Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Gövdenin içindeki kurt: PKK

Gün geçmiyor ki bir şehit haberi gelmesin yürekler dağlanmasın. Devlet dağdaki militanı temizlemeye çalışırken bir ayrıntı gözden kaçıyor

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-04-05 06:17:16

Gövdenin içindeki kurt: PKK
Bugün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erhan Başyurt terörle mücadelede "sivrisinekle uğraşırken bataklığın üzerini örtmeye çalışanlara" karşı tokat gibi bir yazı kaleme aldı. Dağdaki PKK'ya sürekli maddi ve lojistik destek sağlayan KCK yapılanmasının bitirilmeden örgütün eylem gücünün zayıflatılmasının mümkün olmadığının altını çizen Başyurt, İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen KCK iddianamesinde tespit edilen "gövdenin içindeki kurt"u deşifre etti.

İşte o yazı...

KCK terör örgütüne ilişkin 2 bin 400 sayfalık iddianame, mahkeme tarafından kabul edildi.

"KCK'nın sivil mücadeleye yönelik şehir yapılanması olduğu, PKK'nın dağdan indirilmesine sonuç vereceği ve tutuklamalarla barışçıl çözüm yolunun kapandığını" ileri sürenlerin, bu iddianameyi mutlaka okumalarında fayda var.

Örgütün "Kent Meclisleri" yoluyla şehirlerde yapılandığı doğru olmakla birlikte, İmralı ve Kandil yönetiminde faaliyet gösterdiği ortaya çıkıyor.

Üstelik PKK'nın "şiddet yöntemini" de fazlasıyla benimsedikleri ortaya çıkıyor.

Mayıs ve Haziran 2011'de toplantılar yapıp "devleti zaafa düşürerek masadan istediklerini elde etmek" kararı veriyorlar.

Ardından 200'ü aşkın planlı şiddet eylemi gerçekleşiyor.

Bunların bir kısmı kamuoyunda "neronlar" olarak bilinen araç ve işyeri yakma eylemleri.

Bir kısmı ses bombası ve basınç bombası kullanılarak gerçekleştirilmiş.

Molotof saldırıları ise adeta örgütün sembolü haline gelmiş.

Kimin hangi eylem için talimat verdiği bile tek tek tespit edilmiş.

Dağa adam çıkarıyorlar

KCK, aynı zamanda PKK nın dağ kadrosuna da "adam devşirme" birimleri gibi hareket etmiş.

İddianame, gençlerin nasıl kandırıldığına, ailelerinden habersiz nasıl dağa gönderildiğine dair somut vakalar da içeriyor.

KCK yöneticileri, dağa çıkardığı eleman başına 7 bin lira ile ödüllendiriliyormuş.

KCK'nın "paralel devlet" yapılanması olduğu ve PKK'nın silahlı mücadelesinin "mütemmim cüzü" olduğu da net şekilde ortaya çıkıyor.

Mahkemeler kurulup, insanlar yargılanmış.

Ceza verilmiş. İnfaz yapılmış.

İş adamlarından da "vergi" adı altında haraç toplanmış.

BDP'li belediyelerden ihale alan firmalardan düzenli haraç alınmış.

Kuzey Irak'ta ihale alan iş adamları da haraca bağlanmış.

Hatta BDP'li belediyelerin çalışanlarından bile düzenli "vergi" kesintisi yapılmış.

Gövdenin içindeki kurt

Şimdi sormak lazım, böyle bir örgütün PKK'dan ne farkı var?

Dağda karakol basan teröristle, şehirde İETT otobüsüne molotof atıp insanların yanarak ölmesine neden olan terörist arasında ne fark var?

Dağ kadrosuna adam sağlamak, dağın terörist saldırılarını da paylaşmak değil mi?

KCK yapılanmasını tasfiye etmek tabii ki PKK'yı bitirmek anlamına gelmez.

Dağ kadrosunu da pasifize etmek, eylem kabiliyetini en aza indirmek gerekir.

Ancak KCK varken, dağ kadrosunu etkisizleştirmek neredeyse imkânsız.

KCK'nın terörü şehre taşımakla kalmadığı, PKK'yı insan ve para kaynağı olarak beslediği görülüyor.
KCK "ağacın gövdesine giren kurt" gibi.

Ağacı içten içe kemirerek kurutmaya, PKK ise balta ile kesmeye çalışıyor.

2 bin 400 sayfalık iddianameyi, KCK operasyonlarını anlamak isteyen herkesin okumasını tavsiye ederim.

Hem örgütü hem de Türkiye'yi nasıl bir uçuruma sürüklemekte olduklarını daha iyi anlamak mümkün olur.

SON VİDEO HABER

Iğdır'da AK Parti İl Başkanlığı binasına molotoflu saldırı

Haber Ara