Dolar

34,8680

Euro

36,7266

Altın

3.036,48

Bist

10.058,47

Bengi: Basın 27 Nisan'da iyi sınav verdi

Anadolu Ajansı (AA)'nda 8 yıl genel müdürlük görevinde bulunan Hilmi Bengi, basının 27 Nisan bildirisinde iyi sınav verdiğini söyledi. 27 Nisan'da daha hükümetin tutumu ortaya çıkmadan o gece içerisinde medyanın, televizyonun sorgulayıcı bir habercil

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-03-31 09:58:30

Bengi: Basın 27 Nisan'da iyi sınav verdi
Anadolu Ajansı (AA)'nda 8 yıl genel müdürlük görevinde bulunan Hilmi Bengi, basının 27 Nisan bildirisinde iyi sınav verdiğini söyledi. 27 Nisan'da daha hükümetin tutumu ortaya çıkmadan o gece içerisinde medyanın, televizyonun sorgulayıcı bir habercilik yaparak demokratik bir yaklaşım sergilediğini vurgulayan Bengi, 28 Şubat sürecinde ise basının eleştiri görevini yapmaktan uzaklaşıp ülkeyi yönetmeye, yönlendirmeye giden bir tuttum takındığını belirtti.

    Anadolu Ajansı eski Genel Müdürü Bengi, Uluslararası Yöneticiler Derneği (YÖNETDER) Genel Merkezi'nde "Türkiye'de Basın Özgürlüğü ve Habercilik" konulu seminerde konuştu. Bengi, 27 Nisan bildirisi ve 28 Şubat sürecinde basının aldığı tutumu karşılaştırdı.

    "Bence basın 27 Nisan bildirisinde iyi bir sınav verdi." diyen Bengi, daha önce yapılan muhtıra ve ihtilallere bakıldığı zaman tamamen silahlı kuvvetlerin güdümünde bir yayıncılık yapıldığının altını çizdi. 27 Nisan'da daha hükümetin tutumu ortaya çıkmadan o gece içerisinde bütün televizyon kanalları ve gazetecilerin sorgulayıcı bir habercilik yapıp demokratik bir yaklaşım sergilediğini ifade eden Bengi, "Silahlı kuvvetlerin muhtırasını yansıttılar ama o muhtarının haklılığı ya da haksızlığı, yersizliği konusunda farklı görüşleri de ekrana taşıdılar. O demokratik olgunluğu gösterdiler. Bence 27 Nisan muhtırasının etkisiz kalmasında silahlı kuvvetlerin basından istediği, beklediği desteği bulamamasının da büyük payı vardır, katkısı vardır. 28 Şubat sürecinde ise Türkiye'de basının bir tenkit organı olmaktan ve kuvvetler ayrılığı ilkesinde denge sağlayıcı görevi yürütmekten çıktığını görüyoruz. Eleştiri görevini yapmaktan uzaklaşıp ülkeyi yönetmeye, yönlendirmeye giden bir tuttum takındığını görüyoruz. Dördüncü kuvvetlikten çıkıp birinci kuvvet olmaya hatta birinci kuvveti belirlemeye birinci kuvvetin üstüne bile çıkmaya soyunduğunu maalesef müşahede ettik." şeklinde konuştu.

    Basın özgürlüğü ve tutuklu gazetecilerle ilgili değerlendirmelerde de bulunan Bengi, şu görüşleri dile getirdi:

    "Basın faaliyeti çerçevesinde en ağır eleştirileri yapan gazetecilerimizin görevlerini en iyi şekilde sürdürdüklerini hepimiz müşahede ediyoruz. Ama bu gazetecilik sınırlarının dışına çıkmışsa, darbecilik yapmaya kalkmışsa, iktidarı devirmeye kalkışmışsa bu arkadaşımız kendi mesleğini maalesef farklı bir amaçla uygulamaya koymak durumunda kaldığı için bunun bedelini ödemek durumunda kalıyor ve cezaevine giriyor özgürlükleri kısıtlanıyor. Bu kısıtlanan basın özgürlüğü değildir. Kısıtlanan basın görevinin dışına çıkan insanların bu suçları işlemeleri iddiası dolayısıyla özgürlüklerinin kısıtlanması söz konusudur. Bu ayrımı iyi yapmak lazım. Umarız ve dileriz bu arkadaşlarımızda bu meslektaşlarımızda hakikaten kendilerine atılı olan suçlar isnat edilen suçlar yersizdir. Böyle olmasına yürekten inanırız. Aklanırlar gelirler ve mesleklerine inşallah devam ederler. Ama aksi var ise öncelikle biz gazetecilerin mesleğimizi kötü şekilde tanıtan ve mesleğimizi kullanarak farklı amaçlar içine giren kişileri öncelikle biz gazetecilerin içimizden ayıklaması ve onları bu mesleğin adını kirletmemelerini sağlamak için onlara karşı tepki koymamız icap eder diye düşünüyorum."

    Seminerden sonra Dr. Hilmi Bengi'ye YÖNETDER'e katkılarından dolayı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürü Yusuf Güney tarafından plaket verildi.
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara