
Sivil Dayanışma Platformu adına açıklamada bulunan Ayhan Ogan, "Kampanyaya dahil olacak vatandşların Yeni anayasayla ilgili talepler 10 madde halinde, topluca ve tek olarak pusulalara bastırıldı ve isteyenlerin bunları mektuplara koyarak taleplerini belirtebilecek, daha sonra bu mektuplar topluca meclise gönderilecektir. Bizim önemli gördüğümüz aşağıdaki maddelere de vatandaşlarımızın katılması talep edilecektir" şeklinde konuştu.
Ogan, kampanya sürecinde vatandaşların stantları ziyaret ederek yapılacak yeni sivil anayasaya ilişkin görüş ve taleplerini bildirebilecekleri gibi stantlarda hazır halde bulunan 10 maddelik taleplerin altına imza atarak da bu sürece dahil olabileceklerini bildirdi.
“Anayasa İçin Sözüm Var” kampanyasının dile getirdiği 10 maddelik talep:
1. Anayasada değişmeyen hiçbir madde olmamalı, halk gerek duyarsa anayasayı kısmen veya tamamen değiştirme hakkına sahip olmalıdır.
2. Anayasa kısa, sade olmalı ve anlaşılır bir dilde yazılmalıdır.
3. Çağdaş anayasal parlamenter sistemlerde olduğu gibi yürütme ve yargının oluşmasında yasama organının etkisi arttırılmalıdır, egemenliğin kullanımı halka ait olmalıdır. Halk bu hakkını TBMM eliyle kullanmalıdır.
4. Din Eğitimi isteğe bağlı olarak bütün inançlar için eğitim hayatı boyunca uygulamalı olarak verilebilmelidir.
5. Demokratik hukuk devletinin ayrıca laiklik gibi bir tanıma ihtiyacı olmamalıdır.. Devlet bütün inanç gruplarının ve yaşam biçimlerinin teminatı olmalıdır. Din ve vicdan özgürlüğü devletin müdahale alanı olmaktan çıkarılmalıdır.
6. Devletin üniter yapısı bozulmadan yerel yönetimlerin yetkilerini arttırarak, güçlendirecek; siyasal sisteme daha fazla katılımını sağlayacak kamu yönetimi reformu yapılmalıdır.
7. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde yaşayan herkes eşit olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşı kabul edilmelidir.
8. Resmi dil olarak Türkçe korunmakla beraber, ülkemizde konuşulan diğer dillerin yaşatılması ve geliştirilmesi imkanları oluşturulmalı, isteğe bağlı olarak diğer dillerde eğitim ve öğretim imkanı sağlanmalıdır. Çok dilli çok kültürlü toplumsal zenginliğimiz korunmalıdır.
9. Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmalıdır. Askeri okulların eğitim faaliyetleri Milli Eğitim Bakanlığı’nca hazırlanmalı ve denetlenmelidir. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ve Askeri Yargıtay kaldırılmalı ve yargı birliği sağlanmalıdır. Askeri uygulama ve bütçeleri sivil denetimlere açık ve şeffaf olmalıdır. Güvenlik ve kolluk kuvvetlerinin uygulamaları parlamento denetimine açılmalıdır.
10. Sosyal devlet anlayışı gereği, şehit ve gaziler ve aileleri, dul ve yetimler, yaşlı ve engelliler korunmalıdır. Türkiye toplumunun önemli bir zenginliği olan aile yapısını koruyucu ve güçlendirici tedbirler alınmalıdır.
SON VİDEO HABER
Haber Ara