Muğla'nın turizm stratejisi tartışıldı

Muğla İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Muğla Üniversitesi işbirliğiyle Turizm Haftası kutlama etkinlikleri çerçevesinde "Muğla'nın Turizm Stratejileri" paneli düzenlendi. Atatürk Kültür Merkezi B salonunda, Turizm İşletmecilik Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Ercan Baldemir'in oturum başkanlığını yaptığı panele İl Kültür ve Turizm Müdürü Kamil Özer, TÜRSAB Marmaris Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı İsmail Özbozdağ ve Bodrum Otelciler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Taş katıldı.

İl Kültür ve Turizm Müdürü Kamil Özer, bakanlığın turizm stratejisi konusunda yaptığı çalışmalar hakkında bilgi vererek, Türkiye'nin turizm alanında dünya 1. liginde oynadığını söyledi. Özer, "Turizm, Türkiye'nin bacasız sanayisi. Her geçen yıl artan turist sayısı ile Muğla, Türkiye'nin Antalya ve İstanbul'dan sonra en fazla turist çeken ili. Muğla en uzun kıyısı, yatak kapasitesi ve tesisleriyle önemli bir merkez. Konaklama tesisi bakımından bakanlık işletme belgeli tesis sayısı 397, yatak sayısı 89 bin 811, yatırım belgeli tesis sayısı 13 ve 39 bin 319 yatak, belediye belgeli tesis sayısı bin 773 ve buna karşılık yatak sayısı 115 bin 73. Yatlar ise 830 yatta 7 bin 886 olmak üzere konaklama tesisi toplam sayısı 3 bin 138, yatak toplamı da 252 bin 89. Burada tesis çeşitliliği dikkat çekiyor. Özellikle belediye belgeli konaklama tesislerin sayısını tam olarak bilemiyoruz. Turizmin 1. liginde oynayan Muğla'da, konaklama tesislerinin tamamının bakanlık işletme belgeli olmasında yarar var. Türkiye'de 11 gümrük kapısı ve iki havalimanı olan başka il yok. Kum, deniz, güneş turizminin yanında ören yerleriyle de önemli bir merkez Muğla. Şu anda 14 uluslararası kazı yapılıyor. Bunlar, 24 saat devam eden kazılar. Özellikle Milas Uzunyuva'da devam eden kazılarda, dünyanın en büyük lahit mezarı bulundu. Gelecekte turizm çeşitliliği kültür turizmine kayacak." dedi.

TÜRSAB Marmaris Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı İsmail Özbozdağ ise Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği'nin çalışmaları hakkında bilgi vererek şunları söyledi: "Türkiye'de tam anlamıyla turizm, 1985'li yıllarda başladı fakat başlarda tam anlamıyla turizm algılanamadı. Geçen süreçte kendimizi dünyaya adapte etmeye çalıştık. Sürdürülebilir bir turizm için çevre ve doğa çok önemli. Bu dengeyi kurmak zorundayız. Biz artık turizmde 100 metre değil, maraton koşmak zorundayız. Kendi geleneklerimizi ve kültürümüzü kaybetmeden turizm yapmak zorundayız. Turisti kazıklamaktan ve aldatmaktan mümkün olduğunca uzak durabilirsek, istenen seviyeye ulaşırız. İnsan ve yaşam kalitesini yükseltmek, tarım, enerji, ulaştırma sorunlarını çözmek zorundayız. Özellikle yaz aylarında düzenlenen 'Türk gecesi' adı altındaki etkinliklerde Türk kültürünü, örf ve âdetlerini, Türk yemeklerini sunmak mecburiyetindeyiz. Bizim yemek kültürümüzde sadece döner kebap yok. Dünyanın en zengin üçüncü mutfağına sahip Türkiye'nin yemeklerini tanıtamıyoruz. Turizmimi, kendi kültürümüzü yozlaştırmadan sunmak mecburiyetindeyiz."

Borum Otelciler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Taş da Muğla'da konaklama tesisinde çeşitlilik yaşandığını belirterek, "Apart, pansiyon, otel, butik otel gibi tesis çeşitliliği bizim için bir zenginlik. Bunun yanında Bodrum'da kaç tesis var, biz de bilmiyoruz. Özellikle belediye belgeli tesislerin sayısı konusunda net rakamlar yok. Bu konuda BODER olarak envanter çalışması yapıyoruz. Bodrum, imar planlarının çok sıkı uygulandığı bir bölge. Bu bölgede yatırımcıların en fazla sıkıntısı, yeni arsa üretilmemesi. Türkiye'nin en uzun kıyısına sahibiz fakat bunu kullanamıyoruz." ifadelerini kullandı.